Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

41

27.06.2009, 13:24

Herkes

herkesin

her dediğini

her zaman

anlamaz..

Bu başlıktaki gibi meselelerin anlaşılabilmesi için Nur hizmetinin serencamının ayrıntıları ile bilinmesi lazımdır ki,

rakım farkı olup da başkalarının o rakımla gördüğü şeyler inkar edilmesin..

Yeni Asya okuyarak büyümüş birçok kişi bu serencamda başkalarının bilmediği ya da göremediği çok şeyleri bilirler..

Bu serencam Türkiye üzerinde veya üzerinden oynanan bir çok oyunun da turnusolüdür..

El arifu tekfih'il işâreh


42

27.06.2009, 14:41

Evet haklısınız muhterem kardeşim, herkes, herkesin her dediğini her zaman anlamıyor(muş) maalesef. ve yine maalesef ki "Arif'lik" zor zenaatmiş.

Nur Hizmetinin hangi serencamı ehli islamı ve beynehum uhuvveti alenen bu kadar tezyif etme hakkını veriyor? Sizin serencam dediğiniz bir çok hadisenin yaklaşık otuz yıldır hem ilmel yakin, hem aynel yakin hem de hakkel yakin şahitlerindenim. Ancak muhataplarınızdaki "rakım seviyesi" tepitini sağlayan ilmi siz ne suretle edindiniz ve nasıl ölçebiliyorunuz merak ediyorum?

Onaltıncı Lem'a, ıkinci Meraklı Suale Cevap
"Bu zamanda ehl-i ıslâmın en mühim tehlikesi, fen ve felsefeden gelen bir dalâletle kalblerin bozulması ve imanın zedelenmesidir. Bunun çare-i yegânesi nurdur, nur göstermektir ki, kalbler ıslah olsun, imanlar kurtulsun. Eğer siyaset topuzuyla hareket edilse, galebe çalınsa, o kâfirler münafık derecesine iner. Münafık, kâfirden daha fenadır. Demek, topuz böyle bir zamanda kalbi ıslah etmez. O vakit küfür kalbe girer, saklanır, nifaka inkılâp eder. Hem nur, hem topuz-ikisini, bu zamanda benim gibi bir âciz yapamaz. Onun için, bütün kuvvetimle nura sarılmaya mecbur olduğumdan, siyaset topuzu ne şekilde olursa olsun bakmamak lâzım geliyor.

Amma maddî cihadın muktezası ise, o vazife şimdilik bizde değildir. Evet, ehline göre kâfirin veya mürtedin tecavüzatına sed çekmek için topuz lâzımdır. Fakat iki elimiz var. Eğer yüz elimiz de olsa, ancak nura kâfi gelir. Topuzu tutacak elimiz yok." Bediüzzaman Said Nursi, Lem'alar.


Bizim bütün derdimiz, davamızın asıl amacı veya tek hedefi oyun bozmak mıdır? Korku, baskı, tehdit ve yıldırma girişimlerinin insanları lâl ettiği zamanlarda Yeni Asya cemaatinin dim dik ayakta hizmetine devam ettiğini sadece siz ve diz değil, dost düşman herkes biliyor. Yaşananları örtme, gizleme veya yok sayma amacında değilim. Hakikat namına, hakikati iş'ar ve izhar etme çabasını gösterirken lütfen "topuz"u elinize almayınız. Sadece ve sadece bunu söylemeye çalışıyorum.

Üstad Hazretleri her şart altında harice karşı "Topuz yerine Nur'u" emir ve tavsiye ederken, dahilde bırakın topuzu "en kavi gürz"le mukabele etmek. Bu aciz Risale-i Nur'larda böyle bir "hizmet etme, hakikati ve kendini ifade etme" uslubunu göremedi ve bulamadı. Varsa lütfen siz "işareh" buyurun ki "el arifu" olmayanlar da bu vesileyle "tekfih"ten nasibini alsın.

Yoksa bizde deriz ki;
Kellim kellim lâ yenfa'

Rabbenâ, âtinâ fi'd-dünya haseneten ve fi'l-âhireti haseneten ve kınâ azâbe'n-nâr. Rabenağfirlî ve li vâlideyye ve li'l-müminîye yevme yekûmü'l-hisâb bi rahmetike yâ erhamü'r-râhimîn.

Rabbimiz, bize dünyada iyilikler ver ve ahirette iyilikler ver ve bizi cehennemin azabından koru. Rabbimiz, hesap gününde rahmetinle bana ve anne ve babama ve bütün müslümanlara mağfiret et, ey Erhamü'r-rahimin.


