Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

1

17.07.2008, 09:06

Risale i Nur lar'ında kendine has usûlleri vardır elbette!

1. Söz

Ali ıhsan Tola abi "biz daha birinci sözden ikinci söze geçemedik" demişti. Benim haddime düşmez belki ama ben birinci sözün ilk cümlesini okuduğumda aklımda birşeyler canlanıyor, başka yer ve konularla bağlantı yapabiliyorum ama ikinci cümleyi ya ben anlayamıyorum, ya da bana açılmıyor. Acaba siz birinci sözün ikinci cümlesi hakkında ne düşünüyorsunuz. Risale-i Nur'da kelimeler ve terimler çok önemli olduğu için kelime kelime fikirlerinizi öğrenirsem çok sevinirim

Bismillah her hayrın başıdır. Biz dahi başta ona başlarız. Bil ey nefsim, şu mübarek kelime ıslâm nişanı olduğu gibi, bütün mevcudatın Lisan-ı hâliyle vird-i zebânıdır.
-----------------------------------
Allah razı olsun çok güzel bir tefekkür
Birde şöyle bir vecheside bilmiyorum olabilir mi ?
Biz dahi onunla başlarız denilmemiş. ' Biz dahi ona başlarız' denmiş.
Eğer ' biz dahi onunla başlarız ' dense idi sanki , asıl başka bir meselenin var olup , o meseleye besmele ile başlamak gibi bir mana ortaya çıkardı.
------------------------------
Yani sanki o öyle bir lafız ki , Çekirdeğin ağacın programını içerisinde barındırması gibi , Bismillah lafzı , tüm imani / itikadi meseleleri içerisinde barındıran çekirdek , öyle ise madem toprağa ilk çekirdek ekilir sonra o çekirdekten bir ağaç halkedilir , işte risale-i nur ağacının evvela çekirdeği birinci söz ile ekilmiş oldu ( gibi...)
-----------------------------
Ondördüncü lem’anın ikinci makamındaki Besmelenin sırlarını okumakta fayda var.

Bu sırları okuduktan sonra sanırım şöyle diyebiliriz.

Eğer şu kainat bir kitab ise Besmele bu kitab-ı kainatın başlığıdır. Ya da öyle bir özetidir ki, içinde kitab-ı kainatın hakikatleri gizlidir. Onun için Besmeleyi tam manasıyla anlayan kainat kitabını anlar. Yada kainat kitabını anlayan onda Besmeleyi görür.
--------------------
Maşallah!!!
ALLAHU TEALA (c.c.) HAZRETLERı hepinizden razı olsun.Risale-i Nur öyle bir derya ki bir kelimesine 1 kitap yazılabilir.ınşallah daha başka sırlarıda bize açılırda paylaşırız.
----------------------
Hz Ali demişki; Kur'an'ın özü fatihadır, fatihanın özü ise besmeledir, ben de başındaki be harfinin altındaki noktayım.

Madem kur'an kainat kitabını okuyor, Kur'an'ı okumak isteyen de besmele ile başlamalı, madem risalei nurlar kur'an'ın en hakiki imani tefsiridir, halde derse başlarkende önce ona başlamak lazım, yani kitabın kapağını açmak lazım. Besmele kapaktır, açabilen kainatı okur.
Madem risalei nurla rmarifetullahı ders veriyor, o halde risalei nurlarada besmele ile başlamak gerektir.

Ustad da ilk ona başlamış, yani Ustadı Hz Aliden ders almaya besmeleden başlamış, dersin ilki besmeledir

diyor gibi anladım.
------------------------------
ayrıca 14.lem ' a daki besmele hakikatinin başında dikkat ederseniz ,akıldan ziyade kalbe bakar diyor
--------------------------------
RıSALE ı NUR KURAN ın tercümesi.Kurana baktığımızda ilk cümle besmele.risaleinurda da öyle.Üstad bu kelimenin Bir nişan olduğunu söylüyor.(Yani parola.Parolayı bilene her kapı açılıyor,hiç kimse dokunmuyor,çünki biliyorlarki parolayı bilen bizden biridir
-------------------------------
"Biz dahi ona başlarız"

dan acizane anladiğimiz şudur ki;

Risale-i Nurlar Besmelenin tefsiridir.. "Ona başlanmış" ve dahi devamı gelmiştir.
--------------------
Ben de şöyle anlamıştım.Bismillah her hayrın başı olması sebebiyle üstad da tefsirine bismillahirrahmanirrahim i tefsir ederek başlıyor.slmalykm...
-------------------------
birinci söz aslında bütün külliyatın özeti gibi her şey onda var dikkatle ve teffekürle okunduğu zaman cenabı hak o manaları insanın aleminde açıyor
bu arada kardişlerin tefekkürleride gayet güzel Allah razı olsun saolun
------------------------------------------------------------


Bismillahirrahmanirrahim

Konuyu açan kardeşin yazdığı ve sorduğu soru gösterdiği kelime ve kardeşlerimizden konuyla ilgili anlayışalrından yazılar var yukarda konuya ve ders girmeden evvel bir

MUKADDEME
Rivayetlerde varki;

''Ali ıhsan Tola abi "biz daha birinci sözden ikinci söze geçemedik" demişti.''
şimdi bu hazretin bu sözüne karşı;
bu böyle çözülür, burda bu var biz anladık ,''(Haşa) siz anlamamışsınız'' tavrı ile yaklaşmak edepsizlikten başka bir şey değildir...

meselenin anlaşılması için bir de şunu okuyalım inşallah

Risale i Nur un ıhlas Kahramanı Hacı Hulusi r.aleyh elaziz(elazığ) deki pazar derslerinden bir derste istanbuldan meşhur bir ağabeyin dersanesinde kalan biri hem ziyarete hem ders için geldiğinden ders rahlesine oturtulur.Ders başlar ders ilerlerken Hacı Hulusi r.aleyh açıklamalarda bulunur...

Bu genç ise her bulduğu fırsatta
okuyayımmı
okuyayımmı
okuyayımmı
der dururken
o hazrete şu sözü söylettirir
'' kardeşim oku oku da dersimiz hala elif ten be ye geçmedi''
şimdi bize düşmezmiki pür halimize ağlayallım ve
Ey Rabbi Rahimimiz!!!
Bu hazretler ne diyor ben (biz) ( nefsime) ne anlayışsız bir kulum bu hazret ne demek istiyor?

Demek istiyor ki; demek istiyorlarki ;
dersin hala 1. sözde oluşu ''biz'' daha birinci sözden ikinci söze geçemedik...
hala eliften b ye geçemedik...

yani;

Elbette Üstad Bediüzzaman tarafından talebelikleri ve yazdıkları mektublar ile konulara olan vukufiyyetleri
bize gösteriyorki o hazretler derslerini Üstadları r.a dan almış!!!
dersin ileri gitmeyişi hitabın muhatabınadır!!!
biz derken yanindaki ne , yanındakilerden birilerine bir şey anlatıyorlar
yani madem ben dersimi almışım, aldığımda üstad r.a tarafından onaylıdır dersin ilerlemeyişi derse muhatab olanın ileri gidememesinden anlayamamasındandır, anlatan anlatıyor ama dinleyen anlamıyor...

bu ve benzeri çok sözler söylenmiştir...
madem risale i nurlarda geçen hikayeler hakikatin uçlarıdır, o kanunun ucudur...
hayali hikayeler değillerdir(10.söz)

11. söz .den;
'' Birinci güruhu: Kendini tanımış ve aklı başında ve kalbi yerinde oldukları için, o sarayın içindeki acaiblere baktıkları zaman dediler: "Bunda büyük bir iş var." Hem anladılar ki: Beyhude değil, ''

''Onun için merak ettiler. "Acaba tılsımı nedir, içinde ne var?" deyip düşünürken, birden o muarrif üstadın beyan ettiği nutkunu işittiler. Anladılar ki, bütün esrarın anahtarları ondadır. Ona müteveccihen gittiler ve dediler: "Esselâmü Aleyke ya Eyyühel Üstad! Hakkan, şöyle bir muhteşem sarayın, senin gibi sadık ve müdakkik bir muarrifi lâzımdır. Seyyidimiz sana ne bildirmişse lütfen bize bildiriniz."

madem denildi deniliyor ''biz dahi başta ona başlarız'' da büyük bir iş var hem beyhuda değil!!!
merak ettiler acaba TILSIMI NEDıR , ıÇıNDE NE VAR ? deyip düşünürken bir den o muarrif üstadın beyan ettiği nutkunu işittiler.

Anladılar ki, bütün esrarınanahtarı ondadır!!!
ona müteveccihen gittiler ve dediler''Esselâmü Aleyke ya Eyyühel Üstad! Hakkan, şöyle muhteşem eserin (ki içinde binler cild eserler derc edilmiş) Kitabın Kur'an tefsirinin , Risale i nur ların senin gibi sadık ve müdakkik bir muarrifi lâzımdır. (tarif edicisi ders vericisi)Seyyidimiz sana ne bildirmişse lütfen bize bildiriniz."
Risale i Nurları okuyan herkes ama her kes istifade eder istifadesiz kalmaz...
Risale i Nurları ANLAYARAK ve KABUL EDEREK, OKUYAN...
Risale i Nurlar sırr larla dolu sırr ların açıklanmaları ile doludur...
Sırr o şeydirki sırdaşından başkası bilmeye yoksa sırr sırr olmaz...


o halde sırlar açıklanmış ve sırrlıktanda çıkmamış öyle ise sırr açıklanırken dahi ehlinin ,sırdaşının,işin aslını,esasını bildiği ,gördüğü ,çözdüğü,aldığı,şekli ile sırlarla sarılı olarak yazılmış açıklanmış tır ki Rasele i nurları imha niyeti ile bahane arayanlar okumuşlar bir şeyde anlamamışar anlamazlarda anlayamazlarda!!!


O dersleri veren hazretler bunu anlatmış anlatmaya çalışmışlar Nokta i nazarların değişik olması '' nazar ile niyetin mahiyeti dersi değiştirmesi '' kalb lerin yerinde akılların başlarda olmayışı gibi sebeblerden hikmetlerden dolayı dersini ilerleyetemeyenler olduğu gibi...
USÛL-Û Risale i Nur ile risale i nurları talim eden, dersleri ile derslenenler elbette çoktur...
Dersini elbette alıp sırr ları bilip dersleri ders dinleme adabına edebine uyan aklı başında olan kalbi yerinde olan üstadı tanıyana o üstadı hakikiler derslerini vermişler veriyorlar ki, öylede olması zaruridirki meslek devam etsin ve
Risale i Nur lar ile ortaya konan meslek ve meşrebler ehillerince ehillerine ulaştırılsın...
Zira Caddei Kübra olan şu mesleğimiz Alemi islam adına çok vazifeler yüklenmiş bir meslektir
[b]Risale i Nur daire dairedir
e bakıyoruz
Varisler
Erkanlar
ehhasul havaslar
havaslar
Ehhasul haslar
Haslar
sadık ,sıddık,
Nur talebeleri
kardeşler (arkadaşlar)
dostlar bv.
gibi [/b]ifadeler risale i nurlarda mevcud, ve bunlara has ilimler sırrlar esrar da mevcud ve bunların yapacakları vazifelerde mevcud Risale i nurlar da çok erlerde geçer...

hepimiz nefsimize soralım:
Ey nefsim sen bu hallerden hangi haldesin
bu sırr lardan kaçını sana verdiler veya sana açıldı...
sen kendini Mesleğin olan Risale i nurlar da görüyormusun
ordan dersini alırmısın
sen muhatabsın ZıRA HıTAB MUHATABADIR
ilk ders alması gereken sen isen
'' nefsini rişad edemeyen başkasını irşad edemez ''iken
ırşadda sana ders verecek birini ''Üstadı'' Mürşidi'' hocayı'' gerekli kılarken sen dersini kimden almışsınki,
yapmadığın şeyi başkasına yaptırmaya,kendinde muarrif liğe soyunuyorsun?
-beni dinle dediğim doğrudur ben biliyorum lar ile gezer, yazar ,konuşursun...
bunu demen için evvela senin yapman gerekmezmi?
(Elbette her kes bildiğini bilmeyene ders verdiği gibibilmediklerinide bielnden ders almasını bilmelidir)

işte tam burda ;

'' kardeşim oku oku da dersimiz hala elif ten be ye geçmedi''demişti...
Ali ıhsan Tola abi "biz daha birinci sözden ikinci söze geçemedik" demişti...
amenna ve saddakna Doğru demişler(ki bu sözleri bile anlaşılmamış)...

şimdi sen sana ne sanırsan san!!!

Bu eserler ne şarkın ilminden alınmış bir eserdir
nede garbın felsefesinden
Bu ilmi mesleği anlamak kamil manada istifade için ehlinden usûlnce ders almak gereklidir


(zira başkalara ders vermeye kalkman bile bunun) amma unuttuğun bir şeyde her ilmim dersin taliminden önce USÛLU NÜN ders verildiği ve o usul üzre gidildiğidir ki '' usul u hadis '' usulu fıkıh'' gibi usller vardır...delilidir.

O zaman ne yapacaz nerden bilecez
sırr kimde
dersini alan kim dediğin yerde?
Risale i nurlar ve dersler ve derslerden her ders
kimin ne yaptığını ne yapması gerektiğini
nerde olduğunu nereyi anladığını

'' mürşidi alim koyun olmalı kuş olmamalı kayun yavrusuna süt'' kuş yavrusuna kay verir'' bunun cevabı ile doludur,

eseri yazan hazret asrın insanının halini halimizi nerde döküldüğümüzü bilirde
oralardan oraya düşenleri çıkarmak için şefkat ile hitab eder...
Muhatab olana (kendini o derse muhatab bilene) yazar yazılanları
muhatab biziz sen sin ey nefsim uyan!!!
Dersini alan almış ve alıyor zira kıyamet kopmamış kopmuyor demek vazife ve iş devam ediyor, fabrika hala çalışıyor
sineye sorsan kendini teyyare bir tas suyuda okyanus sanır
çok büyükler var büyüklere nisbeten küçüktür.

Risale i Nurun Müellifi
VARıSı NEBıDıR
AHıR ZAMAN DENEN DEHşET ASRINDA BEDıÜZZAMAN ÜNVANINI ALACAK KADAR BEDı DıR
RıSALE ı NURLARI HAKıM ESMASI ıLE HıKMETLE NAKşETMışTıR,ıÇıNDE ıLıM HAKıKAT MARıFET şERıAT VE TÜM ıLıMLERıNDE SIRR ıLE BULUNDUğU EHLıNıN ALABıLECEğı BıR ESER YAZMIş ALLAH ONUN ELı ıLE BıZE ıLHAM YOLU ıLE ıLETMESıNE VESıLE OLAN HAZRETTıR r.a ...
ki talebe olanlar için Risale i nur talebeleri bulundukları beldelerde gizli birer kutub dur der...
kutub nedir diye biraz düşünen kutubların kutbu azamının nerde ne ders verdiğini biraz anlar inşallah...


Allahım sen rahman ve rahimsin bizi nefsimizin oyunlarından şeytanın hilelerinden dalalatten yanlıştan kurtarıp
hudabin,hüdaperest,mütevazi,aklı başında, kalbi yerinde, olanlardan eyle Risale i Nurlarda o doğru yola gidip üstadını dinleyen daim SAğA GıDEN Kışı EYLE KışıNıN HALLERıNı BıZE VER BıZLERE VER, Bu eserler elimize kadar geldi yapıştık anlamaya çalışıyoruz anlamayı anlatacak olanı ders alanı dersimizi verecek olanı sırr ları bileni bizede sırrverecek olanı bize buldur kolay kıl ve o hazretten ve risale i nurdan bizi ayırma Risa lei nurları kendi anlayışımız(rengimiz) ile değilde anlaşılması gereken ne ise Üstad orda ne Anlatıyorsa onu anlamayı nasib eyle amim amin amin.


aczi_reşha

2

17.07.2008, 11:21

Biz dahi ona başlarız..

yani biz dahi bütün mevcudat gibi Allah namına hareket ederiz.

bu kolay mı?elbette zor..ali ihsan tola abi buna işaret etmiş.

anladığıma göre.

3

17.07.2008, 11:58

Alıntı sahibi ""yunusum""

Biz dahi ona başlarız..

yani biz dahi bütün mevcudat gibi Allah namına hareket ederiz.

bu kolay mı?elbette zor..ali ihsan tola abi buna işaret etmiş.

anladığıma göre.


Bismillahirrahmanirrahim

O hazret dersini almış bizim almadığımızı bize kibarca anlatmış...
hareket ederiz den önce ona başlamak var yani onu anlamak o nedir ki ona başlanır şimdi işi başından alamım inşallah ...

evvela şimdilik dikkate alıp ilerde anlamamızı kolaylaştıracak ifadeleler bakalım

... evet bilmiş ol ki kelamın yükseklik , kuvvet , hüsün, ve cemal tabakalarının menbaları dörttür
1- mütekellim
2- muhatab
3- maksad
4- makamdır
yani
kim söylemiş
kime söylemiş
ne için söylemiş
han gi makamda söylenmiş ise ona bakmak şunu ortaya çıkaralım
1- mütekellim; Asrın vekili ,varisi nebisi ,Üstad r.a dır
2-muhatab ıhlas kahramanı risale i nurun birinci talebesi Elaziz li hacı Hulusi Yahyagil r.aleyh hazretleridir.
3-maksad; nasihattir (din nasihattir) irşaddır(sohbetten maksadda budur)
4-makam; askerlik



Not; 26 adet sözlerde hakikatin ilmi, Kur'anın hikmeti, şeriatın hakikati anlatılmıştır(26.söz zeyl)

SÖZLER
Ey kardeş( hitabının muhatabı) ihlas kahramanıdır(kendisi zatten rütbeli subaydır, askerdir)


Ey kardeş! Benden birkaç nasihat istedin.
Sen bir asker olduğun için
askerlik temsilâtıyla,
sekiz hikâyecikler ile birkaç hakikatı nefsimle beraber dinle.
Çünki ben nefsimi herkesten ziyade nasihata muhtaç görüyorum.
Vaktiyle sekiz âyetten istifade ettiğim sekiz sözü
biraz uzunca nefsime demiştim.
şimdi kısaca ve avam lisanıyla nefsime diyeceğim.
Kim isterse beraber dinlesin.
aczi_reşha

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir