Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

Hasan_Sinan

Moderatör

  • "Hasan_Sinan" bir erkek
  • Konuyu başlatan "Hasan_Sinan"

Mesajlar: 2,136

Konum: Almanya

Meslek: Uzman Pazarlamaci

Hobiler: Okumak Okumak Okumak

  • Özel mesaj gönder

1

03.11.2009, 11:00

Geleceğin otomobilinde silecek yok

Sanayi Bakanı Nihat Ergün geleceğin otomobilini anlattı. Türk mühendislerinin ARGE çalışmaları ile geliştirilen cam üretiminde gelinen noktayı anlatan Bakan Ergün, silecek üreticilerini üzecek açıklama yaptı.
Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün, Ekonomi Gazetecileri Derneği'nin sohbet toplantısında Türkiye'nin çok farklı bir noktaya doğru gittiğini söyledi. Ergün'ün anlattıkları özetle şöyle:

"Türkiye’yi 2023 yılında dünyanın ilk 10 büyük ekonomisi arasına girme hedefindeyiz. Bunun iç politikada da bazı yansımaları olacak.

AB ile ilişkiler bizim için çok önemli. AB standartlarında bir demokrasi. Komşularla sıfır problem politikası olmalı. Bunun olumlu adımlarını da görüyoruz. Tarihi sorunları geleceğimizi ipotek altında bırakacak bir mahiyette bırakamayız. Bunun için atılan adımlar çok önemli.

Birkaç gün önce Rodos fuarında idik. 60-70 işadamımız bu fuarda idik. Yunanlılar, “Biz Türkiye’nin Yunanistan’a açık olduğu kadar biz Türkiye’ye açık değiliz” diyorlar.

Yunanistan’da birkaç tane Türkiye aleyhtarlığı üzerinde politika üzerine oturtmuş gazete var. Bizde öyle bir yayın açısı içinde değiliz. Buna rağmen biz aktif bir diploması izliyoruz. Bizde bir banka Yunan bankası tarafından satın alındı. Ama bir tepki olmadı. Yunanlılar biz bu kadar tepkisiz olamazdık dediler

Atatürk’ün Yurtta sulh cihanda sulh lafını kullanıyoruz ama uygulamaya gelince ayak sürüyoruz.

2000’li yılların başında sanayimizi sınıflandırmalıyız. Yüzde 5 yüksek teknolojik ürünlerimiz vardı. Bu rakam 2008’de yine yüzde 5’lerde. Orta teknoloji ise yüzde 30’lardan yüzde 60’lara çıktı. AB’de ise yüksek teknoloji ihracatı yüzde 20’lerde.

Bizim de ileri teknoloji üretimini ele almamız ve bunu yüzde 20’lere taşımamız gerek.

Türkiye’yi yüksek teknolojide Avrupa’nın sanayi merkezi haline getireceğiz.

50’den fazla arge çalışanı olan firmaları vergiden muaf tutuyoruz. Şu anda 57 arge merkezi oluşturuldu. 12 bin arge çalışanı oldu.

Türkiye’de sadece 2 tane teknopark vardı. Bu sayı 37’ye ulaştı. Bunların 21 tanesi patent almaya başlayan firma konumuna geldi.

Yeni otomobil camlarında silecek olmayacak. Çünkü camlar su tutmayacak.

Binaların ısı giderleri sıfıra yakın bir noktaya varılacak.

Saç ekmede yeni bir dönem başlıyor. Kök hücre gelişimi ile bir tek saç hücresinden binlerce saç üretiliyor. Ama bir sorun var. Yeni saçların yönü yok. Karmakarışık çıkıyor.

Firmaların 3 yıl süreyle arge çalışmasını biz finanse ediyoruz. Santes projesiyle destekleniyor.
Üniversite gençliğine kefilsiz, projelerini geliştirmek için yılda 100 bin TL hibe destek veriyoruz. Kefilsiz ve geri ödemesiz veriyoruz,

EKONOMİMİZ SAĞLIĞINA KAVUŞTU, DESTEĞİ KALDIRDIK

Artık esnaf da KOBİ sınıfına alındı. Bizim KOSGEB bütçemiz 200 milyon lira civarında. Önümüzdeki yıl bu rakamın daha çoğunu arge çalışmalarına vereceğiz. KOBİ’nin ilk muhatabı KOSGEB olacak.

Vergi indirimleri teşvikler tulumbaya su koymak gibidir. 6 ay boyunca tulumbaya su koyduk. Bunun çok faydalarını da gördük. Aşırı destek uyuşturucu etkisi yapar. İyileşmiş birine ilaç kullanımı devam ettirilemez. Bizim gözlemimiz ekonomimiz, gerekli sağlıklı noktaya ulaştı,

Türkiye'de arge kapsamında yapılan çalışmaların aslında hepsi yeni. Bazı merkezlerde, bazı firmalarda arge birimleri vardı. 79 firma arge merkezi için başvurdu. Bunların tamamına yakını da yeni. Hemen hepsi 5 yıl içinde oldu.

Bandrol ücretleri uygulanan bir ücret. Eğer TRT diye bir kuruluşunuz varsa ve bunu devam ettirecekseniz bunun iki yolu var. Sanayi elektriğinden alınan pay yüzde 4 idi. Biz bunu yüzde 2'ye indirdik. İtiraz konusu olan yayın alıcısı niteliğinde yeni ürün ortaya çıktıkça yapılan bir uygulamadan ibaret.

Otomobillerde geriye doğru yapılan uygulamada bir sorun var. TRT ile de müzakere ettik. Uygulamayı yayınlandıktan sonrayı esas alacak şekline dönüştürdük. Otomobilin üzerinden pay almak yerine, teyp-radyo fiyatı üzerinden vergilendirilmesi esas oldu.

Elektrik üzerinden alınan yüzde 2'lik payın kaldırılması da mümkün olabilir.

Haber7
Kur’an’a hücum edilecek; î’câzı, onun çelik bir zırhı olacak.Ve şu î’câzın bir nevini şu zamanda

izhârına, haddimin fevkinde olarak, benim gibi bir adam namzet olacak.Ve namzet olduğumu anladım.

Bu konuyu değerlendir