Tola'nın hayatından kesitler..
ıhsan Atasoy, Bediüzzaman’dan ‘Bitkilerden yansıyan havadaki iyonlar’ üzerine aldığı dersten ve 70 gün aç kaldıktan sonra bitkilerin sırrıyla Lokman Hekim gibi tanınan merhum Ali ıhsan Tola ile ilgili hatıralarını anlattı
Hadis-i şeriflerde, “Yaşadığınız gibi ölürsünüz, öldüğünüz gibi dirilirsiniz” diye aktarılır diyen, Mehmet Paksu’nun Moral FM’de hazırlayıp sunduğu ‘Moral Kuşağı’ programına konuk olan ıhsan Atasoy, “Ali ıhsan Tola abi de Allah ile yaşadı, son sözü de Allah oldu” dedi. ıhsan Atasoy, Ali ıhsan Tola’nın ziyaretçilerini hiç reddetmediğini, misafir ederek dertlerini dinlediğini ve nasihatlerde bulunduğunu söyledi.
Programa telefonla katılan Ali ıhsan Tola’nın kızı Handan Tola, Mehmet Paksu’nun “Babanızın son günleri nasıl geçti?” sorusuna şu yanıtı verdi:
“Babam şuurunu hiçbir zaman kaybetmedi. Sık sık abdest aldı. Günde 30–40 defa yattığı yerden abdest aldı. Sürekli namaz vakitlerini sordu, gelen tüm misafirlere “Daima okuyun, okuyun, okuyun” dedi. En son bana ‘oku’ dedi. “Fatiha mı?” dedim. “Evet” dedi. Sabaha kadar “Fatiha” okuduk. Son sözleri “Allah” oldu.”
Tola ailesinin Ehl-i Beytten olduğunu söyleyen ıhsan Atasoy, Ali ıhsan Tola’dan dinlediği Bediüzzaman Said Nursi ile arasında geçen bir hatırayı şöyle anlattı:
“1950’li yıllarda, Ali ıhsan Tola’nın Emirdağ’daki ilk ziyaretinde Bediüzzaman hazretleri, ‘Ben sizinle akrabayım kardeşim’ diyor. Ali ıhsan Abi ise itiraz ederek ‘Hayır efendim. Siz doğudan (şarktan) gelmişsiniz, ben Isparta’dan. Akrabalık bunun neresinde?’ diye sormuş. ıkinci kez Bediüzzaman hazretleri ‘Akrabayız’ dediğinde susmuş ama içinden itiraz etmeyi de bırakmamış.
Bediüzzaman Hazretleri, üçüncü kez ‘Hayır kardeşim, biz seninle akrabayız’ demesi üzerine yıllar sonra bir sırrı anladığını söyleyerek, nüfus müdürlüğünde çalışan bir yiğeninin aile şeceresini çıkardığında ‘Evlad-ı Âl-i Resûl’den geldiğini öğrenince, Bediüzzaman hazretlerinin niçin öyle söylediğini anlıyor.”
Ali ıhsan Tola’nun karşısındaki herkese ‘Bu farklı bir insan’ dedirttiğini söyleyen ıhsan Atasoy, ziyaretleri sırasında gözlemlediği şu anısını kaydetti:
“Hali bir kere insana ders verirdi. Sesi çok az çıkardı. Onunla görüşmelerimde saatler geçmesine rağmen sanki dakikalar geçmiş gibi olurdu. Ufak çocuklar, pencerenin önünde ‘Ali ıhsan amca dut yiyebilir miyiz?’ diye sık sık soruyorlar, röportaj esnasında bile daima ‘Bismillah deyip yiyin’ demesi, O’nun ne kadar öfkesiz, sabırlı ve cömert olduğunu gösterebilir” dedi.
Mehmet Paksu’nun, ‘Ali ıhsan Tola’nun imani hizmetlerde bizler için örnek olacak dertleri ve ülkenin gelecekle ilgili önemli tespitleri nasıldı?’ sorusunu ıhsan Atasoy şöyle yorumladı:
“Küçük odasında yaşamasına rağmen sanki tüm kâinatı seyrediyor gibiydi. Dünyadaki hadiseleri duyar, uhrevi yönleriyle, ahirete bakan hususlarını çok ilginç ipuçlarıyla yorumlardı. Gelecekle ilgili hakikaten ehli keramet olduğuna hiçbir şüphe yok.”
En çok neyi anlatırdı?
Ali ıhsan Tola’nın ziyaretine gelenlere önemli dersler verdiğine değinen ıhsan Atasoy, bitkilerle ilgili çok önemli şifa reçetelerini paylaştığını söyledi. Adeta bir Lokman Hekim gibi hizmet gördüğünü de belirten Atasoy, “Bitkileri ve sırlarını çok iyi biliyordu. Bitkilerin esrarları ona açılmış” diyerek şu hatırasını ekledi:
“Ali ıhsan Tola’nın bitkilerle ilgili sırları, Bediüzzaman hazretlerini ziyareti sırasında, Bediüzzaman’ın bitkiler âleminden bir profesör gibi kendisine teknik bilgiler vermesiyle başlar. Bitkilerdeki, madenlerdeki ve sulardaki özellikleri kendisine anlatır. Bediüzzaman, bitkilerden havaya yansıyan iyonlardan bahsederek, teneffüs yoluyla alınan iyonların gıda olabileceğini söyler. Gıda, sadece yiyecek ve içecekten ibaret değildir der.
Hatta çoğu hastalığa iyonların şifa olabileceğine dikkat çeker. Bunun üzerine Ali ıhsan Tola abi, öyleyse gıdasız da yaşayabilirim diyerek, yiyecek ve içecekleri reddeder. 1, 2, 50 ve 70 gün aç kalır. Etrafındakilerin ısrarına rağmen bir lokma yemez. En sonunda Ali ıhsan Tola abiyi Bediüzzaman hazretlerine şikâyet ederler.
Üstad hazretleri, ‘Dokunmayın ona’ der. Bir süre sonra Bediüzzaman’ı ziyarete giderler. O sıra, Medine-i Münevvere’den hurma gelir. Bediüzzaman, ‘Ali ıhsan, al şu orucunu boz’ der. Ali ıhsan Tola’nın ilk defa ‘Bismillah’ diyerek hurmayı ağzına götürüşünü görenler, sevinçten yerlere yatar. O aç kaldığı günlerde, kendisine önemli sırlar açılır.”
MoralHaber