Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

Bîçare S.V.

Profesyonel

  • "Bîçare S.V." bir erkek
  • Konuyu başlatan "Bîçare S.V."

Mesajlar: 712

Konum: İstanbul/ Çamlıca

Meslek: Gazeteci/ Arşiv-Kütüphane

Hobiler: Kitap okuma (Sesli)

  • Özel mesaj gönder

1

09.12.2010, 09:16

Dinin unutturulmasını Said Nursî önledi

Dinin unutturulmasını Said Nursî önledi



Prof. Dr. Nilüfer Göle, Bediüzzaman düşüncesi ve hareketini
“Türkiye'de dinin unutturulması ve unutulması projesine karşı belki de
en önemli bir hatırlatma ve yaşatma projesi” olarak gördüğünü söyledi.
Göle, “Bediüzzaman hareketi sadece bilim ve dinle ilişkisi değil, dinin
yaşamaya devam etmesi açısından bakıldığında da çok önemli bir hizmet”
dedi.

GEÇMİŞİN DEVAMLILIĞINI DA SAĞLADI
Elif dergisinde Suad Alkan'ın sorularını cevaplandıran Göle,
“Cumhuriyette, geçmişten kopma şeklinde yaşanan bir gerçekle karşı
karşıyayız. Bu noktada Bediüzzaman hareketinin geçmişten kopmaya karşı
da çok önemli bir hareket olduğunu düşünüyorum, bir anlamda o geçmişin
devamlılığını da sağlıyor” ifadelerini kullandı.

Bediüzzaman dinin unutturulmasını önledi
Prof. Dr. Nilüfer Göle, Bediüzzaman hareketinin Türkiye’de “dinin
unutturulması projesi”ne karşı “dini yaşatma projesi” olarak karşılık
verdiğini kaydetti.
Çalışmalarını Fransa’da sürdüren Türk Sosyolog Prof. Dr. Nilüfer Göle,
Edebiyat, Kültür ve Sanat Dergisi Elif’ten Suat Alkan’ın yönelttiği “...
Bediüzzaman’ın kimliği, modern bilimin doğuşundan itibaren yeni bir
düşünme şekline dönüşüyor. Diğer dinî yorumcularla Bediüzzamanın
yaklaşımı arasında önemli bir farkın olduğu, Şerif Mardin’in
gözlemlerinden anlaşılıyor. Bediüzzaman ile ilgili yaklaşımınız nasıl?”
sorusuna şöyle vevap verdi: "Doğrusu şu aralar bu söylediğiniz konu
üzerinde yakın takip içinde değilim. Tabiî gelişmelere Avrupa içinden
baktığım için Türkiye’deki belirli mevzuların yakından değerlendirilmesi
hususunda zorlanıyorum. Fakat şunu söyleyebilirim: Bir kere Türkiye’de
dinin unutturulması ve unutulması projesine karşı belki de en önemli bir
hatırlatma ve yaşatma projesi olarak görüyorum doğrusu.” Suat Alkan’ın
“Böyle ortaya çıkış şekliyle de...” diye araya girmesinin ardından Prof.
Dr. Nilüfer Göle, şöyle devam etti: "Evet, o anlamda Bediüzzaman
hareketinin ve düşüncesinin çok önemli bir -siyasî değil- fakat
paradigma diyebileceğimiz farklı bir düşünce sistemine paralel olarak
sürdürdüğünü düşünüyorum. Yani onu sadece siyasî bir hareketle
kısıtlayamayız, bir siyasî harekete indirgeyenleyiz. İnanç sistemini çok
daha farklı bir insan tanımı olarak var ediyor. Bu anlamda çok önemli.
Sadece bilim ve dinle ilişkisi değil, dinin yaşamaya devam etmesi
açısından bakıldığında da çok önemli bir hizmet.”

İSLÂM, TEK TİPLEŞİYOR

Alkan’ın “Laikliğin çözümlenmesinde onun söyleminin bir önemi
olacak mı?” sorusu üzerine ise Prof. Dr. Nilüfer Göle, şunları kaydetti:
“Olması gerekir ki, biz bu basit denklemlerden kurtulalım. Düşünce
alışkanlıklarımıza biraz daha katman eklememiz gerekiyor. Yüzeysellikten
uzak ve biraz daha fazla katmanlı düşünmemiz gerekiyor. Aslında bugün
İslâm da, ulusalcılık gibi katmansızlaşıyor, tek tipleşiyor. İslami
düşünceye de baktığımızda çok seküler ve modern siyasi düşüncenin çok
etkisinde olduğunu gözleyebiliyoruz; onlar da ulusallaşıyor örneğin,
veyahut burjuvalaşıyor. Maddeleşiyor, maddiyatçılaşıyor da diyebiliriz.
Bunlara direnmek çok zor!”

SAİD NURSî, TOPLUMUN GEÇMİŞLE BAĞINI

KURUYOR

“Cumhurİyet biraz düz bir satıhta, bir anlamda çok önemli bir
gerçeği ortaya çıkarıyor. Ama çok önemli bir unutma arzusunun üzerinde
yükseliyor” diyen Prof. Dr. Nilüfer Göle, şu görüşleri dile getirdi:
”Dini, Osmanlıyı, diğer azınlıkları, Hıristiyan azınlıkları, kendi
içindeki Müslümanlıkta da Sünnî Müslümanlar haricindeki toplulukları
neredeyse yok sayıyor. Diğer yandan çoğulculuk anlamında aslında çok
ulusallaştırıldığı için, bir de çok yenilikler yaşanıyor. Onun için
geçmişten kopma şeklinde yaşanan bir gerçekle karşı karşıyayız. Bu
noktada Bediüzzaman hareketinin geçmişten kopmaya karşı da çok önemli
bir hareket olduğunu düşünüyorum, bir anlamda o geçmişin devamlılığını
da sağlıyor. Sanki toprak altında yaşayan ve toprakla birlikte onda
yaşayan bitkilerin köklerini sürekli besleyen bir gıda gibi, insanların
mazilerinden gelen ruh dünyasını ve akıl dünyasını farklı bir biçimde
beslemeye devam ettiğini görüyoruz.”





09.12.2010











"İyyake nâ'büdü ve İyyake nesteîn."
'Ancak Sana kulluk eder, ancak Senden yardım dileriz.'
"İnsanlara teşekkür etmeyen, ALLAH'a da şükretmez.!"
'Bırak bîçare feryâdı, Bîçare S.V.

2

09.12.2010, 11:35

prof dr.NİLÜFER GÖLE hanımefendiyi bu cesaretli ve medeni söyleminden dolayı tebrik ediyorum.çok güzel noktalara değinmiş....
Diğer yandan çoğulculuk anlamında aslında çok
ulusallaştırıldığı tespiti ile
Bediüzzaman hareketinin geçmişten kopmaya karşı da çok önemli
bir hareket olduğunu düşünüyorum, bir anlamda o geçmişin devamlılığını
da sağlıyor. Sanki toprak altında yaşayan ve toprakla birlikte onda
yaşayan bitkilerin köklerini sürekli besleyen bir gıda gibi, insanların
mazilerinden gelen ruh dünyasını ve akıl dünyasını farklı bir biçimde
beslemeye devam ettiğini görüyoruz.” BU TESBİTLER GERÇEKTEN ÜZERİNDE DURULUP,DÜŞÜNÜLMESİ GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNÜYORUM.

3

19.12.2010, 13:10

tesbit bencede çok büyük oranda doğrudur Allah razı olsun amin...
Ama bugünün Müslümanları gibi korkak olsaydı hiç başarılı olamazdı...
HAK KORKARAK VE TIRSARAK ASLA SAVUNULAMAZ..
inşaallah bunları yazdığım için bu site de beni Banlamaz çünkü İslami siteler haddinden fazla Yasakçı ve Baskıcı..

4

19.12.2010, 20:49

sen hiç korkma mevladi ağabey '''çünkü ,bu site ''HAKKIN HATIRI ALİDİR HİÇ BİR HATIRA FEDA EDİLMEZ'

kudsi dusturunu kendine prensip edinmiştir..

saniyen:yaptığımız eleştiriler meşru zeminde oldukça,hakkın ve adaletin

hatırını ali tuttukça hakikati haykırmada çekinme çünkü,''KUVVET HAKTADIR,HAK KUVETTE

DEĞİLDİR''diyor üstad hazretleri......vesselam
.........el baki huve'l baki,,,,,,,,,,

Bu konuyu değerlendir