Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

Zehracan

Süper Moderatör

  • Konuyu başlatan "Zehracan"

Mesajlar: 8,190

Hobiler: Risale-i Nur, DUA...

  • Özel mesaj gönder

1

01.08.2009, 05:05

Bana öyle bir Halık ve Rab lazım ki.....

Elhasıl, herşeyin nihayet derecede hem sanatlı, hem suhûletli vücudu gösteriyor ki, muhît bir ilim sahibi olan bir Kadîr-i Ezelînin eseridir. Yoksa, yüz bin muhal içinde, değil vücuda gelmek, belki imkan dairesinden çıkıp imtina dairesine girecek ve mümkün sûretinden çıkıp mümtenî mahiyetine girecek ve hiçbir şey vücuda gelmeyecek, belki de vücuda gelmesi muhal olacaktır.

İşte bu gayet ince ve gayet kuvvetli ve gayet derin ve gayet zahir bir bürhan ile şeytanın muvakkat bir şakirdi ve ehl-i dalaletin ve ehl-i felsefenin bir vekili olan nefsim sustu. Ve, lillahilhamd, tam îmana geldi. Ve dedi ki:

Evet, bana öyle bir Halık ve Rab lazım ki, en küçük hatırat-ı kalbimi ve en hafî niyazımı bilecek; ve en gizli ihtiyac-ı rûhumu yerine getirdiği gibi, bana saadet-i ebediyeyi vermek için, koca dünyayı ahirete tebdil edecek ve bu dünyayı kaldırıp ahireti yerine kuracak; hem sineği halk ettiği gibi semavatı da îcad edecek; hem güneşi semanın yüzüne bir göz olarak çaktığı gibi, bir zerreyi de gözbebeğimde yerleştirecek bir kudrete malik olsun. Yoksa, sineği halk edemeyen, hatırat-ı kalbime müdahale edemez, niyaz-ı rûhumu işitemez. Semavatı halk etmeyen, saadet-i ebediyeyi bana veremez. Öyle ise, benim Rabbim Odur ki, hem hatırat-ı kalbimi ıslah eder, hem cevv-i havayı bulutlarla bir saatte doldurup boşalttığı gibi dünyayı ahirete tebdil edip, Cenneti yapıp, kapısını bana açar, "Haydi gir" der.

İşte, ey nefsim gibi bedbahtlık neticesinde bir kısım ömrünü nursuz felsefi ve ecnebî fünûnuna sarf eden ihtiyar kardeşlerim! Kur'an'ın lisanındaki mütemadiyen ferman-ı kudsîsinden ne kadar kuvvetli ve ne kadar hakîkatli ve hiçbir cihette sarsılmaz ve zedelenmez ve tegayyür etmez bir rükn-ü îmanîyi anlayınız ki, nasıl bütün manevî zulümatı dağıtır ve manevî yaraları tedavi eder!

Kaynak Tarihçe-i Hayat | Birinci Kısım : İlk Hayatı | 116

"İnsan vardır fark edilmez süsünden.
Kimi farksızdırkoyun sürüsünden.
Her gördüğün şekle kapılma,
insan anlaşılmaz görüntüsünden...(!)"

Zehracan

Süper Moderatör

  • Konuyu başlatan "Zehracan"

Mesajlar: 8,190

Hobiler: Risale-i Nur, DUA...

  • Özel mesaj gönder

2

01.08.2009, 06:07

Burayi okuyunca gecenlerde cok hosuma gitti.. sizlerle paylasayim dedim..
Selam ve dua ile.. :)
"İnsan vardır fark edilmez süsünden.
Kimi farksızdırkoyun sürüsünden.
Her gördüğün şekle kapılma,
insan anlaşılmaz görüntüsünden...(!)"

3

01.08.2009, 13:21

Paylaştığınız için Allah razı olsun kardeşim...

Zehracan

Süper Moderatör

  • Konuyu başlatan "Zehracan"

Mesajlar: 8,190

Hobiler: Risale-i Nur, DUA...

  • Özel mesaj gönder

4

01.08.2009, 17:19

amin ecmain insaallah abi..
"İnsan vardır fark edilmez süsünden.
Kimi farksızdırkoyun sürüsünden.
Her gördüğün şekle kapılma,
insan anlaşılmaz görüntüsünden...(!)"

5

02.08.2009, 19:38

Alıntı

Öyle ise, benim Rabbim Odur ki, hem hâtırat-ı kalbimi ıslah eder,

hem cevv-i havayı bulutlarla bir saatte doldurup boşalttığı gibi

dünyayı ahirete tebdil edip, Cenneti yapıp, kapısını bana açar, "Haydi gir" der.

Acîb..Demek her kalbden geçeni kabul etmesi hikmetine münâsib değil ki ıslâh ediyor..diyebilir miyiz..?

Bu konuyu değerlendir