Avrupa ve Amerika ittihad-ı ıslâma taraftar olmaya mecburdur
şimdi bu zamanda en büyük tehlike olan zındıka ve dinsizlik ve anarşilik ve maddiyunluğa karşı yalnız ve yalnız tek bir çare var. O da Kur’ân’ın hakikatlerine sarılmaktır. Yoksa koca Çin’i az bir zamanda komünistliğe çeviren musibet-i beşeriye, siyasî, maddî kuvvetlerle susmaz. Yalnız onu susturan hakikat-i Kur’âniyedir.
Rehber Risalesindeki Leyle-i Kadir meselesi, şimdi hem Amerika, hem Avrupa’da eseri görülüyor. Onun için, şimdiki bu hükûmetimizin hakikî kuvveti, hakaik-i Kur’âniyeye dayanmak ve hizmet etmektir. Bununla, ihtiyat kuvveti olan üç yüz elli milyon uhuvvet-i ıslâmiye ile ittihad-ı ıslâm dairesinde kardeşleri kazanır. Eskiden Hıristiyan devletleri bu ittihad-ı ıslâma taraftar değildiler. Fakat şimdi komünistlik ve anarşistlik çıktığı için, hem Amerika, hem Avrupa devletleri Kur’ân’a ve ittihad-ı ıslâma taraftar olmaya mecburdurlar.
Emirdağ Lâhikası, s. 297, (yeni tanzim, s. 576)
***
ışte Amerika ve Avrupa’nın zekâ tarlaları Mister Carlyle ve Bismarck gibi böyle dâhi muhakkikleri mahsulât vermesine istinaden, ben de bütün kanaatimle derim ki:
Avrupa ve Amerika ıslâmiyetle hamiledir; günün birinde bir ıslâmî devlet doğuracak. Nasıl ki Osmanlılar Avrupa ile hâmile olup bir Avrupa devleti doğurdu.
..istikbalin kıt’alarında hakikî ve mânevî hâkim olacak ve beşeri dünyevî ve uhrevî saadete sevk edecek yalnız ıslâmiyettir ve ıslâmiyete inkılâp etmiş ve hurafattan ve tahrifattan sıyrılacak ısevîlerin hakikî dinidir ki Kur’ân’a tâbi olur, ittifak eder.
Hutbe-i şamiye, s. 38
***
Hürriyetin birinci senesinde ıstanbul’da Câmiü’l-Ezher’in Reis-i Uleması olan şeyh Bahid Hazretleri (r.a.) ıstanbul’da Eski Said’e sordu:
“Mâ tekûlü fî hakkı hâzihi’l-hürriyeti’l-Osmaniyyeti ve’l-medeniyyeti’l-Avrubâiyyeh”
Said cevaben demiş:
“ınne’l-Osmaniyyete hâmiletün bidevletin Avrubâiyyeti fesetelidü yevmen mâ
Ve’l-Avrûbâ hamiletün bi’l-ıslâmiyyeti fesetelidü yevmen mâ”
Yani, “Osmanlı hükûmetindeki hürriyete ne diyorsun ve Avrupa hakkında fikrin nedir?”
O vakit Eski Said demiş: “Osmanlı hükûmeti Avrupa ile hâmiledir; Avrupa gibi bir hükûmeti doğuracak. Avrupa da ıslâmiyete hâmiledir; o da bir ıslâm devleti doğuracak” şeyh Bahid’e söylemiş.
O allâme zat demiş: “Ben de tasdik ediyorum.” Beraberinde gelen hocalara dedi: “Ben bununla münazara edip galebe edemem.”
Birinci tevellüdü gözümüzle gördük. Bir çeyrek asır Avrupa’dan daha dinden uzak...
ıkinci tevellüd de inşaallah yirmi otuz sene sonra çıkacak. Çok emarelerle, hem şarkta, hem garpta Avrupa içinde bir ıslâm devleti çıkacak.
Emirdağ Lahikası, s. 345, (yeni tanzim, s. 671)
Yeni Asya - Lâhika - 15.01.2009
"İnsan vardır fark edilmez süsünden.
Kimi farksızdırkoyun sürüsünden.
Her gördüğün şekle kapılma,
insan anlaşılmaz görüntüsünden...(!)"
