Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

1

28.05.2010, 15:30

Asrı Saadetten "Ahde Vefa"





Hz. Ömer arkadaşlarıyla sohbet ederken, huzura üç genç
girerler. Derler ki 'Ey halife, bu aramızdaki arkadaş
bizim babamızı öldürdü. Ne gerekiyorsa lütfen yerine
getirin.' Bu söz üzerine Hz. Ömer suçlanan gence
dönerek :
...
Söyledikleri doğru mu diye sorar. Suçlanan genç der ki
evet doğru Bu söz üzerine Hz Ömer anlat bakalım nasıl
oldu diye sorar. Bunun üzerine genç anlatmaya başlar,
der ki "Ben bulunduğum kasabada hali vakti yerinde
olan bir insanim ailemle beraber gezmeye çıktık, kader
bizi arkadaşların bulunduğu yere getirdi. Affedersiniz
hayvanlarımın arasında bir güzel atım var ki dönen bir
defa daha bakıyor, hayvana ne yaptıysam bu
arkadaşların bahçesinden meyve koparmasına engel
olamadım,arkadaşların babası içerden hışımla çıktı
atıma bir taş attı, atım oracıkta öldü.

Nefsime bu durum ağır geldi, ben de bir taş attım,
babası öldü. Kaçmak istedim fakat arkadaşlar beni
yakaladı, durum bundan ibaret" der.Bu söz üzerine Hz Ömer "Söyleyecek bir şey yok, bu
suçun cezası idam.Madem suçunu da kabul ettin" der.
Bu sözden sonra delikanlı söz alarak
"Efendim bir özrüm var" diyerek konuşmaya başlar "Ben
memleketinde zengin bir insanım, babam rahmetli
ölmeden bana epey bir altın bıraktı.Gelirken kardeşim
küçük olduğu için saklamak zorunda kaldım. Şimdi siz
bu cezayı infaz ederseniz yetimin hakkını zayi
ettiğiniz için Allah(c.c) indinde sorumlu olursunuz,
bana üç gün izin verirseniz ben emaneti kardeşime
teslim eder gelirim, bu üç gün içinde yerime birini
bulurum" der.

Hz. Ömer dayanamaz der ki "Bu topluluğa yabancı
birisin senin yerine kim kalır ki?!"

Sözün burasında genç adam ortama bir göz atar, der ki
"Bu zat benim yerime kalır." O zat Amr Ibni As' dır.
Hz. Ömer Amr'a dönerek "Ey Amr, delikanlıyı duydun"
der. O yüce sahabî "Evet, ben kefilim" der ve genç
adam serbest bırakılır.

Üçüncü günün sonunda vakit dolmak üzere ama gençten
bir haber yoktur. Medine'nin ileri gelenleri Hz.
Ömer'e çıkarak gencin gelmeyeceği, dolayısıyla Amr
Ibni As'a verilecek idam yerine maktulün diyetini
vermeyi teklif ederler, fakat gençler razı olmaz ve
babamızın kanı yerde kalsın istemiyoruz derler, Hz.
Ömer kendinden beklenen cevabi verir der ki :

"Bu kefil babam olsa fark etmez cezayı infaz ederim."Hz Amr Ibni As ise tam bir teslimiyet içerisinde der
ki "Biz de sözümün arkasındayız." Bu arada
kalabalıkta bir dalgalanma olur ve insanların
arasından genç görünür. Hz. Ömer gence dönerek der ki:
“Evladım gelmeme gibi önemli bir nedenin vardı, neden
geldin?" Genç vakurla başını kaldırır ve:

AHDE VEFASIZLIK ETTİ demeyesiniz diye geldim der.

Hz.Ömer bu defa Amr Ibni As'a der ki:
"Ey Amr, sen bu delikanlıyı tanımıyorsun nasıl oldu
onun yerine kefil oldun". Amr Ibni As vakurla cevap verir, "Bu kadar insanın
içerisinden beni seçti. İNSANLIK ÖLDÜ dedirtmemek
için kabul ettim" der.

Sıra gençlere gelir, derler ki "Biz bu davadan
vazgeçiyoruz." Bu sözün üzerine Hz Ömer "Ne oldu,
biraz evvel babamızın kanı yerde kalmasın diyordunuz
ne oldu da vazgeçiyorsunuz?"der.
Gençlerin cevabı şu olur :
MERHAMETLİ İNSAN KALMADI DEMEYESİNİZ DİYE ...


~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~Yolun ucunun nereye varacağını düşünmek beyhude bir çabadan ibarettir.
Sen sadece atacağın ilk adımı düşünmekle yükümlüsün.
Gerisi zaten kendiliğinden gelir...

( ŞEMS-İ TEBRİZİ )


2

30.05.2010, 19:57

Allah razı olsun, ibretli ve manidar bir kıssa idi...
Allah, yar yar... (Cem Karaca'nın vefatından önce yazıp söylediği son şarkısı)

Bu konuyu değerlendir