Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

Bîçare S.V.

Profesyonel

  • "Bîçare S.V." bir erkek
  • Konuyu başlatan "Bîçare S.V."

Mesajlar: 712

Konum: İstanbul/ Çamlıca

Meslek: Gazeteci/ Arşiv-Kütüphane

Hobiler: Kitap okuma (Sesli)

  • Özel mesaj gönder

1

22.06.2010, 09:23

TÜSİAD BAŞKANI: DEVLET HESAP VERMEKLE YÜKÜMLÜ

TÜSİAD
BAŞKANI: DEVLET HESAP VERMEKLE YÜKÜMLÜ




TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner: “Devlet, vatandaşının ve askerinin yaşama
hakkını korumakla sorumlu, bu sorumluluğunu yerine getiremiyorsa bunun
hesabını vermekle yükümlüdür. Toplumun görevi acıları paylaşmak,
devletin sorumluluğu ise acıları paylaşmanın ötesinde, bu acıların
oluşmasını önlemek için gerekli tedbirleri almaktır.”

TBMM BAŞKANI: MECLİSİN GÖREVİ

DENETLEMEKTİR

Mezargediği saldırısı sonrasında Genelkurmay'ı tatminkâr bir
açıklama yapmaya çağıran Meclis Başkanı Şahin: “TBMM Başkanı olarak
milletimizin hissiyatını dile getirmek benim görevimdir. Çünkü TBMM
yasama organı olduğu kadar bir denetim organıdır. Tabiî ki eksikler
olursa söyleyeceğiz. Milletimizin beklentilerini dile getireceğiz.”

Boyner: Devlet hesabını versin

TÜRK Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Ümit
Boyner, Devlet, vatandaşının yaşama hakkını korumak için gerekli tedbiri
almakla sorumludur. Bu sorumluluğunu yerine getiremiyorsa, bunun
hesabını vermekle de yükümlüdür’’ dedi.

Boyner, TÜSİAD ve Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu
(TÜRKONFED) tarafından Trabzon’da bir otelde düzenlenen ‘’Bölgesel
Kalkınma ve İş Dünyasının Rolü’’ konulu toplantının açılışında yaptığı
konuşmada, artık bugün sözün bitmekte olduğu, herkesin sabrının son
noktaya vardığı bir durumda olunduğunu vurguladı. Boyer, şunları
söyledi: ‘’Silkinip, terörü normalleştiren, ‘zaten 30 yıldır var’
diyerek toplumu, terörü ve terörün iniş çıkışlarını bir korku filmi gibi
ürpertiyle, ancak kanıksatarak seyrettiren anlayışa hepimizin ‘dur’
demesi gerekiyor. Terörle mücadele bütün heceleriyle Türkiye’yi yatay
kesen bir konudur, hepimizin konusudur. Hep birlikte üzerimize düşen
sorumlukları almak durumundayız. Ancak kuşkusuzdur ki devlet,
yöneticileriyle kurumlarıyla ve oluşturduğu altyapısıyla bu mücadelenin
öncelikli sorumlusudur. Gelişmiş ülke olmanın en önemli ölçütlerinden
biri vatandaşının yaşama hakkına verdiği değerdir. Devlet, vatandaşının
yaşama hakkını korumak için gerekli tedbiri almakla sorumludur. Bu
sorumluluğunu yerine getiremiyorsa, bunun hesabını vermekle de
yükümlüdür.’’

DEVLETİN SORUMLULUĞU ACILARIN

OLUŞMASINI ÖNLEMEK

HAYATINI kaybeden vatandaşların, gencecik askerlerin yakınlarının
acısını paylaşmakla sorumlu olan yapının ‘’toplum’’ olduğunu dile
getiren Boyner, şöyle devam etti: ‘’Devletin sorumluluğu ise sadece
acıları paylaşmanın ötesinde, bu acıların oluşmasını önlemek için
gerekli tedbirleri almak, gerekli adımları atmaktır. Bugün tek yapılacak
iş iktidar partisiyle muhalefet partileriyle kurumlarıyla tek bir
söylemden oluşan partiler üstü bir anlayışla geri dönüşü olmayan bir yol
haritasının süratle kamuoyu ile paylaşılması ve hemen uygulamaya
konulmasıdır. Bunun dışındaki hiçbir söylemi değerlendirmenin artık
hiçbir önemi kalmamıştır. Bu girişimi geciktirmenin faturası çok ağırdır
ve herkesin kaybedeceği bir sürece ülkenin sürüklenmesidir. Türkiye’nin
gelişmesine ve iyileşmesine sürekli zarar veren, bugün başka mecralara
da taşınan terörle etkin mücadele gereği açıktır.’’

‘’TERÖRÜN GÜNDEM DIŞI OLDUĞU BİR

ÜLKEDE YAŞAMAK İSTİYORUZ’’

ÜMİT Boyner, bugün şiddetten beslenen, şiddetten güç bulan her
kim varsa onlarla mücadele etmenin şart olduğunu vurgulayarak, şunlardı
söyledi: ‘’Bugün huzur ve barış içinde, demokratik bir refah toplumu
olmamızın önünde kimler duruyorsa onlarla mücadele etmek şarttır.
Türkiye’de yaşayan, bu ülke için üreten, yatırım yapan, istihdam
yaratan, daha müreffeh ve yüksek standartlı bir demokrasi arayışı olan
biz iş dünyası temsilcileri, tüm vatandaşlarımız gibi gündeminin birinci
maddesi terör olan bir ülkede değil, terörün gündem dışı olduğu bir
ülkede yaşamak istiyoruz ve huzur arıyoruz. İş dünyası olarak yukarıda
yalın olarak talep ettiğimiz girişime her türlü katkıyı geçmişte olduğu
gibi bugün de vermeye hazır olduğumuzu, ancak sürecin çok yakın
takipçisi olacağımızı da belirtmek isterim.’’

Şahin: Denetim, Meclis’in görevi

TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin, ‘’Türkiye Büyük Millet Meclisi
yasama organı olduğu kadar denetim organıdır ve kuvvetler ayrılığı
ilkesi gereği yürütmenin dışında başka bir organdır. Tabi ki, denetim
görevimizi de yapacağız, eksikler olursa bunu da söyleyeceğiz.
Milletimizin beklentilerini dile getireceğiz. Bundan kimse alınmasın,
darılmasın’’ dedi. Şahin, Karaman Valiliği’ni ziyaretinin ardından
çıkışta basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı. Bir gazetecinin
‘’Türkiye büyük bir acı yaşıyor, neler söylemek istersiniz?’’ sorusuna
karşılık, Türkiye’nin bu acıyı 30 yıldır yaşadığını söyledi. Bir
gazetecinin ‘’Genelkurmay’dan detaylı bir açıklama istemiştiniz, hâlâ
bir açıklama gelmedi’’ sözleri üzerine Mehmet Ali Şahin, şöyle konuştu:
‘’Bugün Genelkurmay başkanımızın bir basın toplantısı vardı. Bu bir
açıklamadır. Bakın ben biraz önce ifade ettim, Türkiye Büyük Millet
Meclisi Başkanı olarak, milletimizin hissiyatını dile getirmek benim
görevimdir. Çünkü Türkiye Büyük Millet Meclisi yasama organı olduğu
kadar denetim organıdır ve kuvvetler ayrılığı ilkesi gereği yürütmenin
dışında başka bir organdır. Tabi ki, denetim görevimizi de yapacağız,
eksikler olursa bunu da söyleyeceğiz. Milletimizin beklentilerini dile
getireceğiz. Bundan kimse alınmasın, darılmasın, biz sadece bir an önce
netice alınmasını arzu ediyoruz ve terörle mücadele eden kahraman
evlatlarımızı teşvik ediyoruz, onların biran önce netice alması
konusunda gayretlendirmek istiyoruz. Kimse benim açıklamalarımı farklı
yerlere lütfen çekmesin.’’





22.06.2010











"İyyake nâ'büdü ve İyyake nesteîn."
'Ancak Sana kulluk eder, ancak Senden yardım dileriz.'
"İnsanlara teşekkür etmeyen, ALLAH'a da şükretmez.!"
'Bırak bîçare feryâdı, Bîçare S.V.

2

22.06.2010, 12:23

Bence PKK, ABD ve İsrail'e hesap sorun. Hükümet şehit etmedi askerlerimizi!
Allah, yar yar... (Cem Karaca'nın vefatından önce yazıp söylediği son şarkısı)

Hasan_Sinan

Moderatör

  • "Hasan_Sinan" bir erkek

Mesajlar: 2,136

Konum: Almanya

Meslek: Uzman Pazarlamaci

Hobiler: Okumak Okumak Okumak

  • Özel mesaj gönder

3

22.06.2010, 14:51

Millet kimden hesap soracak? Eline silah alip dagami cikacak? Elbette devletten hesap soracak!

Gecen sene bir kumandanin askerine pim cektirme hadisesini hatirlattiririm. Ergenekon davasini hatirlattiririm. 28 Subat ve diger ihtilallerin sürecleri bitmedi hatirlattiririm. Bizi idare edenler kendilerini idare edemiyorlar onun icin hesap sormak manasiz olabilir ama biz görevimizi yapmamiz lazim.. Dogruya dogru yalnisa yalnis dememiz lazim.
Kur’an’a hücum edilecek; î’câzı, onun çelik bir zırhı olacak.Ve şu î’câzın bir nevini şu zamanda

izhârına, haddimin fevkinde olarak, benim gibi bir adam namzet olacak.Ve namzet olduğumu anladım.

4

22.06.2010, 16:58

Millet değil mi ABD'nin İsrail'in mallarını kullanmaya devam eden? Geçenlerde Filistinliler için gösteri vardı, baktım katılanların içtiği sigaralar hep ABD malı. Bu mudur hesap sormak?

Yani demek istediğim şey şu. Millet olarak oy verdiğimiz partinin programını bile açıp okumayız. Milletvekili adaylarımızı tanımayız. Esen rüzgara göre veya birilerine göre oy veririz. Sonra hükümetlerimizi icraatlerinde desteklemeyiz. Sonra vurun abalıya deriz. Şunu iyice kafamıza sokmalıyız ki;

BİZİ KURTARACAK OLAN BİZİZ! BİZE SAHİP ÇIKACAK OLAN DA BİZİZ! DEVLET DEĞİL! DEVLET , MİLLETE DEĞİL MİLLET DEVLETE SAHİP ÇIKMALIDIR. EĞER MİLLET, DEVLETİNE SAHİP ÇIKMAZSA O DEVLETE BAŞKALARI SAHİP ÇIKAR VE MİLLETİ DE HİÇ UMURSAMAZ!
Allah, yar yar... (Cem Karaca'nın vefatından önce yazıp söylediği son şarkısı)

Hasan_Sinan

Moderatör

  • "Hasan_Sinan" bir erkek

Mesajlar: 2,136

Konum: Almanya

Meslek: Uzman Pazarlamaci

Hobiler: Okumak Okumak Okumak

  • Özel mesaj gönder

5

22.06.2010, 23:41

Bu konuda haklisin agabey ama usül ve metod nasil olmali.. Sahip cikalim ama nasil.. Milliyetciler yoksa halkcilar gibimi
Kur’an’a hücum edilecek; î’câzı, onun çelik bir zırhı olacak.Ve şu î’câzın bir nevini şu zamanda

izhârına, haddimin fevkinde olarak, benim gibi bir adam namzet olacak.Ve namzet olduğumu anladım.

6

22.06.2010, 23:47

Üstadımızın sahip çıktığı gibi. CHP Genel Sekreterine bile millet namına mektuplar yazmış Üstadımız. Sonra askere sahip çıkmış. Her tür sosyal snıftan insanlara kardeşane yaklaşarak şefkatle yol göstermiş. Hatırlayalım Şeyh Edebali'nin nasihatini;

EY OĞUL! İNSANI YAŞAT Kİ, DEVLET DE YAŞASIN!!!

İşte böyle olması gerek sanırım...
Allah, yar yar... (Cem Karaca'nın vefatından önce yazıp söylediği son şarkısı)

Hasan_Sinan

Moderatör

  • "Hasan_Sinan" bir erkek

Mesajlar: 2,136

Konum: Almanya

Meslek: Uzman Pazarlamaci

Hobiler: Okumak Okumak Okumak

  • Özel mesaj gönder

7

22.06.2010, 23:59

Bir Fare hikayesi var tam hatirlayamiyorum. Fareler kedinin zulmünden bikmis care aramislar. Ineklere takilan can sesi cikaran aleti takalin fareye ki bilelim nezaman geldigini. Herkes begenmis bu fikri. Ama gel görki onu boynuna kim takacak sorusu akla gelince kimse birsey diyememis cünki kimse kendini feda edememis.

Su an hickimse kendini feda edemiyor. Yeni Asya haric. Biz gazetemize sahip cikalim ve dogru bir sekilde islemesi icin calisalim.
Kur’an’a hücum edilecek; î’câzı, onun çelik bir zırhı olacak.Ve şu î’câzın bir nevini şu zamanda

izhârına, haddimin fevkinde olarak, benim gibi bir adam namzet olacak.Ve namzet olduğumu anladım.

8

23.06.2010, 00:04

Gazetemize misyon olarak sahip çıkmak benim vefa borcum. Ama maddi konudaki inancım şudur ki; yöneticilerin aldığı tutarsız kararların faturasını yöneticiler kendi cebinden ödemelidir. Bizim Radyo yüzünden uğranan maddi zararı neden cemaat ödesin ki? Hala aynı yöneticiler iş başında ve yanlış aldıkları kararların faturasını falan ödedikleri yok.
Allah, yar yar... (Cem Karaca'nın vefatından önce yazıp söylediği son şarkısı)

9

23.06.2010, 00:13

Gazetemize misyon olarak sahip çıkmak benim vefa borcum. Ama maddi konudaki inancım şudur ki; yöneticilerin aldığı tutarsız kararların faturasını yöneticiler kendi cebinden ödemelidir. Bizim Radyo yüzünden uğranan maddi zararı neden cemaat ödesin ki? Hala aynı yöneticiler iş başında ve yanlış aldıkları kararların faturasını falan ödedikleri yok.

Hâlâ nerde ne konuşulacağı bilinmiyor yazık..cemaat ne demek anlaşılmıyor bir türlü..dışardan biri bile böyle meydana yazılan bu yazılar kadar zarar veremez bir bünyeye..burayı takip edenlerin farkında olunmadığını zannetmiyorum..o zaman niye neden hep her mevzunun iç meseleleri böyle meydandan deniyor? kasıd ne? bu kadar saflık olabileceğini düşünmek bile istemiyorum..! kaç gündür bu forumda yazılan siyasi meselelerin hangi sitelerde laf edilip sayenizde koz olarak kullanıldığını bilmiyorsunuz ama tahmin edebilecek kadar internet tecrübeniz de var..peki o zaman niye, neden bu tedbirsizlik?? bu soruların cevabı bu dünyada zarar getirmese bile insana mahşerde faturası çok ağır olur..çok derd eden zaten telefon açar şikayet edilen kişileri ve durumları mesul olan yerlere der, hem ne malum sizin malumatınzı doğru?? davulun sesi dışardan hep güm güm size..! çok şey var denecek ama önce şu şahs-ı manevi mesuliyeti öğrenilmeli, yoksa daha kaç sene hep aynı şeyleri demek zorunda kalır birileri..yazık çok yazık hem de..

10

23.06.2010, 02:39

Hakkını helal etme faziletinden yoksun insanlardan eyleme beni, benim ey yüce Rabbim! (amin)

Alimler gerektiği gibi konuşsaydı, benim gibi cahiller yüz bulup konuşamazdı.
Allah, yar yar... (Cem Karaca'nın vefatından önce yazıp söylediği son şarkısı)

Bu mesaj 1 defa düzenlendi, son düzenlemeyi yapan "cihankoc" (23.06.2010, 02:55)


Bu konuyu değerlendir