Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

Bîçare S.V.

Profesyonel

  • "Bîçare S.V." bir erkek
  • Konuyu başlatan "Bîçare S.V."

Mesajlar: 712

Konum: İstanbul/ Çamlıca

Meslek: Gazeteci/ Arşiv-Kütüphane

Hobiler: Kitap okuma (Sesli)

  • Özel mesaj gönder

1

18.06.2010, 16:19

HİÇBİR ÇOCUK, ÖZGÜRLÜĞÜNDEN ALIKONULAMAZ

HİÇBİR ÇOCUK, ÖZGÜRLÜĞÜNDEN ALIKONULAMAZ



Uluslararası Af Örgütü, Türkiye'yi terörle mücadele kapsamında
tutuklanan ve yaşları 12'ye kadar düşen çocukların "kusurlu dâvâlarını"
sona erdirmeye çağırdı. Örgütün yayınladığı raporda çocukların
tutuklanmaları, hapsedilmeleri ve yargılanmaları konusundaki ihlâllere
dikkat çekilerek, "Hiçbir çocuk hukuksuzca ve keyfî olarak özgürlüğünden
mahrum bırakılamaz” denildi.

HER AŞAMADA CİDDî HAK İHLÂLLERİ VAR

Raporda çocukların, dövülüp tekmelenerek gözaltına alındıkları,
bir kez suçlandıktan sonra mahkemeye kadar aylarca gözaltında
kaldıkları, bu süre içinde yetişkinlerle aynı ortamda tutuldukları,
yargılamaların çoğu zaman yetersiz delil veya çocuklara baskı
uygulanarak alınmış ifadelerle yapıldığı ve bazı dâvâların yıllarca
hapis cezasıyla son bulduğu belirtiliyor.

Çocukları teröre itmeyin

ULUSLARARASI Af Örgütü, Türkiye’yi terörle mücadele kapsamında
tutuklanan ve yaşları 12’ye kadar düşen çocukların “kusurlu davalarını”
sona erdirmeye çağırdı. Örgüt tarafından dün “Türkiye: Bütün çocuklar
hak sahipleridirler: Terörle mücadele yasası altında çocukların haksız
yere yargılanmalarını durdurun” başlığıyla yayınlanan raporda çocukların
tutuklanmaları, hapsedilmeleri ve yargılanmaları konusundaki ihlâllere
de dikkat çekildi.

Raporla ilgili açıklamanın başında “Hiçbir çocuk hukuksuzca veya
keyfi olarak özgürlüğünden mahrum bırakılamaz. Çocukların tutuklanması,
alıkoyulması ve hapsedilmesi yasalara uygun bir şekilde olmalıdır ve
sadece en kısa uygun zaman dilimi için son çare olarak başvurulmalıdır”
şeklindeki, Çocuk Hakları Konvansiyonu’nun 37(a) numaralı maddesine
dikkat çekiliyor. Açıklamada Türkiye’de yaşları 12’ye kadar düşen
binlerce çocuğun, terörle mücadele yasası altında yargılandığı
belirtiliyor. Bu çocukların da Türk hükümeti tarafından teröre destek
olarak görülen gösterilere katıldıkları vurgulanıyor. Raporda ise
çocuklardan birinci elden alınan ifadelere göre çocukların, gözaltına
alınırken veya tutukluluk halinde kötü muameleye maruz kaldıkları
savunuluyor. Aşırı güç kullanımı ve diğer kötü muamelelere rağmen ise
hiçbir polisin yargı karşısına çıkmadığı ve birçok vakada da yasal
yargılamalarda gözaltı prosedürlerinin uygulanmadığı öne sürülüyor.
Raporda ifadelerini yer verilen örgütün Türkiye uzmanı Andrew Gardner,
gösterilere katılan çocukların çocuk polisi yerine terörle mücadele
polisleri tarafından gözaltına alındığını dile getiriyor. Gardner,
çocukların ayrıca avukatları olmadığı halde sorgulandığını ve buradaki
ifadelerinin daha sonra yargılanırken çocuklar aleyhine delil olarak
kullanıldığını savunuyor. Raporda ayrıca Diyarbakır’da tutuklanmış bir
çocuğun şu ifadelerine yer veriliyor: “Bir polis beni kolumdan yakaladı
ve copla dövdü. Kaçmaya çalıştım ama başka bir polis daha beni yakaladı
ve o da dövdü. Bundan sonra 4 ya da 5 görevli daha beni coplarla dövdü,
yumrukladı ve tekmeledi.”

Raporda çocukların, bir kez suçlandıktan sonra mahkemeye kadar
aylarca gözaltında kaldıkları, bu süre içerisinde de yetişkinlerle aynı
ortamda tutuldukları savunuluyor. Yargıların ise çoğu zaman yetersiz
delil veya çocuklara baskı uygulayarak alınmış açıklamalarla yapıldığı
öne sürülen raporda çocukların yine yetişkinlerle aynı mahkemelerde
yargılandıkları ve bazı davaların, yıllarca hapis cezasıyla son bulduğu
ileri sürülüyor. Uluslararası Af Örgütü, çocukların yargılandığı terörle
mücadele yasasının ise “belirsiz, ifade tarzı açısından sınırsız, savcı
ve yargıçların uygulamaları açısından ise haksız olduğunu” savunuyor.
Andrew Garder, rapordaki ifadesinde “Türk otoriteleri, uluslararası ve
yerel kanunlara göre tutuklanmaları, gözaltına alınmaları ve
yargılanmaları sırasında çocukların haklarını korumakla yükümlüdürler.
Ancak bu haklar, sistematik olarak ihlal edilmektedir. Tutuklamalar ve
yargılamalar devam ediyor.” diye konuşuyor. Türkiye’nin terörle mücadele
yasasını uluslararası standartlarla aynı çizgide olacak şekilde
değiştirmesi gerektiğini savunan Gardner, ayrıca çocukların haklarının
ihlal edilmemesini sağlamak için bir dizi tedbir alınması gerektiğine
değiniyor.

Taş atmaya giden süreci yok etmeliyiz

DİYARBAKIR Valisi Mustafa Toprak, kentin ‘’taş atan çocuk
imajının ortadan kaldırılması’’ gerektiğini belirterek, ‘’Taş
attırmayacağız. Çocuğu oraya götüren süreci yok etmemiz lâzım’’ dedi.
Anadolu Ajansı Diyarbakır Bölge Müdürü Eyyüp Kaçar’ın ziyaretinde
konuşan Vali Toprak, şunları söyledi: ‘’Taş atan çocuk imajını
kaldırmalıyız. Taş attırmayacağız. Attıktan sonra sorun büyüyor. Çocuğu
oraya götüren süreci yok etmemiz lâzım. Çocukların olması gereken yer
okuldur. Çocuklar sosyal aktivitelerin içinde olmalı, güzellikleri
görmeli. Taş atan olmamalı. Bu nesli kurtarabileceksek çocuklardan
başlamalıyız. Her şeyin başı sevgi. Çocuklarımıza sevgiyi verdiğimizde
başarılı oluruz. Onlara iyi bakmalıyız. Aile ortamında sevgisiz kalan
çocuk dışarıda bunu gösteremez. Aile sıcaklığını yeşertmeliyiz. Mendil
satan, cam silen çocukları toplamak sorunun çözümüne katkı sağlamıyor.
Her şeyin başı ailedir. Ailenin sahip çıkmadığı çocuğun kontrol edilmesi
çok zor. Onun için ailenin bilinçlenmesi lâzım. İnsanların ayakta
kalmasını sağlamalıyız. Her ailede 1 çalışanın olması lâzım. Ekonomi çok
önemli.’’




"İyyake nâ'büdü ve İyyake nesteîn."
'Ancak Sana kulluk eder, ancak Senden yardım dileriz.'
"İnsanlara teşekkür etmeyen, ALLAH'a da şükretmez.!"
'Bırak bîçare feryâdı, Bîçare S.V.

Bu konuyu değerlendir