Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

Bîçare S.V.

Profesyonel

  • "Bîçare S.V." bir erkek
  • Konuyu başlatan "Bîçare S.V."

Mesajlar: 712

Konum: İstanbul/ Çamlıca

Meslek: Gazeteci/ Arşiv-Kütüphane

Hobiler: Kitap okuma (Sesli)

  • Özel mesaj gönder

1

18.01.2010, 08:25

Âcil gündem sivil anayasa olmalı

Âcil gündem sivil anayasa olmalı




Diyarbakır Barosunun düzenlediği ''Barolar açılımı tartışıyor''
toplantısının sonuç bildirgesinde, “Yeni ve demokratik anayasa, hem
toplumun, hem de tüm devlet kurumlarının öncelikli ve âcil gündemi
olmalı” denildi.

SORUNLAR SİVİL ANAYASA İLE ÇÖZÜLÜR

Bildirgede, ülkenin temel sorunlarının çözümünün sivil
inisiyatifle, katılımcı yeni bir anayasanın hazırlanması ve yürürlüğe
konulmasıyla mümkün olacağı görüşü dile getirildi.

Anayasa âcil gündem olmalı

DİyarbakIr Barosu Başkanı Mehmet Emin Aktar, “Tüm yurttaşlar
yönünden eşitliği esas alan, farklı kültürlere saygı gösteren ve onları
koruyan, hukukun üstünlüğünü bütün kurumlarıyla birlikte demokratik bir
işleyiş içerisinde düzenleyen bir anayasa, hem toplumumuzun hem de tüm
devlet kurumlarının öncelikli ve acil gündemi olmalıdır” dedi.

Diyarbakır Barosu tarafından düzenlenen ve iki gün süren
‘’Barolar Açılımı Tartışıyor’’ konulu toplantının sonuç bildirgesi,
Hasanpaşa Hanı’nda yapılan basın toplantısıyla açıklandı. 42 ilin baro
başkanlarının katıldığı toplantının sonuç bildirgesini Diyarbakır
Barosu Başkanı Mehmet Emin Aktar okudu. Aktar, demokratik açılımın
bütün ülkeyi kapsayacak, eksiksiz demokrasi ve gerçek hukuk devleti
temelinde ele alınması gerektiğini vurguladı. Demokrasi, hukukun
üstünlüğü ve insan haklarına ilişkin sorunlarını henüz çözememiş
Türkiye’de Kürt meselesinin de bu sorunlarla bağlantılı olarak
Türkiye’nin temel sorunlarının başında yer aldığının bir gerçek
olduğunu ifade eden Aktar, ‘’Diğer sorunlarla birlikte Kürt meselesi de
Türkiye’nin demokrasi içerisinde, şiddet dışlanarak, özgürlük, eşitlik
ve adalet temelinde, birlikte ve barış içerisinde çözümlenebilecek
ortak bir meseledir’’ dedi.

Bölgede son çeyrek yüzyılda yaşanan çatışmanın binlerce insanın
ölümünün yanı sıra ağır insan hakları ihlâllerine, çok büyük ekonomik
kaynakların heba edilmesine ve toplumun her kesiminde giderek çok
tehlikeli bir ayrışma duygusuna yol açtığını savunan Aktar, şöyle dedi:

‘’Türkiye, sağduyu ve uzlaşı paydasında, bütünleştirici bir
barış diliyle, bu sorunların üstesinden gelebilecek irade, birikim,
inanç ve dinamiğe sahiptir. Ülkemizin temel sorunlarının çözümü sivil
inisiyatifle, katılımcı yeni bir anayasanın hazırlanması ve yürürlüğe
konulmasıyla mümkündür. Bütün yurttaşlar yönünden eşitliği esas alan,
farklı kültürlere saygı gösteren ve onları koruyan, hukukun üstünlüğünü
bütün kurumlarıyla birlikte demokratik bir işleyiş içerisinde
düzenleyen bir anayasa, hem toplumumuzun hem de bütün devlet
kurumlarının öncelikli ve acil gündemi olmalıdır. Şiddeti reddeden,
yöntem olarak benimsemeyen bütün siyasal oluşumların örgütlenmesinin ve
siyasî parti olarak faaliyet göstermesinin önündeki anayasal ve yasal
engeller ivedilikle kaldırılmalıdır.

İfade özgürlüğü tam olarak sağlanmalı, temsilde adaleti esas
alan demokratik bir seçim ve siyasî partiler yasası hazırlanmalıdır.
Meşrû siyaset yapanların sistem dışına itilmelerinin, şiddeti yöntem
olarak kullananları güçlendireceği göz ardı edilmemeli, kamuoyunu
inciten, ayrışmayı derinleştiren uygulamalardan vazgeçilmelidir.
Demokratik açılım sürecinin siyasî olmasının yanı sıra, sosyal ve
ekonomik boyutlarının da olduğu göz önüne alınarak ülkenin ve bölgenin
ekonomik sorunlarının çözümlenmesi için gerekli önlemler acil olarak
alınmalıdır.’’

‘’ÇÖZÜM YOLUNDA ORTAK ZEMİNDE BULUŞMA ÇABAMIZ DEVAM EDECEKTİR’’

Türkiye’de silâhlı çatışma riskini ortadan kaldıracak
tedbirlerin alınması gerektiğini vurgulayan Aktar, sözlerine şöyle
devam etti: ‘’Silâhsızlanma koşullarının yaratılması bağlamında
öncelikle silahlı örgüt üyeleri Türkiye sınırları dışına çekilmeli ve
operasyonlar durdurulmalıdır. Bu suretle oluşacak barış ortamında
sorunların çözümünün sağduyu ve demokrasi içerisinde sağlanabileceğine
inanıyoruz. Demokratik açılımın Diyarbakır’da tartışılmasının,
görüşlerin ortaklaştırılması çabasının barış ve uzlaşı bakımından
öneminin bilinci ile Türkiye baroları olarak toplumumuzun temel
meselelerini Türkiye’nin farklı illerinde tartışmaya, çözüm yolunda
ortak zeminde buluşma çabamız devam edecektir.’’

‘’Yargının siyasallaşması Türkiye’de adalete olan inancı ve
güveni zayıflatmaktadır’’ diyen Aktar, yargı bağımsızlığına saygı
gösterilmesi ve yargının bağımsızlığıyla bağdaşmayan uygulama ve
düzenleme arayışlarından vazgeçilmesi gerektiğini söyledi. Aktar,
Türkiye’deki diğer meslek örgütleri ve sivil toplum kuruluşlarının da
bu çabalarına katkı ve destek vermelerini beklediklerini sözlerine
ekledi.




http://www.yeniasya.com.tr/2010/01/18/guncel/h1.htm
"İyyake nâ'büdü ve İyyake nesteîn."
'Ancak Sana kulluk eder, ancak Senden yardım dileriz.'
"İnsanlara teşekkür etmeyen, ALLAH'a da şükretmez.!"
'Bırak bîçare feryâdı, Bîçare S.V.

Bu konuyu değerlendir