Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

1

14.08.2004, 02:48

Mehdi (a.s)

selam;

Hadisler ışığında Mehdi (a.s) ve yarenleri;

"Siz yahudilerle mutlaka savaşacaksınız; ve onları mutlaka tepeleyip öldüreceksiniz. Hatta her taş: "Ey müslüman! Gel de onu öldür!" diyecektir"
Müslim 11; 161

"Müslümanlarla yahudiler savaşmadıkça Kıyamet kopmayacaktır. Müslümanlar onları öldürecekler.... Öyleki; yahudiler taşın veya ağacın arkasına saklanacak. Taş veya ağaçta; "Ey müslüman! Ey Allah'ın kulu! şu arkamdaki yahudidir. Gel de onu öldür" diyecektir."
Müslim; 11; 362

"Horosan'dan siyah sancaklılar çıkacak; hiçbir kuvvet onları önleyemeyecek ve neticede ılya'ya (Kudüs'e o bayrakları) dikecektir."
Tirmizi terc 5/142, 6/397, Müslim terc 10/476-477, Buhari 842

"Doğudan çıkacak; siyah sancaklar taşıyarak hiçkimsenin kınamasından çekinmeden ve hiçbir güçten korkmadan savaşlar-fetihler yapacaklar...Sizden kim o zamana kavuşursa; karlar üzerinde emeklemek (le de) dahi olsa, gidin ve onlara uyun"
ibn-i Mace 10/348,350

"Biz öyle bir Ehl-i Beytiz ki; Allah bizim için Ahireti dünyaya tercih etmiştir. Benim Ehl-i Beyt'im, muhakkak benden sonra belâ, kaçırılma ve sürgüne uğrayacaktır. Nihayet beraberlerinde siyah bayraklar bulunan bir kavim doğu tarafından gelecek ve hayır (hükümranlık) isteyecekler; Fakat istedikleri yerine getirilmeyecek. Bunun üzerine savaşacaklar ve onlara (Allah cc tarafından) yardım edilecek. Bundan sonra istedikleri kendilerine verilecek; fakat kendileri bunu kabul etmeyip; Emirliği Ehl-i Beytimden bir adama tevdi edeceklerdir. Bu (Emir/imam/Rehber) da, insanlar daha önce yeryüzünü zulümle doldurdukları gibi yeryüzünü adaletle dolduracaktır. Artık sizden her kim o güne yetişirse; kar üstünde emeklemek suretiyle de olsa onlara varsın (katılsın)"
Sünen-i ibn-i Mâce terc 10/346

Horasan tarafindan çikan siyah sancaklilari gördügünüzde, kar üzerinde sürünerek de olsa onlara gidin. Çünkü onlarin içinde Allah’in halifesi Mehdî vardir.
Fetava-i Hadîsiyye, Ibn-i Hacer-i Heytemi-37

"Eğer din; Süreyya yıldızında asılı olsa dahi; farisilerden olan bazı yiğitler onu alacaklardır"
Buhari; K Tefsir/Cum'a; Zübde 840; Tecrid; 11/200-2001;
Hak Dini Kur'an Dili 3/1719



Üstad Said'den dinleyelim;

Sual: Âhirzamanda Hazret-i Mehdi geleceğine ve fesada girmiş âlemi ıslah edeceğine dair müteaddid rivayat-ı sahiha var. Halbuki şu zaman, cemaat zamanıdır; şahıs zamanı değil! şahıs ne kadar dâhî ve hattâ yüz dâhî derecesinde olsa, bir cemaatın mümessili olmazsa, bir cemaatin şahs-ı manevîsini temsil etmezse; muhalif bir cemaatın şahs-ı manevîsine karşı mağlubdur. şu zamanda -kuvvet-i velayeti ne kadar yüksek olursa olsun- böyle bir cemaat-ı beşeriyenin ifsadat-ı azîmesi içinde nasıl ıslah eder? Eğer Mehdi'nin bütün işleri hârika olsa, şu dünyadaki hikmet-i ılâhiyeye ve kavanin-i âdetullaha muhalif düşer. Bu Mehdi mes'elesinin sırrını anlamak istiyoruz?

