Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

Rft

Acemi

  • Konuyu başlatan "Rft"

Mesajlar: 19

Konum: virginia

Meslek: phys

Hobiler: ilim

  • Özel mesaj gönder

1

11.09.2005, 07:16

Masiyetin ademi oluşu?

Masiyetin ademi olusu ve ademe gidisi ne demek?

barish

Orta Düzey

Mesajlar: 387

Konum: USA

Meslek: PHD ogrencisi

Hobiler: Risale, Pirlanta, Matematik

  • Özel mesaj gönder

2

13.09.2005, 02:07

yok mu buna cevap verecek yigit burda?

Allah razi olsun kardes guzel sorun icin...

hurmetler
barish
"Arkadas, gel bana bu Nur'larin elmaslarini kesfetmeye yardimci ol ve ben de sana "Allah razi olsun" diyeyim."

3

13.09.2005, 14:45

mâsiyet : itaatsızlık, isyan, günah.
adem : yokluk, hiçlik, olmama, bulunmama.

Alkan

Usta

Mesajlar: 1,694

Hobiler: Risale-i Nur, Kur'an dinlemek

  • Özel mesaj gönder

4

13.09.2005, 14:47

yani günahların seyyielerin yokolması.... sorunuz tam olarak nedir?
"ey bedbaht nefsim! acaba ömrün ebedi midir? hiç kat'i senedin var mı ki, gelecek seneye, belki yarına kadar kalacaksın?

5

13.09.2005, 14:55

Alıntı sahibi ""Yirmi Altıncı Söz / Kader Risalesi / Sayfa : 428 - 429""

Eğer denilse: "Mâdem cüz-i ihtiyârînin icada kabiliyeti yok, bir emr-i itibârî hükmünde olan kisbden başka insanın elinde bir şey bulunmuyor; nasıl oluyor ki, Kur’ân-ı Mu’cizü’l-Beyânda Hàlık-ı Semâvât ve Arza karşı, insana âsi ve düşman vaziyeti verilmiş, Hàlık-ı Arz ve Semâvât ondan azîm şikâyetler ediyor, o âsi insana karşı abd-i mümine yardım için Kendini ve bütün melâikesini tahşid ediyor, ona azîm bir ehemmiyet veriyor?"

Elcevap: Çünkü küfür ve isyan ve seyyie, tahriptir, ademdir. Halbuki, azîm tahribât ve hadsiz ademler, bir tek emr-i itibârîye ve ademîye terettüb edebilir. Nasıl ki, bir azîm sefinenin dümencisi vazifesinin adem-i ifâsıyla, sefine gark olup, bütün hademelerin netice-i sa’yleri iptal olur; bütün o tahribât, bir ademe terettüb ediyor. Öyle de, küfür ve mâsiyet, adem ve tahrip nevinden olduğu için, cüz-i ihtiyârî bir emr-i itibârî ile onları tahrik edip, müthiş netâice sebebiyet verebilir. Zîrâ, küfür çendan bir seyyiedir; fakat, bütün kâinatı kıymetsizlikle ve abesiyetle tahkir ve delâil-i vahdâniyeti gösteren bütün mevcudâtı tekzib ve bütün tecelliyât-ı esmâyı tezyif olduğundan, bütün kâinat ve mevcudât ve esmâ-i ılâhiye nâmına, Cenâb-ı Hak, kâfirden şedid şikâyet ve dehşetli tehdidât etmek, ayn-ı hikmettir ve ebedî azap vermek, ayn-ı adâlettir.

Mâdem insan küfür ve isyanla tahribât tarafına gidiyor; az bir hizmetle pek çok işleri yapar. Onun için, ehl-i imân, onlara karşı Cenâb-ı Hakkın inâyet-i azîmine muhtaçtır. Çünkü, on kuvvetli adam bir evin muhâfazasını ve tâmirâtını deruhte etse, haylaz bir çocuğun o hâneye ateş vermeye çalışmasına karşı, o çocuğun velîsine, belki padişahına mürâcaata, yalvarmaya mecbur olması gibi; müminlerin de, böyle edepsiz ehl-i isyana karşı dayanmak için, Cenâb-ı Hakkın çok inâyâtına muhtaçtırlar.

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir