Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

1

11.05.2005, 16:00

Güler misin, ağlar mısın ?...

DıYARBAKIR (ıHA) - Diyarbakır'ın Bismil ılçesi'nde, geçtiğimiz yıl yolcu otobüsünün çarpması sonucu ölen Meki Ayaz'ın (8 yaşında) ailesinin açtığı tazminat davası ile ilgili 2 ayrı bilirkişi raporunda, çocuğun ölümüyle ailenin kar ettiğinin öne sürülmesiyle ilgili tartışmalar sürüyor. Bilirkişilerin 'insan yaşamını hiçe sayar nitelikte raporlar düzenlediğini' iddia eden ailenin avukatı Kenan Ceylan, karar oturumu önümüzdeki günlerde yapılacak davayı Avrupa ınsan Hakları Mahkemesi'ne (AıHM) taşımaya hazırlanıyor.


Diyarbakır'ın Bismil ılçesi'ne bağlı Köseli Köyü mevkiindeki karayolunda Milli Egemenlik ve Çocuk Bayramı'nın kutlandığı 23 Nisan 2003 günü meydana gelen kazada, 73 AH 554 plakalı otobüs, ilköğretim okulu 2. sınıf öğrencisi Meki Ayaz'a çarptı. Ayaz, otobüsün çarpmasıyla hayatını kaybetmişti. Çarpma üzerine aile, otobüsü sigortalayan Ak Sigorta'dan 4.5 milyar lira tazminat istedi. şirket bunu ödemeyi kabul etmeyince, baba Medeni Ayaz, avukatı Kenan Ceylan aracılığıyla 4.5 milyar lira tazminat talebiyle Bismil Asliye Hukuk Mahkemesi'nde dava açtı. Dava sürerken, olayda büyük ölçüde Meki Ayaz kusurlu bulunduğundan, otobüsün şoförleri kısa bir süre cezaevinde kaldıktan sonra serbest bırakıldı. Dava dosyası ise tazminat talebinin incelenmesi için Ankara Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderildi.


Bu aşamadan sonra dosyaya bakmakla görevlendirilen Ankara 25. Asliye Hukuk Mahkemesi, "Maddi Tazminat Esasları ve Hesaplanması" adlı çalışmasıyla Askeri Yüksek ıdare Mahkemesi'nin kararlarına referans olan bayan avukat Sema Güleç Uçakhan'ı, bilirkişi olarak tayin etti. Konusunun uzmanı olan Güleç raporunda, Ayaz ailesinin ölen çocukları Meki'yi büyütmek için 55 milyar 926 milyon 240 bin 197 lira masraf yapacağını, karşılık olarak çocuğun 18 yaşında yetişkin olduktan sonra annesi ve babasına parasal katkısının 13 milyar 234 milyon 447 bin 990 lira olacağını savundu. Raporun gerekçesinde ise, ailenin Meki'nin ölümüyle kara geçtiğinin belirtildiği ileri sürülen şu kelimelerle açıklandı:


"Yörenin ve ailenin sosyal konumu gereğince çocuğun üniversite eğitimi almayıp, 18 yaşından sonra çalışmaya başlayacağı kabul edilecektir. Nüfus kaydına göre Meki 1995 doğumlu olup, olay tarihinde 8 yaşındadır. Kalan ömrü 55 yıl 10 ay 3 gün, muhtemel ömür sonu 2058 yılıdır. 18 yaşını doldurduğunda çalışmaya başlayacağı 20 yaşında, yani 20015 yılında askere gideceği, askerlik dönüşünde 2 yıl evlenmeyeceği, daha sonra evlenerek aileye destek oranının azalacağı..."


ıTıRAZ ÜZERıNE 2. BıLıRKışı RAPORU


Tüm bu gerekçelerle Meki'nin ölümüyle Ayaz ailesinin "42 milyar 691 milyon 792 bin 207 lira masraftan kurtulduğu ve aslında karlı olduğu" ileri sürüldü. Bilirkişi Güleç, böylelikle ailenin tazminat istemeye hakkı olmadığını belirterek, takdiri de mahkemeye bıraktı. Dosya karar verilmesi için Bismil'deki mahkemeye bu rapor ekiyle gönderilince, ailenin avukatı Kenan Ceylan, raporun muhtevasına şiddetle karşı çıkıp, yeni bir rapor tanzim edilmesini istedi. Bunun üzerine dosya yine Ankara'ya gönderildi.


Bu kez Ankara 2. Asliye Hukuk Mahkemesi, bilirkişi olan avukatlardan Nurdane Kara'yı rapor düzenlemesi için tayin etti. Bu rapor da birincisinin kopyası gibi yazıldı. Kaya raporunda, Güleç'inkinden farklı olarak, ölen Meki'nin ailesine maliyetini biraz daha az gösterdi. Kaya'ya göre Meki, büyüyene kadar ailesine 54 milyar 528 milyon 284 bin 230 lira yük olacağını, karşılığında ise 15 milyar 437 milyon 200 bin 397 lira katkı sunacağını belirtti. Bu hesaba göre, ailenin Meki'nin ölümüyle yapmaktan kurtulduğu masraf tutarı ise, 39 milyar 91 milyon 83 bin 833 lira oldu. Bu bilirkişi de tazminat talebine yer olmadığını bildirdi.


Dosyanın verildiği Ankara 25. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin konunun uzmanı olduğu gerekçesiyle avukat Sema Güleç'i bilirkişi atadı. Avukat Güleç hazırladığı raporda, Ayaz ailesinin çocuğunu büyütmek için 55 milyar 926 milyon 240 bin 197 lira masraf yapacağını, buna karşılık çocuğun 18 yaşından sonra annesi ve babasına katkısının 13 milyar 234 milyon 447 bin 990 lira olacağını belirtti. ıki ayrı bilirkişi raporu da aynı yönde görüş bildirdiğinden, mahkeme kararını artık açıklayacak. Karar oturumu önümüzdeki günlerde yapılacak.


ALEYHTE KARAR ÇIKARSA DAVA AıHM'YE TAşINACAK


Ailenin avukatı Kenan Ceylan, bilirkişi raporları ile tartışmalara neden olan davaya ilişkin açıklamasında, bilirkişilerin insan yaşamını hiçe sayar nitelikte raporlar düzenlediğini söyledi. Karar oturumunda davayı kaybetmeleri halinde temyize gideceklerini belirten Ceylan, bilirkişi avukatlarının da Ak Sigorta ile ilişkileri olduğunu iddia etti. Ceylan, aleyhte karar çıkması halinde bilirkişiler hakkında da "görevi suiistimal ettikleri" iddiasıyla suç duyurusunda bulunacaklarını kaydetti.


Davayı AıHM'ye de taşıyacaklarını anlatan Ceylan, "Böyle bir bilirkişi raporu daha önce hiçbir zaman olmadı. Daha birkaç hafta önce karara çıkan dosyalarımızda da bilirkişi raporları var. O davadaki bilirkişiler bizim talebimizin üzerinde tazminat verilmesi gerektiğini belirtmelerine karşın, bu davadaki bilirkişiler isd olduktan sonra annesi ve babasına parasal katkısının 13 milye insan yaşamını hiçe sayıyor. Hukuk tarihinde böyle, üstelik birbirinin kopyası gibi gelen bilirkişi raporu olduğunu sanmıyorum" dedi.


Haklı oldukları davada haksız bir duruma düştüklerini belirten baba Medeni Ayaz, "Çocuğumun ölümünün ardından ailece aylarca acı çektik, hakkımızı aramak için açtığımız dava sonucu bilirkişinin mahkemeye sunduğu raporla şok olduk. Çünkü hazırlanan 2 ayrı raporda da haklı olduğumuz davada, haksız bir duruma düştük. Yine aynı raporda ölen 8 yaşındaki oğlum Meki'nin üniversite okumayacağı belirtiliyor. Oysa bizim ailede Dicle Üniversitesi'nde öğretim görevlisi, doktor, avukat çıktı. şu anda 2 çocuğum da okuyor. Neden ölen Meki üniversitede okumasın? Bu karar bizi şoke etti. Hakkımızı aramak için bütün hukuk yollarına başvuracağız" şeklinde konuştu.


Kazada hayatını kaybeden Meki'nin annesi Hayriye Ayaz ise, gözyaşlarına hakim olamazken, "Çocuğumun ölümünün ardından yüreğim parçalandı. Bilirkişinin hazırlamış olduğu raporda, çocuğumuz öldüğü için karlıyız diye gözüküyoruz. Ben kimseden para istemiyorum çocuğumu versinler yeter" dedi.
Güzellik ne oradadır, ne burada; ne şu zamanda, ne bu zamanda; ne Roma’da, ne Atina’da. Güzellik, hayran olabilen bir ruh neredeyse oradadır. Başka yerde ararsanız, nafile!
-Henry David Thoreau-

2

11.05.2005, 16:04

"Nasılsa çocuk okula gitmeyecek, yemecek, içmeyecek. Karda olduğunuzdan tazminata gerek yok."

Göze inen akıl böyle bakıyor olsa gerek...
Hayat, kurgudan daha acayiptir.

3

11.05.2005, 16:46

ınsanı ve insani değerleri yitirmeye başlıyoruz...

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir