Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

1

22.05.2005, 19:13

Kartelin işi yalan - Haber nasıl çarpıtılır

Dün bazı gazetelerde yer alan ‘Kadın diye imza atamıyor’ başlıklı ve DHA muhabiri Mümin Çotak imzalı haberin tamamen yanlış ve çarpıtma olduğu ortaya çıktı. Habere konu olan Hattat Saime Öncel, Yeni Asya’nın sorularını cevaplandırdı. Sırf bazı kesimler ‘günah’ saydığı için hat eserlerine kendi ismiyle değil de bir erkek ismi olan ‘Saim’ ismiyle imza attığı ileri sürülen Öncel, “Ben kesinlikle günah olduğu için almıyorlar demedim. Ortada ıslâmî bir mesele yok” diye konuştu.

Milliyet gazetesinin üçüncü sayfasında dün yer alan ‘Kadın diye imza atamıyor’ başlıklı ve DHA muhabiri Mümin Çotak imzalı haberde, tetkiklerimiz neticesinde gerçekten uzak, yanlış ve muhtemelen uydurma ibareler yer aldığı ortaya çıktı. Söz konusu haberin kısa özeti şu şekilde: Bursa’da baba mesleği olan hattatlık işiyle uğraşan Saime Öncel sırf bazı kesimler ‘günah’ saydığı için eserlerine kendi ismiyle değilde bir erkek ismi olan ‘Saim’ ismiyle imza atıyor ve eserleri satılsın diye türban takıyor.

Milliyet’te özetle bu şekilde yer alan haberi tetkik etmek üzere hemen harekete geçtik. ışin aslının böyle olmadığı kısa sürede araştırmamız sonucu ortaya çıktı. Bursa muhabirimiz Hüseyin Hiçdurmaz’ın çabaları sonucunda söz konusu habere konu olan Saime Öncel’e ulaştık. Saime Öncel DHA muhabirinin yaptığı habere çok şaşırdığını ve kesinlikle haberin bu haliyle gerçeği yansıtmadığını ifade etti. Saime Öncel Milliyet’in haberi bu şekilde yayınlamasına çok üzüldüğünü ve aynı haberin Posta ve Hürriyet gazetelerinde de benzer şekillerde yayınlandığını öğrenince daha da şok olduğunu belirtti. Öncel, sanki müşterilerin kendisinin eserlerini bir bayanın çizmesinin günah olduğu gerekçesiyle almadıklarının yansıtıldığı haberle ilgili “Ben kesinlikle günah olduğu için almıyorlar demedim. Ortada ıslâmî bir mesele yok. Yaşadığım münferid olaylar, tamamen toplumumuzun bazı kesimlerinde kronikleşen cinsiyet ayrımı sonucu meydana gelmiş olaylardır” dedi.

Dinî mesele değil cinsiyet ayrımı

Öncel olayın aslını şöyle özetledi: “Babam henüz hayatta iken bize bazı müşteriler geliyordu. Benim eserlerimde hep kusur bulurlardı. ışte “sen kızsın hem gençsin, hattat dediğin yaşlı ve tecrübeli olmalı” şeklinde tepki vererek benim çizdiklerimi almak istemezlerdi. Halbuki benim çizgilerim de babamınkiyle aynıydı. Babam bu duruma üzülüyor ve onlara kızıyordu. Sonra şu teklifi getirdi. (Sen çiz, ben imzamı atayım bakalım ne olacak?) Biz de öyle yaptık. Artık siparişlerin bazılarını ben çizmeme rağmen babamın adıyla Faris şeklinde imza atıyorduk ve daha önce benim çizdiklerimi beğenmeyen bazı müşteriler, yine benim çizdiğim fakat babamın imzasını taşıyan o eserleri görünce; “ışte hat böyle olur” diyerek hemen satın alıyorlardı. Ben de o gün bugündür, babam da vefat ettikten sonra eserlerime Saim diye imza atmaya başladım. Fakat bayan olduğumu gizlemek gibi bir derdim yok herkesin bilmesinde de bir beis görmüyorum. Çünkü bayanların hat çizmesinde bir beis yoktur”

“Ben hep başörtülüydüm”

Haberde kendisini en çok üzen saptırmanın da sırf eserleri satılsın diye başını örttüğü şeklindeki iftira olduğunu belirten Öncel, “Ben ilkokuldan beri başörtülüyüm. Devlet böyle okumama izin vermediği için ben tahsilimi bile yapamadım. Okula bile gitmedim başörtüm için. Hayatımın hiçbir devresinde başım açık bulunmadım ki, sonradan sırf eserlerim satsın diye başımı örtmüş olayım. Milliyet’in bu sorumsuz haberi yüzünden akraba ve dostlarımdan bir çok telefonlar aldım. Onlar da çok şaşırmışlar. Çünkü benim zaten ilkokuldan beri başörtülü olduğumu biliyorlar” dedi.

“Lise mezunu da değilim”

Öncel bu haberde kendisiyle ilgili yanlışlıkların bu kadarla sınırlı kalmadığını ve böylesi kısacık bir haberde bu kadar yanlışlığın nasıl yapıldığına inanamadığını ifade etti. Öncel, “Haberde lise mezunu olduğum söyleniyor halbuki ben başörtüm için ortaokula bile yazılmadım. Babamın yanında kendimi hat sanatına verdim. ılkokul mezunuyum” dedi.

“Korktuğum başıma geldi”

Öncel son olarak haberi yapan muhabiri arayıp, bunun neden böyle olduğunu soracağını, zaten haber yapılırken tedirgin olduğunu “Acaba söylemediklerimi de yazarlar mı?” diye endişe ettiğini ve korktuğunun başına geldiğini söyledi.

Umut Yavuz / BURSA / ıSTANBUL

22.05.2005

Kaynak
Hayat, kurgudan daha acayiptir.

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir