Arkadaş! ınsanın vücudu, bedeni, emvâl-i mîriyeden bir neferin elinde bulunan bir hayvan gibidir. O nefer, o hayvanı beslemeye ve hizmetine mükellef olduğu gibi, insan da o vücudu beslemeye mükelleftir.
Aziz kardeşlerim! Burada bana bu sözü söylettiren, nefsimle olan bir münakaşamdır. şöyle ki:
Mehâsiniyle mağrur olan nefsime dedim ki:
“Sen birşeye mâlik değilsin, nedir bu gururun?”
Dedi ki: “Madem mâlik değilim, ben de hizmetini görmem.”
[img:550:502]http://img59.imageshack.us/img59/1407/inekjo4.jpg[/img]
Dedim ki: “Yâhu, bu sineğe bak. Gayet küçücük zarif elleriyle kanatlarını, gözlerini siler süpürür. Her işini görür. Sen de lâakal onun kadar vücuduna hizmet etmelisin” diye ikna ettim.
Takdis ederiz o Zâtı ki, bu sineğe nezafeti ilhamen öğretir, bana da üstad yapar. Ben de onunla nefsimi ikna ve ilzam ederim.
Mesnevî-i Nuriye, s. 69
"İnsan vardır fark edilmez süsünden.
Kimi farksızdırkoyun sürüsünden.
Her gördüğün şekle kapılma,
insan anlaşılmaz görüntüsünden...(!)"