Bediüzzaman’la Yaşayan Öyküler 2
Ömer Faruk Paksu
Nesil Yayınları
Bediüzzaman, aramızda yaşamaya devam ediyor. şefkatiyle, tevekkülüyle, sabrıyla,
kulluğuyla ve her haliyle... Bir asra yaklaşan ömründe geriye bıraktığı örnek
ahlâkıyla...
- O, namaz kılmak istediğinde kelepçeler çözülüyor.
- “Hayvanların rızkıdır” diye dağlarda yetişen yaban elmaları koparmıyor.
- Mahkemede savcı onun idamını isterken, o ayak ayak üstüne atmış bir vaziyette,
dağılan tesbih tanelerini diziyor.
- Doğudan sürgün gelen hemşehrilerine kendi oturduğu evi veriyor, kendisi başka
yere taşınıyor.
- Karşılıksız hiçbir şey almıyor, fırından ekmeği bile odun karşılığında alıyor.
- Resmî olarak Pakistan’a davet ediliyor, fakat o “Hizmet yeri Türkiye’dir” diyerek
gitmiyor.
- Kimsenin kusurunu görmüyor, “ınanıyorsa o bizim kardeşimizdir” diyor.
- Yılan bile onun sözünü dinliyor.
- Kırıp yok etmeye karşı olduğu için bozulmuş florasan lambaları kırdırmıyor.
- Buğday tarlalarının arasından geçerken, “Ben bu tarlalardan sahibinden çok istifade
ediyorum” diyor, tefekkür ediyor.
Kısacası o, bizimle yaşamaya devam ediyor. Hem bize gösterdiği örnek yaşayışıyla,
hem de sonsuzluğa ulaştıran eserleriyle...
* * *
Üstad Bediüzzaman’ın örnek hayatından capcanlı kesitler...
Eşsiz ahlâkı ve bunun hayata geçmiş ibret dolu yansımaları...
Yazdığını bizzat yaşarken sunduğu örnek bakış açıları...
Bediüzzaman’la yaşamaya devam eden onlarca öykü...