NOT: Mesele benim zaviyemden kifayet-i müzakere noktasındadır. Fazlası nefsin hesabına gireceği gibi, aynı zamanda faydadan ari olacaktır.

Ma'as-selam.

43

27.06.2009, 15:34

Alıntı sahibi ""ruhefza""


Yeni Asya okuyarak büyümüş birçok kişi bu serencamda başkalarının bilmediği ya da göremediği çok şeyleri bilirler..

Bu serencam Türkiye üzerinde veya üzerinden oynanan bir çok oyunun da turnusolüdür..

El arifu tekfih'il işâreh



Gerçekten alkışı hakkeden sözler. Bazı kişiler bu sözleri kibir zannedebilir, ama değil. Tahdis-i nimettir.

Asrımızda hususan Müslümanların en büyük sorunu umdeler ile tarz-ı hareket benimsemekle hakikate ulaşmak değil olaylar ve kişiler üzerinden hakikati bulma tevahhümüdür.

Yani, diyorlar, bu işi bu partili yaptı yada bu Efendi, şeyh yaptı, o zaman onun sorgulamak ne haddime.

El-hak doğru. Sorgulamak ne haddimize. Hem hikmet-i hükümeti bilmediğimiz gibi meselelerin perde arkasını bilemeyiz. Kimin neyi ne maksat ile hangi plan ile yaptığını da bilemeyiz. Ama, o işin üzerine hak ölçüyü darb etmeye hiç kimse ses çıkartamaz.

ışte bu hak ölçüleri öğrenmeden, alem-i ıslam böyle zillet ve sefalet içinde ve malesef mağlubiyet ile yaşamaya mahkumdur.

ışte Yeni Asya şahs-ı manevisinin farkı bu. Her meselede Risale-i Nur'dan aldıkları hak ölçüleri istimal ile hakikat onlara ilme'l yakın bazen ayne'l yakın, bazı Abilere hakka'l yakın gözüküyor.

Ruhefza hanım bunu demek istedi...


44

27.06.2009, 15:43

Kibir olsun diye söylemedim zaten mübarekler..

Bu bir gerçeğin tesbiti idi sadece..

Evvelce yazdığım mesajları da birilerine "topuz" olsun diye yazmadım..

Birileri, birilerini hep topuzlu zannederek ithamlarla mesajların mecrasını değiştirmeye kalkınca, Kaynaktan Su ıçenler'i yazmak zorunda kaldım..

Resmin tümünü zaten göstermiyoruz ki..(!)

Gösterecek olsak, resim olduğuna da kimse inanmaz ya..neyse..

Yalan veya yanlış olan her ne ise o kitabdan iktibasda, onun tahlilini yapsınlar..

Biz de bilelim..

Uhuvvet uhuvvet diyoruz da..Hani bize uhuvvet..?

Niye bizim yazdıklarımız uhuvvetlice okunmuyor peki..?

Mustafa Polat merhum Abimizin çektiği çok güzel bir fotosu var bu mevzuya dair ama..

Kusura bakmayın da onu buraya yazmayacağım..beşlemeyi çize çize okuyan bulur..resmi..

(Bir kısa not daha: Burda uhuvvetden dem vuran muhteremler gidip onların forumlarında acızık dem vursunlar 12 Eylül'den de görsünler hanyayı konyayı..

Uhuvvet kimde var, iliklerine kadar da hissettirir onlar adama..

Kendi çadırımızda, kendi adamımızın başını yarmak marifet değil yoksa..)

45

27.06.2009, 19:22

Alıntı sahibi ""ruhefza""



Uhuvvet uhuvvet diyoruz da..Hani bize uhuvvet..?

Niye bizim yazdıklarımız uhuvvetlice okunmuyor peki..?



Katılıyorum.

Hani bir Yeni Asyacı bir meseleyi eleştirmeye dursun, hemen kızılca kıyamet kopuyor. Vay uhuvvet, vay Nurcular siyasete girmez... Daha neler...

EFendilerinin bir işini mihenge vursan, darılırılar. Onlar tüm cemaati Demirelle mihenge vururlar, hakları(!)

Ama her ne hikmet ise böyle diyenler, böyle edenler kendileri siyaset bataklığında nefesleri tutulmuş. Yeni Asya Demirel'i destekliyor diye evham ederek münafık, cuntacı, "sabun olmaz", "bırak şunları yaaa!" ilan etmekten çekinmiyorlar.

