ıKıNCı MUHAL(ıMKANSIZ):.........
Eğer herşey, Vâhid-i Ehad (TEK )olan Kadîr-i Zülcelâle (CELAL SAHıBı SONSUZ KUDRETE YANı ALLAHA) verilmezse, belki esbaba (SEBEBLERE) isnad edilse(YANı SEBEBLER YAPTI DENıLSE), lâzım gelir ki, âlemin pek çok anâsır(ELEMENTı) ve esbabı(SEBEBLERı YANı HAVA,SU,GÜNEş,TOPRAK,ATOMLAR,MOLEKÜLLER,KANUNLAR), herbir zîhayatın(CANLININ) vücudunda(BEDENıNDE,MEYDANA GELMESıNDE,YARATILMASINDA,VARLIğA KAVUşMASINDA) müdahalesi bulunsun. Halbuki, sinek gibi bir küçük mahlûkun vücudunda, kemâl-i intizamla(TAM ,OLGUN,MÜKEMMEL DÜZENLE), gayet hassas bir mizan (ÖLÇÜ) ve tamam bir ittifakla, muhtelif ve birbirine zıt, mübâyin(ZID,FARKLI) esbabın(SEBEBLERıN) içtimaı(BERABER BULUNUP,ış YAPMASI MESELA:BıR ASKERE 1O KOMUTANIN EMıR VERMESı GıBı DÜşÜNELıM) o kadar zâhir(AÇIK,GÖRÜNEN) bir muhaldir(ıMKANSIZDIR) ki, sinek kanadı kadar şuuru(AKLI) bulunan, "Bu muhaldir(ıMKANSIZDIR YANı ÇOK SEBEBıN BıR ARAYA GELEREK SıNEğıN BEDENıNDE,VARLIğINDA KARIşTIRMADAN ış GÖRMESı), olamaz"(YANı AKILSIZ ,şUURSUZ SEBEBLER YANı ATOM,HAVA,SU,GÜNEş HATTA BıLıM ADAMLARI BıLE GELSE BUNU YAPMALARI ıMKANSIZDIR) diyecektir.
Evet, bir sineğin küçücük cismi, kâinatın ekser(ÇOğU) anâsır(ELEMENTı) ve esbabıyla(SEBEBLERıYLE) alâkadardır, belki bir hülâsasıdır(ÖZETıDıR,ÖRNEğıDıR). Eğer Kadîr-i Ezelîye(BAşLANGICI OLMAYAN KUDRETE) verilmezse, o esbab-ı maddiye(MADDı SEBEBLER), onun vücudu(BEDENı) yanında bizzat (KENDıLERı YANı SEBEBLERıN KENDıSı) hazır bulunmak lâzım; belki onun küçücük cismine girmek gerektir. Belki, cisminin küçük bir numunesi olan gözündeki bir hücresine girmeleri icap ediyor(GEREKıYOR). Çünkü, sebep maddî ise, müsebbebin (NETıCENıN MESELA AğAÇ SEBEB,MEYVE MÜSEBBEB ;AYNI şEKıLDE HAVA,SU,ELEMENTLER,BıLıM ADAMLARI,KANUNLAR SEBEB,SıNEK ıSE MÜSEBBEBDıR.ışTE BU MÜSEBBEB OLAN SıNEğıN)yanında ve içinde bulunması lâzım geliyor. şu halde, iki sineğin iğne ucu gibi parmakları yerleşmeyen o hücrecikte, erkân-ı âlem(ALEMıN RÜKÜNLERı,KANUNLARI) ve anâsır(UNSURLARI,ELEMENTLERı) ve tabâyiin(TABıATI), maddeten içinde bulunup, usta gibi içinde çalıştıklarını kabul etmek lâzım geliyor. ışte, Sofestâînin en eblehleri(AHMAKLARI) dahi böyle bir meslekten utanıyor.
Allah'tan başka bütün çağırdığınız ve ibadet ettiğiniz şeyler toplansalar, bir sineği halk edemezler." Hac Sûresi: 22:73. bu âyet-i azîmenin (BÜYÜK AYETıN) sırrıyla, bütün esbab-ı maddiye(MADDı SEBEBLER YANı GÜNEş,HAVA,SU,TOPRAK,ELEMENTLER,MOLEKÜLLER,BıLıM ADAMLARI) toplansa, onların ihtiyarları da olsa, birtek sineğin vücudunu (BEDENıNı) ve o vücudun(BEDENıN) cihazatını(GÖZÜNÜ,KULAğINI,MıDESıNı,BAğIRSAğINI,ığ NESıNı VESAıRE) mizan-ı mahsusla(SıNEK ıÇıN LAZIM OLAN MADDELERı TAM ÖLÇÜLE) toplayamazlar. Toplasalar da, o vücudun(SıNEğıN BEDENıNı) miktar-ı muayyenesinde(BELLı MıKTARDA) durduramazlar. Durdursalar da, daima tazelenmekte olan ve o vücuda(BEDENE) gelip çalışan zerrâtı(ATOMLARI), muntazaman(DÜZENLı) çalıştıramazlar. Öyleyse, bilbedahe(AÇIKÇA), esbab(SEBEBLER) bu eşyaya(SıNEK GıBı EşYAYA) sahip çıkamazlar. Demek Sahib-i Hakikîleri(SıNEğı YARATAN) başkadır.(YANı ALLAHDIR) ..25.lema-ihtiyarlar risalesinden