Kardeşler ve abilerim... Mehdi,deccal,süfyan ve Hz. ısa ile ilgili olarak 5. şua'da izahlar geçmektedir.
Bu izahatın sadece işaret olduğu, delil olamayacağıyla birlikte gerçeği ancak Allah'ın bilebileceğini öncelikle hatırlatırım.
5. şua'daki işaretlere dayanarak, Hz. ısa'nın hakkında
"On ıkinci Mesele
Rivayetlerde var ki, "Deccalın birinci günü bir senedir, ikinci günü bir ay, üçüncü günü bir hafta, dördüncü günü bir gündür." 1
Bunun iki tevili vardır:
Birisi: Büyük Deccalın kutb-u şimâlî (Kuzey Kutbunda) dairesinde ve şimal tarafında zuhur edeceğine kinaye ve işarettir. Çünkü kutb-u şimâlînin mevkiinde bütün sene, bir gece bir gündüzdür. Bir gün şimendiferle bu tarafa gelse, yaz mevsiminde bir ay mütemadiyen güneş gurub etmez. Daha bir gün otomobil ile gelse, bir haftada daima güneş görünür. Ben Rusya’daki esaretimde bu mevkie yakın bulunuyordum. Demek Büyük Deccal, şimalden bu tarafa tecavüz edeceğini mucizâne bir ihbardır.
ıkinci tevili ise: Hem Büyük Deccalın, hem ıslâm Deccalının üç devre-i istibdatları mânâsında üç eyyam var. "Bir günü, bir devre-i hükûmetinde öyle büyük icraat yapar ki, üç yüz sene yapılmaz. ıkinci günü, yani ikinci devresi, bir senede, otuz senede yapılmayan işleri yaptırır. Üçüncü günü ve devresi, bir senede yaptığı tebdiller on senede yapılmaz. Dördüncü günü ve devresi âdileşir, bir şey yapmaz, yalnız vaziyeti muhafazaya çalışır" diye, gayet yüksek bir belâgatla ümmetine haber vermiş.
On Üçüncü Mesele
Katî ve sahih rivayette var ki, "ısa Aleyhisselâm Büyük Deccalı öldürür." (Tirmizi, Fiten: 62; Ebû Dâvud, Melâhim: 14; Müsned, 3:420, 4:226; el-Hâkim, el-Müstedrek, 4:529-530.)
Vel’ilmü indallah, bunun da iki veçhi var:
Bir veçhi şudur ki: Sihir ve manyetizma ve ispritizma gibi istidracî harikalarıyla kendini muhafaza eden ve herkesi teshir eden o dehşetli Deccalı öldürebilecek, mesleğini değiştirecek, ancak harika ve mu’cizâtlı ve umumun makbulü bir zat olabilir ki, o zat, en ziyade alâkadar ve ekser insanların peygamberi olan Hazret-i ısa Aleyhisselâmdır.
ıkinci veçhi şudur ki: şahs-ı ısa Aleyhisselâmın kılınciyle maktul olan şahs-ı Deccalın, teşkil ettiği dehşetli maddiyyunluk ve dinsizliğin azametli heykeli ve şahs-ı mânevîsini öldürecek ve inkâr-ı ulûhiyet olan fikr-i küfrîsini mahvedecek ancak ısevî ruhânileridir ki, o ruhâniler din-i ısevînin hakikatini hakikat-i ıslâmiye ile mezc ederek o kuvvetle onu dağıtacak, mânen öldürecek. Hattâ, "Hazret-i ısa Aleyhisselâm gelir, Hazret-i Mehdîye namazda iktida eder, tâbi olur" (Buhari, Enbiya: 49; Müslim, ımân:244, 245, 247; ıbn-i Mâce, Fiten: 33; Müsned, 2:336, 3:368 ) diye rivayeti, bu ittifaka ve hakikat-i Kur’âniyenin metbuiyetine ve hâkimiyetine işaret eder.
On Dördüncü Mesele
Rivayette var ki, "Deccalın mühim kuvveti Yahudidir. Yahudiler severek tâbi olurlar." 2
Allahu a’lem, diyebiliriz ki, bu rivayetin bir parça tevili Rusya’da çıkmış. Çünkü, her hükûmetin zulmünü gören Yahudiler, Almanya memleketinde kesretle toplanıp intikamlarını almak için, komünist komitesinin tesisinde mühim bir rol ile Yahudi milletinden olan Troçki namında dehşetli bir adamı, Rusya’nın Başkumandanlığına ve terbiyegerdeleri olan meşhur Lenin’den sonra Rus hükûmetinin başına geçirerek Rusya’nın başını patlatıp bin senelik mahsulâtını yaktırdılar. Büyük Deccalın komitesini ve bir kısım icraatını gösterdiler. Ve sair hükûmetlerde dahi ehemmiyetli sarsıntılar verip karıştırdılar.
On Beşinci Mesele
Ye’cüc ve Me’cüc hâdisâtının icmali Kur’ân’da olduğu gibi, rivayette bir kısım tafsilât var. Ve o tafsilât ise, Kur’ân’ın muhkematından olan icmali gibi muhkem değil, belki bir derece müteşabih sayılır. Onlar tevil isterler. Belki râvîlerin içtihadları karışmasıyla, tabir isterler.
Evet, bunun bir tevili şudur ki: Kur’ân’ın lisan-i semâvîsinde "Ye’cüc" ve "Me’cüc" namı verilen Mançur ve Moğol kabileleri, eski zamanda Çin-i Maçin’den bir kısım başka kabileleri beraber alarak kaç defa Asya ve Avrupa’yı hercümerc ettikleri gibi, gelecek zamanlarda dahi dünyayı zîr ü zeber edeceklerine işaret ve kinayedir. Hattâ şimdi de komünistlik içindeki anarşistin ehemmiyetli efradı onlardandır.
Evet, ihtilâl-i Fransevîde hürriyetperverlik tohumuyla ve aşılamasıyla sosyalistlik türedi, tevellüd etti. Ve sosyalistlik ise bir kısım mukaddesatı tahrip ettiğinden, aşıladığı fikir, bilâhare bolşevikliğe inkılâp etti. Ve bolşeviklik dahi çok mukaddesat-ı ahlâkiye ve kalbiye ve insaniyeyi bozduğundan, elbette, ektikleri tohumlar hiçbir kayıt ve hürmet tanımayan anarşistlik mahsulünü verecek. Çünkü kalb-i insanîden hürmet ve merhamet çıksa, akıl ve zekâvet, o insanları gayet dehşetli ve gaddar canavarlar hükmüne geçirir; daha siyasetle idare edilmez. Ve anarşistlik fikrinin tam yeri ise, hem mazlum kalabalıklı, hem medeniyette ve hâkimiyette geri kalan çapulcu kabileler olacak. Ve o şeraite muvafık insanlar ise, Çin-i Maçin’de kırk günlük bir mesafede yapılan ve Acaib-i Seb’a-i âlemden birisi bulunan Sedd-i Çinînin binasına sebebiyet veren Mançur ve Moğol ve bir kısım Kırgız kabileleridir ki, Kur’ân’ın mücmel haberini tefsir eden Zât-ı Ahmediye (Aleyhissalâtü Vesselâm) mucizâne ve muhakkikane haber vermiş.
On Altıncı Mesele
Rivayette var ki: ısa Aleyhisselâm Deccalı öldürdüğü münasebetiyle, "Deccalın fevkalâade büyük ve minareden daha yüksek bir azamet-i heykelde ve Hazret-i ısa Aleyhisselâm ona nisbeten çok küçük bulunduğunu" (ıbn-i Kesîr, Nihâyetü’l-Bidâye ve’n-Nihâye, 1:103-4; Alâuddin el-Hindî, Kenzü’l-Ummâl, 14:330; Süyûti, ed-Dürrü’l-Mensûr, 5:355; Süyûti, el-Hâvî Li’l-Fetâvâ, 2:588; el-Heysemî, Mecmeu’z-Zevâid, 8:244 )
gösterir. (Gaybı ancak Allah bilir)
Bunun bir tevili şu olmak gerektir ki: ısa Aleyhisselâmı nur-u iman ile tanıyan ve tâbi olan cemaat-i ruhâniye-i mücahidînin kemiyeti, Deccalın mektepçe ve askerce ilmî ve maddî ordularına nisbeten çok az ve küçük olmasına işaret ve kinayedir.
On Yedinci Mesele
Rivayette var ki, "Deccal çıktığı gün bütün dünya işitir ve kırk günde dünyayı gezer ve harikulâde bir eşeği vardır." (ıbn-i Kesîr, Nihâyetü’l-Bidâye ve’n-Nihâye, 1:106; ıbn-i Ebî şeybe, el-Musannef, 7:495-500.
)
Allahu a’lem, bu rivayetler tamamen sahih olmak şartıyla tevilleri şudur: Bu rivayetler mucizâne haber verir ki, "Deccal zamanında vasıta-i muhabere ve seyahat o derece terakki edecek ki, bir hadise bir günde umum dünyada işitilecek. Radyo ile bağırır, şark-garp işitir ve umum ceridelerinde okunacak. Ve bir adam kırk günde dünyayı devredecek ve yedi kıt’asını ve yetmiş hükûmetini görecek ve gezecek" diye, zuhurundan on asır evvel telgraf, telefon, radyo, şimendifer, tayyareden mucizâne haber verir.
Hem Deccal, deccallık haysiyetiyle değil, belki gayet müstebit bir kral sıfatıyla işitilir. Ve gezmesi de her yeri istilâ etmek için değil, belki fitneyi uyandırmak ve insanları baştan çıkarmak içindir. Ve bindiği merkebi ve himarı ise, ya şimendiferdir ki bir kulağı ve bir başı cehennem gibi ateş ocağı, diğer kulağı yalancı cennet gibi güzelce tezyin ve tefriş edilmiş. Düşmanlarını ateşli başına, dostlarını ziyafetli başına gönderir. Veyahut onun eşeği, merkebi, dehşetli bir otomobildir veya tayyaredir veyahut -sükût lâzım!
"
Gerisini 5. şua'ya havale ederek kısa bir özet yapmak gerekirse;
Yukarıdaki kısımlardan anlaşıldığı üzere, 2 çeşit Deccal vardır. Biri ıslam deccali olan Süfyandır ki, Mehdi (r.a) tarafından öldürülecektir. Diğeri ise dünyanın başına bela olacak olan Büyük Deccaldir ve Hz. ısa tafarından öldürülecektir.
5. şua'daki işaretlere dayanarak her ikisinin de geldiğini görebiliriz. Büyük Deccalin komunizm fitnesi olduğunu ve Avrupa Hristiyan'larının, Hristiyanlığa tekrar sahip çıkmaya başlamaları ve de Demokrasi gibi inanç hürriyetine sahip çıkmalarıyla SSCB komunizmi yıkılarak Elhamdülillah büyük deccalin beli kırılmıştır.
Küçük deccal olan Süfyan'a ise değinmeye lüzum görmüyorum.
Gaybı ancak Allah bilir...
Ey Rabbimiz! Bizden evvelkilere yüklediğin gibi bize de ağır vazifeler ve musibetler verme." Bakara Sûresi, 2:286.
Seni her türlü noksandan tenzih ederiz. Senin bize öğrettiğinden başka bilgimiz yoktur. Sen herşeyi hakkıyla bilir, her işi hikmetle yaparsın." Bakara Sûresi, 2:32.
Fiemanillah...