Ben duymuşum, başka cemaate mensup bir Nurcu anlattı: Bir evde ders yapılıyormuş. Konu siyasete gelmiş. Bütün AKP taraftarı veya Erbakan taraftarı veya siyasette fikri olmayan cemaatler kardeş ilan edilmiş. Her ne hikmetse iş Yeni Asyaya gelince "demirele oy verenlerden ne hayır gelir" diyerek kestirip atmışlar. Yahu sanki Amerikadaki ıskender sapığından bahsediyorlar veya Yahudilerin illuminatesinden. Yazıklar olsun!

Yeni Asyacılar böyle binler zulümlere, hakaretlere maruz kalıyor. Sırf siyasi reyi farklı diye dışlanıyor.

Ama her nedense o ihvanlar bin çiğniyor, Yeni Asyacı bir dokunuyor bin ah işitiyor. (bazı Yeni Asyacı şahısların çok agresif olduğunu kabul ediyorum)
Kaldı ki onların eleştirici tahrip ediyor, Yeni Asyacıların tamir ediyor.

Ama bunlar tamir ile tahrip arasındaki farkı anlamıyorlar. Çünkü, tek ölçüleri efendilerinin sözleri ve haklı haksız cenah efendilerini bulunduğu cenaha göre belirleniyor, Risale ölçülerine göre değil.

Bnular Risale-i Nur'un men ettiği efendilik, şeyhlik mesleğinde gidiyorlar. Bizler Abilik mesleğinde. Daha söze ne hakları kalmış.


46

27.06.2009, 19:34

Ha bir de şu var.

Zaman gazetesi yazıyor "Türkiyenin kururcusu ulu önder Atatürk" Soruyoruz "niye böyle" Diyorlar "takiyye"

SAyın Erdoğan diyor "Paranın dini imanı olmaz. ıslami faiz meslesini aşalım artık" Diyoruz "Bu resmen Kur'an ayetini inkar ve- veya red etmektir"

Diyorlar "Ama sizin Demireliniz de Kur'anın yarısını red etti"

"Yahu Kur'an bütündür. Ha yarısını inkar etmişsin. Ha bir harfini. Demirel yarısını inkar etmişse, Erdoğan Faiz ayetlerini red etmiş oldu." diyoruz.

Diyorlar "olsun, ehven üşşerdir. Daha iyisi mi var?"

Diyoruz "Biz de bizi münafık, cuntacı yaptığınız, kardeşlikten atmanıza sebep olan Demirele ehven olarak oy veriyoruz. Sizi yapınca hak oluyor, biz yapınca niye böyle oluyor "

Çekip gidiyorlar. Bunlar söylenmemiş gibi başka bir yerde yine "Münafık Demirele oy veren cuntacı Yeni Asya"

Neden böyle oluyor. Dedik ya "Eğer ki oy verdikleri partinin foyası ortaya çıksa şartız sözlerinin peşinde gittikleri ve kusursuz gördükeleri Efendileri gümleyecek"

.....


Tarikatçi biri ile uzun uzun konuştum. Onu Demirele ikna ettim. AKp'nin zararını ıspat ettim. Dili ile ikrar etti. "Bu söylediklerinde tamamen haklısın" dedi. Ama, bana şeyhinin AKP'ye oy vermenin büyük sevap olduğunu söylemiş olduğunu ve oy verenlere duacı olduğunu söyledi.

Her şey çok net değil mi?


47

27.06.2009, 19:34

Bir de şu "Yeni Said" ler 'e..

Evet, o yeni Saidler pürnur uhuvvettirler ya..(!)

Yaftalaya yaftalaya uhuvvdürler..

Neyse..bilen biliyor herkesi..

Hakkın rızası her şeyin fevkindedir..


şu net aleminde en şaştığım şey:

Yazılan cümlelerin

anlaşılması gerektiği gibi değil de,

anlamak istenilen gibi anlaşılmasını

anlamadım gitti..


Başkası hakkı hatırlattı diye ithamlarla yazılır, sonra uhuvvetten muhabbetten dem vurulur..

Hüsn-ü zansa herkese,

hatta bilhassa hakkı söyleyenlere,

değilse de yanlış yoldan gidene..mi..?

Min'el acaibden işler..

Kimseye bir zararımız yokken gelir gider Yeni Asya'yı alttan alta sillelerler birileri..

Bilhassa, husus kimin tavuğuna kış dedik de, ne dünyalık menfaat elde ettik ki, bir de bunu deseler ya..

Bugüne kadar eden hep kendine etti..

Kimse hakkı söyleyen bir şahs-ı maneviye ister cemiyet,

ister ne teşekkül olursa olsun zarar veremez..

Dönüp dolaşıp yerinde saymakla itham ettikleri Yeni Asya'nın durduğu noktaya geliyorlar gene..

Bu gözler neler gördü bunca yılda..

Bir dönün bakın bakalım darbe şakşakcıları bugün neye velvele yapıyorlar..(?)

Aynı zamanda da hâlâ 12 Eylül'ün faydalarından bash ediyorlar..:shock:

Neyse bugün bari darbeye karşı olmaları, o bile bir kazançtır memleket hesabına..

Hulasa-i kelam, kimden sadır belli olmayan bir mefkûre ile bu olimpiyat meselesinde de, yıllar ne gösterecek, biraz da filmin devamını izleyin..

Çok heyecanlı bir finiş beklemeden..ama..


48

27.06.2009, 19:43

Alıntı sahibi ""ruhefza""



Aynı zamanda da hâlâ 12 Eylül'ün faydalarından bash ediyorlar..:shock:

Neyse bugün bari darbeye karşı olmaları, o bile bir kazançtır memleket hesabına..




Biliyorsun 12 Eylül cuntacıları darbe sonrası tüm cemaat ve tarikatçileri dolaşıyorlar. Üç şey istiyorlar:

"Adamımızla barışacaksınız"
"Darbeyi destekliyeceksiniz"
"Sair cemaatleri kötüleyecek ve hasım olacaksınız"

Böyle yaparsanız ihya olursunuz. Yoksa size hayatı zından ederiz.

ışte bak 12 Eylül zenginlerine ve 12 Eylül öncesi habbe iken bugün Kubbe olanlara.

Dedikleri gibi demirel cuntacı olsa idi ve Yeni Asya eleştirdikleri gibi bir cemaat olsa idi 12 sene başbakanlık yapan ve 7 sene Cumhurbaşkanı olan Demirel, Yeni Asyayı ihya etmek lazımdı. Hadi Yeni Asya ihya olmasın, cemaatin ileri gelenleri ihya olurdu.

50 lira maaşına zam yapılmadı diye bayrak açan, Yeni Asya karşıtı cenaha katılan kişiler olmazdı.


Bu ihvanlar Emirdağ Lahikasındaki şu gaybi ihbarıda mı göremiyorlar

Mâdem hakikat budur, ey dindar ve dine hürmetkâr Demokratlar siz bu iki partinin gayet kuvvetli ve zevkli ve câzibedar nokta-i istinadlarına mukabil, daha ziyade maddî ve mânevî cazibedar nokta-i istinad olan hakaik-i ıslâmiyeyi nokta-i istinad yapmaya mecbursunuz. Yoksa, sizin yapmadığınız eskiden beri cinayetleri nasıl eski partiye yüklüyorlarsa, size de yükleyip, Halkçılar ırkçılığı elde edip tam sizi mağlûp etmeye bir ihtimal-i kavî ile hissettim. Ve ıslâmiyet namına telâş ediyorum.


49

27.06.2009, 19:50

Bazı davranışlarımız aksül amel yapıyor. Bence konuları tartışırken Risele-i Nur'un bazı düsturlarını atlıyoruz gibi.

Bence şu meselelere dikkat etmeliyiz.

Dokuz emir;

1-Müsbet hareket etmektir ki, yani, kendi mesleğinin muhabbetiyle hareket etmek. Başka mesleklerin adâveti ve başkalarının tenkîsi, onun fikrine ve ilmine müdahale etmesin, onlarla meşgul olmasın.

2- Belki, daire-i ıslâmiyet içinde, hangi meşrepte olursa olsun, medar-ı muhabbet ve uhuvvet ve ittifak olacak çok rabıta-i vahdet bulunduğunu düşünüp ittifak ederek,

3. Ve haklı her meslek sahibinin, başkasının mesleğine ilişmemek cihetinde hakkı ise, "Mesleğim haktır," yahut "daha güzeldir" diyebilir. Yoksa, başkasının mesleğinin haksızlığını veya çirkinliğini ima eden "Hak yalnız benim mesleğimdir" veyahut "Güzel benim meşrebimdir" diyemez olan insaf düsturunu rehber etmek,

4. Ve ehl-i hakla ittifak, tevfik-i ılâhînin bir sebebi ve diyanetteki izzetin bir medarı olduğunu düşünmekle,

5. Hem ehl-i dalâlet ve haksızlık, tesanüd sebebiyle, cemaat suretindeki kuvvetli bir şahs-ı mânevînin dehâsıyla hücumu zamanında, o şahs-ı mânevîye karşı, en kuvvetli ferdî olan mukavemetin mağlûp düştüğünü anlayıp, ehl-i hak tarafındaki ittifak ile bir şahs-ı mânevî çıkarıp, o müthiş şahs-ı mânevî-i dalâlete karşı hakkaniyeti muhafaza ettirmek,

6. Ve hakkı, bâtılın savletinden kurtarmak için,

7. Nefsini ve enâniyetini,

8. Ve yanlış düşündüğü izzetini,

9. Ve ehemmiyetsiz, rekabetkârâne hissiyatını terk etmekle ihlâsı kazanır, vazifesini hakkıyla ifa eder.
(20. Lem'a)

Tartışmalarımız bu kıstaslara uymadığı için çok uzuyor ve gereksiz konuşmalar hasıl oluyor. Esasında dallanıp budaklanmasak ve gerçekten hak namına konuşsak ve kabul kabiliyetimizde yerinde olsa çok güzel olacak. Yalnız meselenin halli için yola çıkmalıyız. Başkasını tahkir ve tenkid için değil. Tabi buna bende uyamıyorum. Dua edelim, hep beraber önce esaslara uyalım.

Selam ve dua ile.
“Eğer dostlardan müfarakat( ayrılık ) olmasaydı, ölüm ruhlarımıza yol bulamazdı ki, gelsin, alsın.”

50

27.06.2009, 19:54

:mrgreen:

Her ne hikmetse ne zaman birileri bunlara dokunsa böyle kaideleri past- copy ederler.

Ama ben neler gördüm. Yeni Asya için neler söylendiği bazı ortamlarda o gibiler nedense ses çıkarmadı. (seni tenzih ederim)

Yeni Asya eleştirirken uhuvvet neden aklınıza gelmez, neden bu kaidler unutulur


51

27.06.2009, 19:56

Alıntı sahibi ""frtkrkc""



Diyorlar "Ama sizin Demireliniz de Kur'anın yarısını red etti"



Anlamadıkları mesele bu işte..Demirel Yeni Asya'nın Demirel'i değil..

Ona oy verirken Yeni Asya hiçbir tarihde "haydar ağa" şakşağıyla oy vermedi..

ıfrat edenler olmadımı eskide..

- Oldu tabii..

Kim mesela..?

- Mehmed Kırkıncı hoca 80 öncesi Kars mitinglerine civarın Nurcularını toplayıp "Nurlu Demirel" sloganlarıyla götürdü..
O devirde Kars'a anarşistlerin korkusundan devletin polisi bile giremiyordu..

Peki Kırkıncı hoca bu ifratı ile yanlış mı yapmış oldu yani..?

- O günün şartlarında bu ifrat zarar değil bilakis dinsizlik cereyanında müthiş manevi kırılmalara sebeb oluyordu.. Yani bu ifrat zarar verici değil tamir ediciydi..Ve cemaatin meşveret kararı bile yoktu bu "Nurlu demirel" sloganlarına dair..Tamamen bölgenin ve Kırkıncı Hocanın tercihiydi..

Peki bu ferdî tabirler, Yeni Asya'ya neden mâl edilerek, kalblerde hâlâ kin ve nefretle, "siyasetçi nurculardan nefret ediyorum" gibi sözlerle izhar ediliyor..?
- Onu da bunu yapanlara sormak lazım. Bir siyasi görüş herhangi bir müslümanda kalbde kin veya nefrete sebeb olacak hem de bu hiç çekinmeden izhar edilecek.. Bunun değil Nurculukla ıman ve ıslamiyetle bile izahı yok ki, bilakis bu nefret imanın kalbden çıkmasına bile sebeb olabiliyor..Hani vardıya hadis birbirini sevmekle imanın eşdeğer olduğu..(!)

Uzun sözün kısası, Demirel'e kara kaşı için, yok -Kırkıncı hocamızın anlattığı gibi- "Hafız Ali onun Kur'an hocasıdır, evlerinde yüklüklerde risale yazılmıştır" vs. vs. manevi makamlar verilerek Yeni Asya misyonu tarafından desteklenmemiştir..

O bir hizmetçi idi, hiç efendi-ağa demedik biz ona..!

Başkaları gibi "siyasi alemin mehdisi" hele zinhar hiç demedik..!

Adamın eline baktık, memlekete, dine, Kur'an'a, ıslam'a hizmet ettiğini gördük..

Hatta daha ileri hizmetler için habire dürttük Nurcular olarak, siyasi hayatına çok zararlar verdik..(!) -12 Eylül'e sebeb olan bir sebeb, Ayasofya'da ezan okutturduk..-vs. vs..

şimdi, defter kapanmış, hizmetler edilmiş zamanında, en ufak ne imza ile ne sözlü olarak ne Nurculara veya herhangi bir ıslami cemaate zarar vermemiş Demirel..şimdi kötü..

E olsun bakalım kötü.. Biz tüm eliyle yaptığı hizmetleri silip kötü demekle kötü diyeceksek olsun kötü..

Derya balık kaynıyor zaten..(=

Aksini iddia edebilecek balık varsa buyursun, bizimki derya da değil okyanus..(=

52

27.06.2009, 19:59

Alıntı sahibi ""altınbaşak""



3. Ve haklı her meslek sahibinin, başkasının mesleğine ilişmemek cihetinde hakkı ise, "Mesleğim haktır," yahut "daha güzeldir" diyebilir. Yoksa, başkasının mesleğinin haksızlığını veya çirkinliğini ima eden "Hak yalnız benim mesleğimdir" veyahut "Güzel benim meşrebimdir" diyemez olan insaf düsturunu rehber etmek,



şu Past copy yaptığın kaide Yeni Asyacılara mı yazılmış?

Manasını bilir misin?

Peki ben de Risale-i nur'dan mealen bir kaide söyleyeyim.

Fenalık örtüldüğü zaman yok olur gider. Fitne izhar olundukça yok olup gider.

Bu kaide ile alıntıladığım kaide arasında nasıl bir bağlanıt olmalı ki zıtlar içtima etmiş olmasın?

Bizler mesleklere mi vuruyoruz. ış ve fiile mi? Akıbete mi bakıyoruz, söze mi? Kişiye mi vuruyoruz, işine mi?

Var ya, havaya estiriyorsunuz!


53

27.06.2009, 20:00

Alıntı sahibi ""frtkrkc""

:mrgreen:

Her ne hikmetse ne zaman birileri bunlara dokunsa böyle kaideleri past- copy ederler.

Ama ben neler gördüm. Yeni Asya için neler söylendiği bazı ortamlarda o gibiler nedense ses çıkarmadı. (seni tenzih ederim)

Yeni Asya eleştirirken uhuvvet neden aklınıza gelmez, neden bu kaidler unutulur


Hakkan, bu insaf düsturları, bize hakaret edilirken niye gelmiyor birilerinin aklına..?

Bence ortada taraf iken taraf değilmiş gibi zannettirme pozisyonu var..!

Bir tek şahıs adı üzerinden bile hakaretli müzakeremiz olmadı..

Ama bize hep şahs-ı manevi itham ve istihza edilerek, isimler üzerinden hakaretler edildi..

Hak mıdır "vurun abalıya" cemaati miyiz biz ey ehl-i vicdan..???

54

27.06.2009, 20:16

Alıntı sahibi ""altınbaşak""

dallanıp budaklanmasak ve gerçekten hak namına konuşsak


O dal ve budaklar, bir hakikate işaret edildiğinde, hakikate itirazını hakça yapmayanlara izahat nevinden oluyor..

Yoksa kimse can atmıyor, böyle âleme faydası olmayan bu türden başlıklara yazmaya..

Adam başlık açmış, "fikirlerinizi öğrenebilir miyim?"

Benim fikrimde buu..

Yani bari baştan yazsınlar bu tür başlıklara ki:

"Sakın haa tenkid veya eksiklik nevinden bir şey yazmayın..

Biz sadece alkış izhar eden fikirleri öğrenmek istiyoruz.."

Baş üstüne kimsede girip yazmaz..Kimsenin derdi de olmaz..

Reklam firmasına afiş hazırlamaya lazım sözler mi edelim illa ki, ondan bundan hakaret yemeyelim..

FesübhanAllah..

55

27.06.2009, 20:23

Alıntı sahibi ""ruhefza""

Alıntı sahibi ""frtkrkc""

:mrgreen:

Her ne hikmetse ne zaman birileri bunlara dokunsa böyle kaideleri past- copy ederler.

Ama ben neler gördüm. Yeni Asya için neler söylendiği bazı ortamlarda o gibiler nedense ses çıkarmadı. (seni tenzih ederim)

Yeni Asya eleştirirken uhuvvet neden aklınıza gelmez, neden bu kaidler unutulur


Hakkan, bu insaf düsturları, bize hakaret edilirken niye gelmiyor birilerinin aklına..?

Bence ortada taraf iken taraf değilmiş gibi zannettirme pozisyonu var..!

Bir tek şahıs adı üzerinden bile hakaretli müzakeremiz olmadı..

Ama bize hep şahs-ı manevi itham ve istihza edilerek, isimler üzerinden hakaretler edildi..

Hak mıdır "vurun abalıya" cemaati miyiz biz ey ehl-i vicdan..???



Taraf olmadığımızı kim söylamiş?

Elbet tarafım.

Bende isterim hataları görelim. Nedir ne değildir? Ama bu tartışmaların bir ölçüye girmesi gerekir. Biz nur talebeleri zamanımızın alimleri olmaya aday insanlar olarak ölçüyü kaçırmamamız gerekir.

Kusura bakmayın ama eleştirdiğiniz kişilerin hatalarını tekrarlıyorsunuz.

>Bize neremizden vururlarsa vursunlar biz kimseye vuramayız.

>Ben hakikate fikrimi karıştırmam, yapabileceğim tek şey kopy-past etmektir.

>Bir YENı ASYACI olarak en önde gelen DÜSTURLARIMIZdan biri de müsbet hareket etmektir.

Selam ve dua ile.
“Eğer dostlardan müfarakat( ayrılık ) olmasaydı, ölüm ruhlarımıza yol bulamazdı ki, gelsin, alsın.”

56

27.06.2009, 20:34

Alıntı sahibi ""ruhefza""

Türk olduğuna senedi olmayan bir çok vatandaş gibi şahsım adına anlamadığım bir mesele bu..

(Türk olduğumu zannederek yazıyorum..)

Ne olacak dünyada herkes türkçe konuşunca..?

Buna dâir ind-i ılahiden emir varmış gibi..(?)

Allah'ın ayetlerinden olan başka dillerin yerine, benim konuştuğum dil dünyayı sarmış gibi bir gururun

bir müslümana amelen ne gibi bir faidesi olacak ki mahşerde..(?)

Osmanlı yaptı mı ki, yedi düvele hükmederken..(!)?)



Müsbet olmayan nedir burda..?

Başlığı açan bunlara mukni cevab verse mesele biterdi değil mi..?

Ama öyle olmadı, başkaları girdi lafa, istihzalarla "illa takdir edeceksiniz" edalarıyla..

şimdi, netice size göre müsbet olmadıysa, buna sebeb olan hatalı değil mi..?

Dedim, dedi, dedim dedi devam etti..

Durup dururken denmiş, kopuk bir cümle yok kardeşim..(!)

Müsbet olmayan hareket..Başka dillerin de Allah'ın ayeti olduğunu demek miydi?

Allah'dan türk olduğumu sanarak yazıyorum bunları,

bir de başka milletten olsam ne düşünürdüm acaba bu başlık hakkında..?

57

27.06.2009, 20:37

Alıntı sahibi ""altınbaşak""

Ama bu tartışmaların bir ölçüye girmesi gerekir.



Buyrun kardeşim, mikrofon sizde..

Bize bu olimpiyatlar hakkındaki fikrinizi izhar ediniz "müsbet hareket" ile..

58

27.06.2009, 20:50

Son kez bu konu da yazacağım.

Başlıktaki yorumların sayısı 57.
Yanlış saymadıysam 17 tanesi konu ile alakalı.

Konu ile alakalı yorumum;

Eğer bu cemaati bir çalışma olarak önümüze sürülecekse;

Hazırlayan cemaatin içide olmadığım için hzimetlerine karışamam. Ama bana sorarsanız daha başka hizmetlerle uğraşıla bilir.
“Eğer dostlardan müfarakat( ayrılık ) olmasaydı, ölüm ruhlarımıza yol bulamazdı ki, gelsin, alsın.”

59

27.06.2009, 20:56

Alıntı sahibi ""ruhefza""

Alıntı sahibi ""frtkrkc""

:mrgreen:

Her ne hikmetse ne zaman birileri bunlara dokunsa böyle kaideleri past- copy ederler.

Ama ben neler gördüm. Yeni Asya için neler söylendiği bazı ortamlarda o gibiler nedense ses çıkarmadı. (seni tenzih ederim)

Yeni Asya eleştirirken uhuvvet neden aklınıza gelmez, neden bu kaidler unutulur


Hakkan, bu insaf düsturları, bize hakaret edilirken niye gelmiyor birilerinin aklına..?

Bence ortada taraf iken taraf değilmiş gibi zannettirme pozisyonu var..!

Bir tek şahıs adı üzerinden bile hakaretli müzakeremiz olmadı..

Ama bize hep şahs-ı manevi itham ve istihza edilerek, isimler üzerinden hakaretler edildi..

Hak mıdır "vurun abalıya" cemaati miyiz biz ey ehl-i vicdan..???


Sevgili ve aziz kardeşlerim, bence kifayeti müzakere olmuştur dedim ama, görüyoum ki sözlerimin muhtavası sizleri "birbirimizi mi hançeriyoruz" hissine yönlendirmiş. Eğer böyle anlamışsanız bilin ki kasdım bu değildi.

Mesele "vurun abalıya" zaviyesine de çekilmemelidir. Zira görevimiz birbirizi rencide etmek değil, belki sırtımızdaki akrebi göstermek olarak algılanmalıdır. Biz Zübeyir Ağabey ve Mustafa Polat Ağabey gazeteyi kurarken hangi düsturları kabul ederek yola çıkmışlarsa o noktadan taviz vermeden aynı çizgide giden bir cemaatiz. Kırk yıllık matbuat geçmişiz buna şahittir. Zıra tek bir sapma yoktur yörüngemizde Allah'a binlerce şükürler olsun.

Uhuvvetle ilgili bütün kastettiklerim, şu olimpiyat meselesinde tavrımızın doğru olmadığı hususu idi. Hala aynı kanaatteyim. Bir adamın yaptıklarında genel olarak doğru bir çizgi yoksa, hiç mi doğru bir iş yapmayacaktır, hiç mi hayırlı bir işe imza atmayacaktır? Bütün sıfatları kötü olmak durumunda mıdır? Söyledeğim sadece bu.

Ama Yeni Asya olarak çizgimiz ve tavrımız konusu tartışıldığı zaman söylenecek sözlerin muhtevası elbette farklı olacaktır. Zira biliyorum ki, onlar dün bizim söylediklerimizle ilgili neyi eleştirip, küçümsemişlerse bugün bu ithamlarının daniskasını kendileri fazlasıyla yapıyorlar. Bunu sadece biz değil cümle alem biliyor. Biliyor da niye bizler bu kişilerin bize karşı ithamlarını kompleks haline getiriyoruz? Ya da bu görüntüyü verecek tavır içerisine giriyoruz? Bugün "cemaat" dendiğinde sahip oldukları tiraj ve maddi imkanlar mı bizi bu kompleksin içerisine itiyor?

Ben bunların hiçbirisini üstünlük ve fazilet olarak görmüyorum ve değerlendirmiyorum. Biliyorum ki amaca ulaşmak için gidilecek yol da, yapılacak her türlü faaliyette mübah unsurlardan seçilmelidir. Yoksa maksadın tam tersiyle tokat yemek görülecek yegane sonuç olacaktır.

Bugün ergenekon saikiyle yelkenlerini şişiren hava ters esmeye başlayınca yine ortada görünmeyecekler, yine ıslam'ın ve Nurların izzetini muhafaza eden ve savunan Yeni Asya olacaktır. Bize düşen ise, bizi biz yapan doğruları her platformda sadece Nur düsturlarıyla ve kararlılıkla sürdürmektir.

Bir de şu "past-copy" terkibi hiç uymamış söyleyeyim. Çünkü muhteva Üstada ve Nurlara aittir. Telif edecek durumdamıyız ki bu güzel ifadeleri "past-copy" etmeyelim.

Son olarak, eğer mesaimizi cemaatimiz hakkımızda yapılan haksız eleştirileri cevaplamak için harcarsak, haklılığımızı ispat için deliller bulmaya uğraşırsak, kırk yılın üstüne her şey ayan beyan ortadayken hala kendimizi ispat etmeye çalışırsak, asıl varlık göstermemiz gereken cephe boş kalacaktır. Onlar kendi neşriyatlarında, toplantılarında, forumlarında vesair yerlerde hakkımıza şöyle böyle diyorlarmış ne gam. Bırakın herkes ne biliyorsa söylesin, ne yapabiliyorsa yapsınlar. Değil mi ki takdirini Cenabı Allah yapacaktır, o zaman tedirginliğimiz niye? Bu bakış açıları yeni değil ki, 74'te böyleydi, 82'de de böyleydi, 90 ve 91'de de böyleydi, 28 şubatta da böyleydi, 2003 ve 2007'de de böyleydi hala böyle. Bu kervan eğer yürüyecekse ki inşaallah yürüyecek, böyle olmaya da devam edecek. Biz gidişatımızı onların bizi gördüklerini zannetikleri vaziyete göre mi ayarlayacağız?

60

27.06.2009, 21:06

Alıntı sahibi ""frtkrkc""


Ama ben neler gördüm. Yeni Asya için neler söylendiği bazı ortamlarda o gibiler nedense ses çıkarmadı. (seni tenzih ederim)



:roll:

Acib..Tanışıklık nerden diyeceğiz de..Kalsın neyse..

Zira en hoş olmayan şeylerden biri bana göre tabii,

farklı sayfalarda farklı rumuzlarla yazanların tanışıklığının, rumuz izharı ile ilanıdır..

Ondan sormayayım size de, falan siz misiniz..diye..

Ama ipucu kelimelerle azıcık tanıdık cümlelerinizi..(!)

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir