Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

Muha1

Profesyonel

  • "Muha1" bir erkek
  • "Muha1" adlı kullanıcı yasaklandı
  • Konuyu başlatan "Muha1"

Mesajlar: 1,194

Meslek: gazeteci

Hobiler: Kitap ve getirdikleri

  • Özel mesaj gönder

1

12.09.2008, 08:54

12 Eylülcü zihniyet!

Darbe tasarrufu devam ediyor

Garip bir rastlantı ki, 12 Eylül Darbesi, yine böyle bir Cuma günü yapılmıştı. Asıl garip ve hatta tuhaf olanı ise, Kenan Evren komutasındaki bir askerî cunta tarafından 12 Eylül 1980'de yapılan bu darbenin birçok alandaki tasarrufunun 28 yıldır devam ediyor olmasıdır.

ışte, size birkaç misâl...

Üniversitelerde mazlumlara halen de kan kusturmaya devam eden "başörtüsü yasağı", 12 Eylül Darbecilerinin bir tasarrufudur. Darbeden hemen sonra değil de, gayet münafıkane bir tarzda "Darbe Anayasası"nın oylanmasının (1982) hemen ardından başlatılan bu keyfî yasak sebebiyle, yüz binlerce vatandaşın ilim tahsil etmesi engellendi, istikbâlleri karartılmaya çalışıldı.

* * *

Mevcut anayasanın hâlâ 12 Eylül damgasını taşıyor olması, Türkiye'nin hukuk ve demokrasi yolunda vermiş olduğu mücadelenin en ciddî handikaplarından biridir.

şimdiye kadar tek başına iktidara gelen partilerden hiçbiri, sivil anayasaya geçme hususunda ciddî ve dirayetli bir adım atmadı, atamadı.

* * *

Özellikle Millî Eğitim Bakanlığı ile TRT bünyesine çöreklenen darbeci zihniyet, kilit noktaları hâlâ elinde bulunduruyor.

TRT'de hiç olmadık programlar, hiç umulmadık zamanlarda devreye sokulabiliyor, MEB'de ise, daha yeni hazırlanan okul kitaplarına "darbe övgüsü" metinler yerleştirilebiliyor.

* * *

Darbe cuntasının en büyük tasarruflarından biri ise, siyaset aleminde gayet sinsice ve ustalıklı bir şekilde devam edip gidiyor.

12 Eylülcüler, siyasette en büyük darbeyi "Demokrat misyon"a vurdu. Bu misyonu siyaset sahnesinin dışına itmeye çalıştı. Misyonun asıl sahiplerini 6 Kasım 1983'te yapılan genel seçimlere sokturmadı. Hatta, partilerini kapatarak onlara siyasî yasak koydurdu.

Darbeciler, Demokratlardan boşalan siyaset sahnesini, kendilerine daha yakın (veya dişine daha yakın) gördükleri "Milletçiler"e peşkeş etti. Demokratlar gelmesin diye, dolaylı şekilde onları destekledi.

Aynı zihniyet, 1948'de DP'yi bölmek için Millet Partisinin kurulması, 1970'lerde Millî Selametin oyları bölen çıkışlar yapması, 1983'ten itibaren ANAP'ın kurulması ve dengeleri alt üst etmesi, son olarak da siyaset zemininde AKP'nin rakipsiz şekilde boy göstermesi hususunda, âzami derecede dikkat ve gayret sarf etmiştir.

CHP'nin demokratik yollardan asla iktidar yüzü göremeyeceğini anlayan bu cuntacı cereyan, kendisi için daha az tehlike arz eden ve hatta istediği zaman onunla rahatça oynayabileceği köksüz, misyonsuz, pazarlıkçı ve daha çok lider sultasının dizayn ettiği değişken hüviyetli siyasetçi tipini tercih etmiştir.

Hasılı, darbeci zihniyetin tasarruflarına son verilmediği müddetçe, Türkiye'de demokrasinin ruhuna yaraşır bir sistemi işletmek mümkün görünüyor. Dahası, mevcut anayasa ile AB'ye üye olmak, adeta imkânsız görünüyor.
...
12.09.2008

E-Posta: latif@yeniasya.com.tr
Hayat Saklambaç(sa) Ölüm Sobe(ler)...

" Zulm ile âbad olanın sonu berbad olur! "

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir