Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

Bîçare S.V.

Profesyonel

  • "Bîçare S.V." bir erkek
  • Konuyu başlatan "Bîçare S.V."

Mesajlar: 712

Konum: İstanbul/ Çamlıca

Meslek: Gazeteci/ Arşiv-Kütüphane

Hobiler: Kitap okuma (Sesli)

  • Özel mesaj gönder

1

03.12.2010, 09:13

En iyi hile, hilesizliktir


Hadis-i Şerif Meâli

Kim bir ağaç diker de ondan bir insan veya yaratıklarından herhangi bir yaratık yerse bu mutlaka onun için sadaka olur.

Câmiü's-Sağîr, No: 3704





03.12.2010









En iyi hile, hilesizliktir


Bütün hayatımda, “en menfaatli ve en iyi hile, hilesizlik olduğu” düstur
olduğundan, bütün müdafaatımda hak ve hakîkat ve sıdk ve doğruluk
esasını takip ettim.

Denilmiş: “Niçin siyasetten çekildin, hiç yanaşmıyorsun?”

Elcevap: Dokuz on sene evveldeki Eski Said, bir miktar siyasete
girdi. Belki siyaset vasıtasıyla dine ve ilme hizmet edeceğim diye
beyhude yoruldu. Ve gördü ki, o yol meşkûk ve müşkülâtlı ve bana
nisbeten fuzuliyâne, hem en lüzumlu hizmete mâni ve hatarlı bir yoldur.
Çoğu yalancılık; ve bilmeyerek ecnebî parmağına âlet olmak ihtimali var.

Hem siyasete giren, ya muvafık olur veya muhalif olur. Eğer
muvafık olsa, madem memur ve mebus değilim; o halde siyasetçilik bana
fuzulî ve mâlâyâni bir şeydir. Bana ihtiyaç yok ki beyhude karışayım.

Eğer muhalif siyasete girsem, ya fikirle veya kuvvetle
karışacağım. Eğer fikirle olsa, bana ihtiyaç yok. Çünkü mesâil tavazzuh
etmiş; herkes benim gibi bilir. Beyhude çene çalmak mânâsızdır. Eğer
kuvvetle ve hadise çıkarmakla muhalefet etsem, husulü meşkûk bir maksat
için binler günaha girmek ihtimali var; birinin yüzünden çoklar belâya
düşer. Hem on ihtimalden bir iki ihtimale binaen günahlara girmek,
masumları günaha atmak vicdanım kabul etmiyor diye, Eski Said, sigara
ile beraber gazeteleri ve siyaseti ve sohbet-i dünyeviye-i siyasiyeyi
terk etti. Buna katî şahit, o vakitten beri, sekiz senedir birtek gazete
ne okudum ve ne dinledim. Okuduğumu ve dinlediğimi, biri çıksın,
söylesin. Halbuki, sekiz sene evvel, günde belki sekiz gazete Eski Said
okuyordu.

Hem beş senedir bütün dikkatle benim halime nezaret ediliyor.
Siyasetvâri bir tereşşuh gören söylesin. Halbuki, benim gibi asabî ve
“İnneme’l-hîletü fî terki’l-hıyel” (Gerçek hile hilesizliktedir)
düsturuyla, en büyük hileyi hilesizlikte bulan pervâsız, alâkasız bir
insanın, değil sekiz sene, sekiz gün bir fikri gizli kalmaz. Siyasete
iştahı ve arzusu olsaydı, tetkikata, taharriyâta lüzum bırakmayarak, top
güllesi gibi sadâ verecekti.

Mektubat, 16. Mektub, 1. Nokta

***

Bizi hayrette bırakan ve gayet şaşırtan ve bir garazı ihsas eden
ve bil’iltizam hiçten bir sebeb-i ittiham îcad etmek nevinden,
musırrane, bir cemiyet ve teşkilat varmış gibi soruyorlar, “Bu teşkilatı
yapmak için nereden para alıyorsunuz?” diyorlar.

Elcevap: Evvela, ben dahi soranlardan soruyorum: “Böyle bir
cemiyet-i siyasiyenin bizim tarafımızdan vücuduna dair hangi vesîka,
hangi emareler var ve para ile teşkilat yaptığımıza hangi delil, hangi
hüccet bulmuşlar ki, bu kadar musırrane soruyorlar?”

Ben, on senedir Isparta vilayetinde şiddetli tarassud altında
bulunmuşum. Biriki hizmetkar ve on günde bir-iki yolcudan başka adamları
görmeyen garip, kimsesiz, dünyadan usanmış, siyasetten gayet şiddetle
nefret etmiş ve kuvvetli siyasî muhalif cemiyetlerin ne kadar
aksülameller ile zararlı ve akîm kaldığını mükerrer müşahedatla görmüş
ve kendi kavim ve binler dostları içinde, en mühim fırsatta, siyasî
cemiyet ve cereyanları reddetmiş ve karışmamış ve îman-ı tahkîkinin
gayet kudsî ve hiçbir şeyle zedelenmesi caiz olmayan hizmeti bozmak ve
ağraz-ı siyasî ile çürütmeyi en büyük bir cinayet telakkî ederek,
şeytandan kaçar gibi siyasetten kaçan ve on seneden beri “Eûzü billâhi
mine’ş-şeytani ve’s-siyaseti” (Şeytandan ve siyasetten Allah’a
sığınırım) kendine düstur eden ve hileyi hilesizlikte bulan, asabî ve
bilaperva esrarını faşeden, on sene koca Isparta vilayetinin hassas ve
cessas memurlarına böyle teşkilat sezdirmeyen bu adamdan, “Böyle bir
teşkilat var ve siyasî bir dolabı çeviriyorsunuz” diyenlere karşı,
yalnız ben değil, belki Isparta vilayeti ve bütün beni tanıyanlar, belki
bütün ehl-i akıl ve vicdan, onların iftiralarını nefretle karşılar ve
“Garazkar planlar ile onu itham ediyorsunuz” diyecekler.

Tarihçe-i Hayat, s. 200

***

Bütün hayatımda, “en menfaatli ve en iyi hile, hilesizlik olduğu”
düstur olduğundan, bütün müdafaatımda hak ve hakîkat ve sıdk ve
doğruluk esasını takip ettim.

Tarihçe-i Hayat, s. 214





03.12.2010



"İyyake nâ'büdü ve İyyake nesteîn."
'Ancak Sana kulluk eder, ancak Senden yardım dileriz.'
"İnsanlara teşekkür etmeyen, ALLAH'a da şükretmez.!"
'Bırak bîçare feryâdı, Bîçare S.V.

Bu konuyu değerlendir