Merhum Ahmed Feyzi’nin mevzu ile alakalı bazı istihraçları da şöyledir:
Sure-i Duha 93/5وَلَسَوْفَ يُعْطِيكَ رَبُّكَ فَتَرْضٰى
vav-ı atıfla 2015, vav-ı atıfsız 2009 vav- lam hariç 1977
Meal-i şerifi: Muhakkak Rabb’in sana razı olduğun nimeti verecek.
Sure-i İnşirah 94/4 وَرَفَعْنَا لَكَ ذِكْرَكَ 1397
Meal-i şerifi: Ya Muhammed (s.a.v.) biz senin şanını yükselttik.
Bu iki âyet-i kerime birisi mîladi 1977 diğeri de aynı tarihin muadili olan hicrî 1397 senesini göstermekte ve mânen birbirini tasdik ederek Allah-u âlem şan-ı Muhammed (s.a.v.)’in insanları beyninde en yüksek derece-i rif’atı ihraz edeceği ve mertebe-i bülende ehil olacağı tarihi göstermektedir.
Bu tarih aynı zamanda üçüncü numaradaki هُوَ الَّذِى اَرْسَلَ رَسُولَهُ بِالْهُدٰى
cümle-i kudsiyenin gösterdiği 1397 rakamıyla da te’yid etmektedir.
Keza 14 numaradaki âyet-i kerimenin ikinci veche-i hesâbiyesi 2009galibiyet-i İslâmiyenin ve 2015 rakamlarıyla dördüncü numaradaki âyet-i kerimenin gösterdiği 2010 tarihini te’yid etmekte ve en ileri merhalesine parmak basmaktadır.
Mücadele-21. âyet كَتَبَ اللّٰهُ لَاَغْلِبَنَّ اَنَا وَرُسُلِى
1959-1960-2010
Meal-i şerifi: Cenab-ı Hak ezelde yazdı ki (yani ezelde takdir buyurdu ki) ben ve elçilerim muhakkak galibiz. (“elçilerim”den murad mana İslamî cereyan olabilir)
12/21 Sure-i Yusuf sh: 238 وَاللّٰهُ غَالِبٌ عَلٰى اَمْرِهٖ 1379 (1963) –1380 (1964)-1430 (2014)
Meal-i şerifi: Cenab-ı Hak emrinde galiptir.
37/173 Sure-i Saffat sh: 453 وَاِنَّ جُنْدَنَا لَهُمُ الْغَالِبُونَ 1360 (1944) –1410 (1994)-1354 (193
Meal-i şerifi: Muhakkak bizim askerlerimiz onlara galip olacaktır.
Gariptir ki elfâzı ve kelime adedi birbirinden tamamen farklı olan ve galibiyet-i İslâmiyeti haber veren bir âyet-i kerime gerek miladî gerek hicrî aynı tarihleri göstermekte ve yekdiğerine tevafuk etmek suretiyle aynı tarihler üzerinde durmaktadır.
Şöyle ki, dört numaradaki âyet-i kerime miladî 1959 – 1960 - 2010 tarihlerini göstermesine mukabil beş numaradaki âyet-i kerime tamamen bunların karşılığı olan haberi 1379-1380-1430 tarihlerini göstermektedir. Altı numaradaki âyet-i kerime dahi 1380 (1964) –1430 (2014) rakamlarıyla aynı tarihler üzerinde durmaktadır. Bu netaic-i kudsiye ancak Kur’an’ın şerefine lâyık bir mucize kordonudur ve bu ancak Kudret-i Samedaniyenin eseri olabilir.
كُتِبَ عَلَيْكُمُ الْقِتَالُ وَهُوَ كُرْهٌ لَكُمْ وَعَسٰى اَنْ تَكْرَهُوا شَيْئًا وَهُوَ خَيْرٌ لَكُمْ وَعَسٰى اَنْ تُحِبُّوا شَيْئًا وَهُوَ شَرٌّ لَكُمْ وَاللّٰهُ يَعْلَمُ وَاَنْتُمْ لَا تَعْلَمُونَ
Bakara Sûresi 2/216 – sahife: 35
Meal-i şerifi: Allah yolunda ve din-i İslâm’ı müdafaa ve kelimetullahı i’la etmek için muharebe ve cihad size farz kılındı. Her ne kadar bu sizin hoşunuza gitmese de ve zahiren tehlikeli ve meşakkatli görünse de olur ki bir meseleyi siz zahiren fena görürsünüz, hakikatinde o sizin için hayırlı olabilir. Akıbetleri ancak Allah bilir siz bilemezsiniz.
Mü’minlerin kâfirlere ve ehl-i dalâlete karşı dâvâ-i İlâhîyi müdafaa ve siyânet maksadıyla muhârebe ve mukâteleye mecbur olduklarını emreden ve bunun onlar hakkında binnetice hayır olacağını bildiren bu âyet-i kerimeninعَسٰى اَنْ تَكْرَهُوا شَيْپًا وَهُوَ خَيْرٌ لَكُمْ fıkra-i celîlesinin 1960-1961-2010 bu tarihleri göstermesi cidden çok mânidardır. Buna fıkra-i celîlenin sonundaki لَكُمْ kelime-i mübareki ilâve edilirse 2050 rakamı çıkar ki, bu da Allahu a’lem hakimiyet-i İslâmiye’nin mertebe-i kemâle ve had safhaya ulaştığı tarih olsa gerektir.