Elcevap: Cenâb-ı Hak kemal-i rahmetinden, şeriat-ı ıslâmiyenin ebediyetine bir eser-i himayet olarak, herbir fesad-ı ümmet zamanında bir muslih veya bir müceddid veya bir halife-i zîşan veya bir kutb-u azam veya bir mürşid-i ekmel veyahud bir nevi Mehdi hükmünde mübarek zâtları göndermiş; fesadı izale edip, milleti ıslah etmiş; Din-i Ahmedîyi (A.S.M.) muhafaza etmiş. Mâdem âdeti öyle cereyan ediyor, âhirzamanın en büyük fesadı zamanında; elbette en büyük bir müçtehid, hem en büyük bir müceddid, hem hâkim, hem mehdi, hem mürşid, hem kutb-u azam olarak bir zât-ı nuranîyi gönderecek ve o zât da Ehl-i Beyt-i Nebevîden olacaktır. Cenâb-ı Hak bir dakika zarfında beyn-es sema vel-arz âlemini bulutlarla doldurup boşalttığı gibi, bir saniyede denizin fırtınalarını teskin eder ve bahar içinde bir saatte yaz mevsiminin nümunesini ve yazda bir saatte kış fırtınasını îcad eden Kadîr-i Zülcelâl; Mehdi ile de âlem-i ıslâmın zulümatını dağıtabilir. Ve va'detmiştir, va'dini elbette yapacaktır. Kudret-i ılâhiye noktasında bakılsa, gayet kolaydır. Eğer daire-i esbab ve hikmet-i Rabbaniye noktasında düşünülse, yine o kadar makul ve vukua lâyıktır ki; eğer Muhbir-i Sadık'tan rivayet olmazsa dahi, herhalde öyle olmak lâzım gelir ve olacaktır diye ehl-i tefekkür hükmeder. şöyle ki: Felillahilhamd

للّهُمَّ صَلِّ وَ سَلِّمْ عَلَى سَيِّدِِنَا مُحَمَّدٍ وَ عَلَى آلِ سَيِّدِنَا مُحَمَّدٍ كَمَا صَلَّيْتَ عَلَى اِبْرَاهِيمَ وَ عَلَى آلِ اِبْرَاهِيمَ فِى الْعَالَمِينَ اِنَّكَ حَمِيدٌ مَجِيدٌ

duâsı -umum ümmet, umum namazında, günde beş defa tekrar ettikleri bu duâ- bilmüşahede kabul olmuştur ki; Âl-i Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm, Âl-i ıbrahim Aleyhisselâm gibi öyle bir vaziyet almış ki; umum mübarek silsilelerin başında, umum aktar ve a'sarın mecma'larında o nuranî zâtlar kumandanlık ediyorlar.(Haşiye) Ve öyle bir kesrettedirlerki; o kumandanların mecmu'u, muazzam bir ordu teşkil ediyorlar. Eğer maddî şekle girse ve bir tesanüd ile bir fırka vaziyetini alsalar, ıslâmiyet dinini milliyet-i mukaddese hükmünde rabıta-i ittifak ve intibah yapsalar, hiçbir milletin ordusu onlara karşı dayanamaz! ışte o pek kesretli o muktedir ordu, Âl-i Muhammed Aleyhissalâtü Vesselâm'dır ve Hazret-i Mehdi'nin en has ordusudur.

Evet bugün tarih-i âlemde hiçbir nesil, şecere ile ve senedlerle ve an'ane ile birbirine muttasıl ve en yüksek şeref ve âlî haseb ve asil neseb ile mümtaz hiçbir nesil yoktur ki, Âl-i Beyt'ten gelen seyyidler nesli kadar kuvvetli ve ehemmiyetli bulunsun. Eski zamandan beri bütün ehl-i hakikatın fırkaları başında onlar ve ehl-i kemalin namdar reisleri yine onlardır. şimdi de, kemmiyeten milyonları geçen bir nesl-i mübarektir. Mütenebbih ve kalbleri îmanlı ve muhabbet-i Nebevî ile dolu ve cihandeğer şeref-i intisabıyla serfirazdırlar. Böyle bir cemaat-ı azîme içindeki mukaddes kuvveti tehyic edecek ve uyandıracak hâdisat-ı azîme vücuda geliyor. Elbette o kuvvet-i azîmedeki bir hamiyet-i âliye feveran edecek ve Hazret-i Mehdi başına geçip, tarîk-ı hak ve hakikata sevkedecek. Böyle olmak ve böyle olmasını; bu kıştan sonra baharın gelmesi gibi, âdetullahtan ve rahmet-i ılâhiyeden bekleriz ve beklemekte haklıyız.....


