Adı: Said Nursi
Davası nur…
Oku, Risale-i Nur.
Yerinde dur.
O, Müceddi di Azam.
Asrı Ahirzaman.
Adı Bediüzzaman.
O, Peygamber varisi her zaman
Davası nur
Yerinde dimdik dur.
Oku Kur’ân hakikatlerini…
Kur’ândan, Sünnetten sonra Risale-i Nur. Orda dur
Vazife verildi O’na da 40 yaşında
Peygamberine inen Hiradaki Nur
Vanda Süfyanı deccal görevde iken karanlık devir açıldı, gark oldu “nura”
Üstad her türlü yardıma dedi dur
Ben gidiyorum, buradan zulmete karşı, nura selam dur…
Şarktan Garba, döndü dolaştı, Anadolu’ya o nur.
Ben Mekke’de de olsam gelmem lazım Anadolu’ya…
Çünkü Süfyan zuhur edecekti…
Şimalden, Anadolu’ya…
Kaderiydi. Deccal, fitne ile aldatma ile iş görecekti.
Süfyan geldiğinde Mehdi de gelecekti.
Mehdi olmak: “ Müceddid olmak ve Hz Ali ile Peygambere intisap etmek gerekti.”
Bunun içinde: “ Dünyadan her türlü zevk ve sefadan uzak durmak gerekti.”
Vazifesi: İman- Hayat -Şeriat tı.
Belki O’nun ömrü iman dairesinde vazifesini yapıp
Talebelerini, Müslümanları hayata hazırlamaktı.
Şeriatı yaşayacak eserleri vücuda getirecek bir sebepti.
Sebepler zuhur etti..
Sen merak ettin Atilla.
Üstad neden Denizlide
Sürgünde, hapiste, zindanda kaldı.
Zindan O na Denizliden Cennete açılan bir kapı idi…
O görünürde zindanda da olsa, Cennette yaşıyordu.
Makamında kendinden önceki asırların imamları ile,
Hz. MEHDİNİN programını hazırlıyordu.
Zindanlar, şehitler, gaziler musibetzeler ,
Mehdinin davasının tecellisini sağlamaya yarayan bir örtü idi.
Kemal AKINSOY
kemalakinsoy@mynet.com