Muhabbet Fedâileri

bütün türkiye olmasa bile bu sene büyük bir kesim bu muazzam organizasyondan haberdar. tam 102 ülke katılımcı...

uzun zamandır yurt dışında idim. türki cumhuriyetlerede gittim.
eğitim kurumlarının içtimai hayata katkılarını da gördüm Elhamdülillah.

velakin bu forumda bu güncel konunun açılıp takdir edilmemesi beni etkiledi.

dünyanın heryerinde ve değişik coğrafyalarında zor hayat şartları altında eğitmenlik yapan insanların yetiştirdiği meyveleri ile vizyona çıktıkları şu günlerde gelin onlara destek olalım.

bu faaliyetlerin güzelliğini propaganda ve tanıtım maksatlı kullanalım ve herkese duyuralım...

Alıntı sahibi ""talhagenc""

Keşke Türkçe değil de, Osmanlıca olimpiyatları düzenlenseydi. O zaman cidden hizmet adına bir anlamı olurdu. :roll:

Alıntı

Tarih: Cmt Hzr 02, 2007 7:57 pm Mesaj konusu:

--------------------------------------------------------------------------- -----

Ben muhalif olmak için yazmadım. Pegasoszaza kardeşimiz demiş ki

velakin bu forumda bu güncel konunun açılıp takdir edilmemesi beni etkiledi.

Ben de demek istedim ki, Risale-i Nur hizmetine hiç faydası veya zararı olmayan şeylerin bize bir hayrı yok. (Bunlara malayaniyat da diyoruz.) Bugün Türkçe diye bahsettiğimiz, şu anda yazdığımız ve konuştuğumuz dil dünya dili olsa ne, olmasa ne. Kaldı ki, öyle olimpiyatla falan bu iş olmaz. Sen istediğin kadar olimpiyat yap. Var mı televizyon kelimesinin Türkçesi? Veta otobüsün, telefonun, telgrafın, jiletin, makinenin, internetin, forumun, ... vs.?

Haa neymiş; bilgiyi, teknolojiyi, bilimi sen üretmezsen, üretenlerin dillerine mahkum olursun. Bu dünyevi açıdan olanı.

Peki Türkçe'yi tüm dünya bilse benim dinime faydası var mı?? Kuran'ım Arapça, Risale'm Osmanlıca, Hadis , Fıkıh kitaplarının nerdeyse hepsi Osmanlıca eeee. O zaman Türkçe olimpiyatının bana ve dinime faydası ne?
_________________

Alıntı

talhagenc



Kayıt: 04 Ekm 2005
Mesajlar: 939

Tarih: Cmt Hzr 02, 2007 9:09 pm Mesaj konusu:

--------------------------------------------------------------------------- -----

"Türk"çe kelimesinde bile ırk kokusu var. Osmanlıca kelimesinde ümmet var. Osmanlı , Osmanlıca konuşuyordu ve Kuran alfabesini kullanıyordu Latin alfabesini değil. Ve şimdiki Türkçe dediğiniz dile geçtiğimiz zamandan beri Türkiye "Devlet"i ve bu Türkçe dediğiniz dili harf inkılabıyla getiren şahıs ıslam'a hizmet etmemiş aksine zarar vermiştir. Türkçe Olimpiyatları yapılan tüm okullarda o şahsa karşı sevgi ve ilgi de aşılanmaktadır ve bu da benim midemi bulandırmaktadır...

Alıntı

Webmaster
***********



Kayıt: 07 Tem 2003
Mesajlar: 1488

Tarih: Pzr Hzr 03, 2007 1:03 am Mesaj konusu: Re: türkçe olimpiyatları

--------------------------------------------------------------------------- -----

Amaç ve hedef noktasından bakacak olursak, gereksiz yazı ve konu başlıkları açarak forumu alakasız konularla meşgul edip kişilerin bilgi alma hürriyetini kısıtlamamak için böyle bir başlık gündeme gelmemiş diyebiliriz.

Hem forumun içeriğini büyük ölçüde üyelerimiz belirliyor, moderatörlerin ise tasvip etmedikleri bir faaliyetin reklamını yapmalarını beklemiyorsunuz herhalde?

türkçe nedir? bu dili kimler kullanır diye bir soru sorsak umum türk milletleri diyebiliriz.bu milletlerle aramızdaki bağ ırkımızdan ve dilimizden bellidir.bu dil ıslam dinine muhalif bir dil değildir.ve osmanlıda kullanılan dilde türkçedir.yazım bu alfabe ile değildir.tıpkı chp liler gibi herşeye muhalefet etmek gayesi ile tüm ecdadının kullandığı dilden midesi bulunana tek örnek siz olabilirsiniz.tek başına osmanlıca varsa siz varın kullanın ve size göre iğrenç olanı kullanmayın.
ben şahsım adına türklerle gurur duyarım.islam a Allah ın izni ile katkıları olmuş bir ırktır.
velakin kendi türklüğüm ile gurur duyama.çünkü türk olmak benim gayretimle olmamıştır.
ırkçılık fantezinizin öününü kapatmak için ifade ettim.

nurlara vakıf olupta islam için Rıza-i ılahiyi tahsil maksadı ile ılayi Kelimetullah yapma gayretinde dünyanın neredeyse tamamında tüm zor şartlara rağmen görev yapan ve bunun karşılığınıda maddi olarak bu dünyada beklemeyen ve bulundukları tüm ülkelerde verdikleri kaliteli eğitim ile takdir toplayan;
velilerin çocuklarını bu okullarda okutmak için azami gayret gösterdiği bu mekanlarda iman hakikatlerini biyoloji derslerinde bile dersi Yaratana dayandırarak anlatan ve bu hak ve hakikatin inkişafına gayret gösterenleri malayanilik ile suçlayanlar asrı saadet vakitlerinde mekke ve medinede olsalardı ne Halid bin velid i nede ebu Süfyanları ikna etmeye çalışmaz nede onları içlerine alırlardı.
bu insanları malayanilik ile suçlamak gibi talihsiz açıklama;tasvip etmediğimizi neşretmeyiz husumeti HıZMET müessesine ve daha esasen sünnete muhalefettir.
iman hakikatlerini sebepler dairesinde türkçeyi ve eğitimi kullanarak islam veya gayri müslim ülkelerde hangi tip faaliyetler ile azami hızda duyurabilirsiniz?????
lütfen önerin..ve doğruyu yaparak bizi (suçladığınız) yanlıştan kurtarın...
emri bil maaruf adına dünyada yapılan ve hüsnü kabul görmüş bu kadar çaplı başka bir faaliyet varsa haberdar edin bizde dahil olmaya çalışalım.

lütfen silkelenin ve bu hak gayeye köstek olmadan dahil olmaya çalışın.
üstad ın ifadesinde demiyor mu; bu yangın tüm dünyayı ve dahi hanemizi tehdit ediyor.imansızlık neticesi bölükler halinde cesetler cehenneme naklediliyor.
bunu görüp o insanların Kuran ve iman hakikatlerine vakıf olması gayesi ile ne hizmet edebilirz düşüncesi ile hareket etmemiz gerekirken enaniyetimiz ve kibirimizle hepinizin hizmeti kötü benim hizmetim iyi diyen olmak ne kadar hak?
her türlü animasyon belgesel şarkı türkü iyi kötü bir sürü sorunun sorulup cevaplandığı bu forumda bu işleri tasvip etmeyen moderatörler;
siz kimin elçisisiniz?
amacınız hakka hizmet değil mi?
hakka hizmet gayesindekileri neden tasvip etmiyor sunuz?
tevazusundan kendine nurcuyum diyemeyen hocaefendiyi tasvip etmiyorsunuzda(bu kendi ifadeleridir diyerek);
peki o zaman HAşA MıLYON KERE HAşA kendine bir çok ifadesinin başında gafil Said diyen üstadı neden kınamıyorsunuz..bir gafilin peşinden gidiyorsunuz.estağfirullah.
üstadımdan onu kastedmesemde özür diliyorum..

siz kendinizi bu husumet ve kibri enaniyet ve diğer hizmetleri kötülemek gayreti içinde nasıl nurcu olarak görüp telakki ediyor sunuz?
yuh milyon kere yuh...

bu nasıl nurculuk bahsinde size dua ettim. yine dua ediyorum..
Rabbim liyakatiniz nisbetinde sizleri ıslah etsin.Hidayetini nasip etsin.sırat köprüsünün tepesine oturmuş olarak geleni siz layık değilsiniz,nurcu değilsiniz deyip aşağı atmalarınızı affetsin.beni de size karşı muhtemelen bu küstahça yaklaşımlarımdan ötürü ınşallah cezalandırmasın...
AMıN.AMıN.AMıN...

memleketin yarısından fazlası belki bu şahsın hala imanlarının asıl düşmanı olduğunu bilmiyor ve bizlerle sohbetlerinde ilk soruları malum şahsı seviyor musunuz oluyor.

böyle bir ortamda Muhammedi(sav) yöntem onların küfrünü azdırmadan ve ilgilerinide kendi yönünüze çekmek için onlardan biri olduğunuzu hissettirmeniz gerekiyor.

bu mesele tıpkı sakal meselesi gibidir.aramızda sünnete binaen belki herkes sakal bırakmak ister. velekin bu sakal tıpkı şeriat kelimesinin günümüzde kirlenmesi gibi algısı kirlidir.
onların sizi dinlemesi için onlar gibi olmanız veya görünmeniz gerekir.bu takiyye değildir.

yurt dışında görevli eğitmenler genelde görünür namaz kılmıyorlar.namazada vazife diyorlar.velakin öğrencilerin ahlaki gelişimleri sonucunda bu okullarda çocuklarını okutmak isteyen veliler sıradalar.

geçen hafta kazakistanda idim.
hizmeti anlamış ve kendine vazife çıkarmış iki nurlu kazak öğretmen ile tanıştım.ekonomisi hızla gelişen memlekette 3-4 bin dolar maaşı değil memleketlerine hak anlatma gayreti ile 400-500 dolar maaşı tercih etmişler.

kurdukları mütevellide ayda 100,000 dolar veren eski mezun öğrenciler var.
ve türkiyeden hiç yardım almadan yaptıkları3 milyon harcanmış bir yurtları.
netice herkesin çıplak gözü ile görülebilse idi yeryüzünde her fert hizmet eri olurdu.

bunun için gönül gözlerinizi dört açın lütfen.

bir süfyan gitmiş bin süfyan gelmiş.

onlara küfür ederek onlarla husumetleşerek onları izale edemezsiniz.
liyakatlerini kaybetmemiş olanlara Rabbimizin izni ile Hak ve Hakikatleri anlatma gayreti içinde olalım.

tabiki herkes bildiği ve anladığı kadarı ile.

her doğru her yerde söylenmez. bu doğruya henüz memleket insanı hazır değil.
mitingler bunun canlı örneği. cahilleri peşlerine takabiliyorlar.
bize düşen azami gayret.