Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

Bîçare S.V.

Profesyonel

  • "Bîçare S.V." bir erkek
  • Konuyu başlatan "Bîçare S.V."

Mesajlar: 712

Konum: İstanbul/ Çamlıca

Meslek: Gazeteci/ Arşiv-Kütüphane

Hobiler: Kitap okuma (Sesli)

  • Özel mesaj gönder

1

04.06.2010, 15:23

İttihad-ı İslâmın tam zamanı


Âyet-i Kerime Meâli

Allah yolunda şehid edilenleri ölü sanma. Onlar Rablerinin
katında hayat sahibidirler ve O'nun nimetleriyle rızıklanırlar.

Âl-i İmran Sûresi: 169





04.06.2010










İttihad-ı İslâmın tam zamanı


Şu zamanda, heyet-i içtimaiye-i İslâmiyeyi, çok çark ve dolapları
bulunan bir fabrika sûretinde tasavvur ediyorum. O fabrikanın bir çarkı
geri kalsa, yahut bir arkadaşı olan başka bir çarka tecavüz etse,
makinenin mihanikiyeti bozulur. Onun için, ittihad-ı İslâmın tam zamanı
gelmeye başlıyor. Birbirinizin şahsî kusurlarına bakmamak gerektir.

Ben kusurlu fehmimle şu zamanda, heyet-i içtimaiye-i İslâmiyeyi,
çok çark ve dolapları bulunan bir fabrika suretinde tasavvur ediyorum. O
fabrikanın bir çarkı geri kalsa, yahut bir arkadaşı olan başka bir
çarka tecavüz etse, makinenin mihanikiyeti bozulur. Onun için, ittihad-ı
İslâmın tam zamanı gelmeye başlıyor. Birbirinizin şahsî kusurlarına
bakmamak gerektir.

Bunu da teessüf ve teellümle size beyan ediyorum ki: Ecnebîlerin
bir kısmı, nasıl kıymettar malımızı ve vatanlarımızı bizden aldılar,
onun bedeline çürük bir fiyat verdiler. Aynen öyle de, yüksek ahlâkımızı
ve yüksek ahlâkımızdan çıkan ve hayat-ı içtimaiyeye temas eden
seciyelerimizin bir kısmını da bizden aldılar, terakkilerine medar
ettiler. Ve onun fiyatı olarak bize verdikleri, sefihane ahlâk-ı
seyyieleridir, sefihane seciyeleridir.

Meselâ, bizden aldıkları seciye-i milliye ile, bir adam onlarda
der: “Eğer ben ölsem milletim sağ olsun. Çünkü milletimin içinde bir
hayat-ı bakiyem var.” İşte, bu kelimeyi bizden almışlar ve
terakkiyatlarında en metin esas da budur. Bizden hırsızlamışlar. Bu
kelime ise, din-i haktan ve iman hakikatlerinden çıkar. O bizim, ehl-i
imanın malıdır. Halbuki, ecnebîlerden içimize giren pis ve fena seciye
itibarıyla bir hodgâm adam bizde diyor: “Ben susuzluktan ölsem, yağmur
hiçbir daha dünyaya gelmesin. Eğer ben görmezsem bir saadeti, dünya
istediği gibi bozulsun.” İşte bu ahmakane kelime dinsizlikten çıkıyor,
âhireti bilmemekten geliyor. Hariçten içimize girmiş, zehirliyor.

Hem o ecnebîlerin bizden aldıkları fikr-i milliyetle, bir ferdi,
bir millet gibi kıymet alıyor. Çünkü, bir adamın kıymeti himmeti
nispetindedir. Kimin himmeti milleti ise, o kimse tek başıyla küçük bir
millettir. Bazılarımızdaki dikkatsizlikten ve ecnebîlerin zararlı
seciyelerini almamızdan, kuvvetli ve kudsî İslâmî milliyetimizle
beraber, herkes “Nefsî, nefsî” demekle ve milletin menfaatini
düşünmemekle, menfaat-i şahsiyesini düşünmekle, bin adam, bir adam
hükmüne sukut eder.

Kimin himmeti yalnız nefsi ise, o insan değil. Çünkü, insanın
fıtratı medenîdir. Ebnâ-yı cinsini mülâhazaya mecburdur. Hayat-ı
içtimaiye ile hayat-ı şahsiyesi devam edebilir.

Meselâ, bir ekmeği yese, kaç ellere muhtaç ve ona mukabil o
elleri mânen öptüğünü ve giydiği libasla kaç fabrikayla alâkadar
olduğunu kıyas ediniz. Hayvan gibi bir postla yaşayamadığından, ebnâ-yı
cinsiyle fıtraten alâkadar olduğundan ve onlara mânevî bir fiyat vermeye
mecbur bulunduğundan, fıtratıyla medeniyetperverdir. Menfaat-i
şahsiyesine hasr-ı nazar eden, insanlıktan çıkar, mâsum olmayan câni bir
hayvan olur. Bir şey elinden gelmese, hakikî özrü olsa, o müstesna...

Hutbe-i Şamiye, s. 62-65
"İyyake nâ'büdü ve İyyake nesteîn."
'Ancak Sana kulluk eder, ancak Senden yardım dileriz.'
"İnsanlara teşekkür etmeyen, ALLAH'a da şükretmez.!"
'Bırak bîçare feryâdı, Bîçare S.V.

Bu konuyu değerlendir