Aynı zamanda bu fıkra-i celîle dördüncü numaradaki “Allah ve Resulü muhakkak galip olacaktır” mânâsında olan âyet-i kerime ile dokuzuncu numaradaki “Biz onun duasını kabul ettik, onu gam ve sıkıntıdan kurtardık” mealindeki fıkra-i celîlenin gösterdikleri mîladi aynı tarihler üzerinde durmakta ve onları te’yid ve tasdik etmektedir.
Mü’minlere beşâret veren bu âyetlerin işâretlerine göre 1960 senesi galibiyet-i İslâmiye’nin ilk senesi olması beklenirken ve âyetlerin işâretleri bunu îcab ettirirken bunun tam aksine olarak İslâm’ın münevver simasına bir kara bulutun çökmesi ve şems-i hidâyetin bir küsufa uğraması kabilinden bu sene sırren irtidad kuvvetlerinin tezahürüyle ve galibiyesiyle başlamıştır.
Acaba âyet-i kerimelerin bu riyâzi delâletleri 1960 hadiselerini, a’zamî tuğyanını gösteren şer kuvvetlerinin çok yakında yıkılmalarının bir alâmeti olarak mı kabul ediyor ve onları helâk ve kahredilmeleri için meydana atılmış olmalarına beşâret mi veriyor.
Gerek dört ve gerek dokuz numaradaki âyet-i kerimelerin sarih beşâreti gayet mânidar bir şekilde aynı mîladi tarihleri teyidi 1960, 1961 senesini inşallah zafer-i İslâm’ın ilk senesi veya başlangıcı olarak mütalaa etmemizi icab ettirmekte ve hulûl edecek olan galibiyet-i İlâhiye ve zafer-i İslâm’ın bu hadiseler neticesinde zuhura geleceğinin bir beşâreti olarak kabul etmemizi iktiza ettirmektedir. Evet bu âyet-i kerime 1960’de İslâm’a görünen abus çehrenin ve menfi hadisatın binnetice İslâm’ın hayrını mucib olacak netaice müncer olacağının inşallah bir beşâreti ve mü’minlerin son defa olarak intibahının ve gelen zafere hazırlanmaların bir tenbih ve ihtarı mahiyetindedir. Fakat âyet-i celîlenin âyet-i kıtal olması işâretiyle Allahuâlem va’d edilen ve yaklaşan bu zaferin bir harb neticesinde tahakkuk edeceği anlaşılmaktadır.
(Maidet-ül Kur’an ve
Hazinetül Bürhan)
bahsi geçen konuya en yakın tarihler bunlardır.islamın büyük fütühat yapacagından seklınde düşünülebilir sannımca en iyisini Allah bilir..
Şu an dünyanın borcu 5-6 ülke arasında paylaşılmıştır...borç yekünü A.B.D-İNGİLTERE-FRANSA-ALMANYA JAPONYA GİBİ TOPLAM BORÇLARIN COGUNLUGU bu ulkelere aittir..alacaklı olanlar ise elle sayılır tepedeki aile konsorsıyumlarındır...yani onların her alacagına karsılık sokkaktakilerin aynı mıktardaki borcuna esıttır...buda bagımlı gudumlu tek merkezden yürütülen küresel şebekenın işidir marifetıdır..
faizin sonu budur...fakırlıgın netıcesı kanaatsızlıktır..şükürsüzlük zekatsızlık tır..
bu tepenın b.deccal komitesı ile bırebır alakası olup aynı zamanda tabanıdır..tabanı için yahudılerden olusur ( bir parca tevılı rusyada?) b.deccal komitesını ve bır kısım icraatlarını gösterdıler) gerı kalan kısımlar ıcın sırrı atayna risalesınde azgın bır tarıhe ısaret vardı...yanı sscb nın oratdan kalkması ıle tesırını önemli ölcude kaybeden dınsızlık cereyanı ve ayrıca diger buyuk temsılcısı çin halk cumhurıyetı ( 1.546.000)
nufusu ile halen koministlik le yonetılmektedır..kuzey kore baglamında 1950 savası müttefıkı çinin.
kapıtalıst sısteme makas attırılmaya calısılan çin dunya kuculurken yuzde 8 buyume kaydetmıştır...a.b kuculurken hındıstan ıle çin buyume trendı ıstıkrarlı devam edıyor...buda dunyanın strese gırmesı ıcın en azından bırılerı ıcın gereklı arac gorulmeye baslandı bıle...
asla kominist olamayan sscb sosyalıst olarak kaldı ..fetlerı ınkılap ettı ama kendısı devletcılıgınden fedakar lık etti yoksa sonu sımıdnın daha kucuk bır rusyası olacaktı...çinde durum farklı degısık tıp bır kapıtal komünist goruntu vermekle elındekı korkunc meglaglardaki para ıle pıyasalar ıcın tehdıt unsuru rejımıde cabası ..abd super guc konumunda gorunmesıne ragmen çin cıddı sekılde kendısine tesır ve golge etmektedır..