....Mehdi-i Âl-i Resul'ün temsil ettiği kudsî cemaatinin şahs-ı manevîsinin üç vazifesi var. Eğer çabuk kıyamet kopmazsa ve beşer bütün bütün yoldan çıkmazsa, o vazifeleri onun cem'iyeti ve seyyidler cemaati yapacağını rahmet-i ılahiyeden bekliyoruz. Ve onun üç büyük vazifesi olacak:

Birincisi: Fen ve felsefenin tasallutuyla ve maddiyyun ve tabiiyyun taunu, beşer içine intişar etmesiyle, her şeyden evvel felsefeyi ve maddiyyun fikrini tam susturacak bir tarzda imanı kurtarmaktır. Ehl-i imanı dalaletten muhafaza etmek ve bu vazife hem dünya, hem herşeyi bırakmakla, çok zaman tedkikat ile meşguliyeti iktiza ettiğinden, Hazret-i Mehdi'nin o vazifesini bizzât kendisi görmeğe vakit ve hal müsaade edemez. Çünki hilafet-i Muhammediye (A.S.M.) cihetindeki saltanatı, onun ile iştigale vakit bırakmıyor. Herhalde o vazifeyi ondan evvel bir taife bir cihette görecek. O zât, o taifenin uzun tedkikatı ile yazdıkları eseri kendine hazır bir proğram yapacak, onun ile o birinci vazifeyi tam yapmış olacak. Bu vazifenin istinad ettiği kuvvet ve manevî ordusu, yalnız ihlas ve sadakat ve tesanüd sıfatlarına tam sahib olan bir kısım şakirdlerdir. Ne kadar da az da olsalar, manen bir ordu kadar kuvvetli ve kıymetli sayılırlar.

ıkinci Vazifesi: Hilafet-i Muhammediye (A.S.M.) ünvanı ile şeair-i ıslâmiyeyi ihya etmektir. Âlem-i ıslâmın vahdetini nokta-i istinad edip beşeriyeti maddî ve manevî tehlikelerden ve gazab-ı ılahîden kurtarmaktır. Bu vazifenin, nokta-i istinadı ve hâdimleri, milyonlarla efradı bulunan ordular lâzımdır.

Üçüncü Vazifesi: ınkılabat-ı zamaniye ile çok ahkâm-ı Kur'aniyenin zedelenmesiyle ve şeriat-ı Muhammediyenin (A.S.M.) kanunları bir derece ta'tile uğramasıyla o zât, bütün ehl-i imanın manevî yardımlarıyla ve ittihad-ı ıslâmın muavenetiyle ve bütün ülema ve evliyanın ve bilhassa Âl-i Beyt'in neslinden her asırda kuvvetli ve kesretli bulunan milyonlar fedakâr seyyidlerin iltihaklarıyla o vazife-i uzmayı yapmağa çalışır.....


Selam ile
"Tekebbür dini yok eder; iblis de bunun için lanete uğradı. Tamah insanın düşmanıdır; Adem (as) de bunun için Cennetten çıkarıldı. ve çekememezlik (hased) kötülüklerin rehberidir; Kabil hasede kapılarak kardeşi Habil'i öldürdü." imam Hasan (as)

Risale Okuyorum

Üyeliği İptal Edildi

  • "Risale Okuyorum" bir erkek
  • "Risale Okuyorum" adlı kullanıcı yasaklandı

Mesajlar: 663

Konum: Ankara

Meslek: Öğrenci

Hobiler: İnternet, Risale-i Nur

  • Özel mesaj gönder

2

14.08.2004, 03:42

Bu güzel yazıyı bizimle paylaştığınız için teşekkür ederiz. Ancak Mehdilik konusu bu forumda kısır döngüyle sonuçlanan tartışmalara sebep olmuştur. Bu yüzden bu konunun akıbetinin de aynı olmaması için bu konuyu kilitlemek durumundayım. Sonuçta bize ulaştırmak istediğiniz yazıyı biz ve tüm üyelerimiz okuyabileceğinden, emeğiniz boşa gitmemiş olacaktır.

Anlayışınız için teşekkür ederiz...
"şimdi oku, kabirde okuyamazsın!" (Zübeyir Gündüzalp)

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir