15. Mektub Altıncı Sualinizin Meâli kısmında şöyle bir ibare var:
Yani, hâlik ve fâni olanlar, vücud-u haricîyi bırakıp, mahiyetleri bir vücud-u mânevî giyer, daire-i kudretten çıkıp daire-i ilme girer.
Bu ne demek?
Muhabbetle
Cok guzel bir noktayi yakalamissiniz. ALlah razi olsun.
Aklima gelenleri paylasmak istiyorum.
Bu fanilik damgasi tasiyan varliklarin,daire-i kudretten cikip daire-i ilme girdiklerini gosteren durum; mahlukatin dunya yuzunden kaldirilmasi ve fakat vakt-i zamani geldiginde tekrar diriltilmesi/varedilmesi olarak gorunuyor. Otlarin sonbaharda sararip kisin gitmeleri--daire-i kudretten cikmalari-- baharin tekrar diriltilip varedilmeleri acik sekilde ortaya koyuyorki; bu otlarin(ve su kainattaki herbirseyin) butun plan ve programlari,ihtiyaclari,yasam kosullari vs. biliniyor--daier-i ilim-- ve ona gore vakt-i zamani geldiginde, benzer ve fakat tamamen kendi sahsina munhasir "otlar" olarak tekrar varediliyorlar.
Farzedelim birisi cok guzel kek yapiyor. Yaptigi kekler kapis kapis gidiyor. Bu vatandasin keklerinin vucudunun ortadan kalkmasi--daiere-i kudretten cikmasi-- ve tekar ayni kisi tarafindan lezzetli keklerin pisirilmesi, daire-i ilimde o keklerin vucud- manevisinin varliginin ispatidir denilebilir.
Galiba canim kek istiyor