Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

Sedat

Orta Düzey

  • "Sedat" bir erkek
  • Konuyu başlatan "Sedat"

Mesajlar: 167

Konum: Frankfurt

Meslek: Sürücü kursu ögretmeni

  • Özel mesaj gönder

1

08.11.2008, 01:59

ekmek mi özgürlükmü?

Üstadimiz ekmek mi özgürlükmü sorusuna ekmeksiz yasarim hürriyetsiz yasayamam diyor.

Gül akp iktidara geldiginde bizim önemli önceligimiz ekonomi dedi, bugün gelinen noktada ne demokrasi nede ekonomi gelisti, biraz önce S-Haber de TR nin AB üyeligi ile ilgili programi seyrettim konu tr nin AB reformlari idi, kisaca su söyledi Avrupa parlemontasi üyeleri,
AKP AB refomlarinda sinifta kaldi 3 senedir hic bir sey yapmadilar 100 de 47 oy aldiktan sonra daha hizla anayasa ve reformlari yapabilirlerdi ama yapmadilar.
Önemli olan nokta TR tarftari olan siyastci sunu söyledi, TR nin hatasi meseleyi hep ekonomi ve poitik sorunlara yiktilar ama AB icin önemli olan demokrasi ye önem vermediler, mesele sadece ekonomi olsa bu zaten almanyanin ve fransanin istedigi imtiyazli ortaklikla da olur, ama biz tr nin demokratilesmesi ni istiyoruz en basta, ancak bu sekilde ab tam üyeligi olunur ekonomik sorunlar bir sekilde zamanla halledilir.

demek istedigim AKP hic bir sekilde trnin demokratlari olamayacaklarini bariz gösterdiler, Demokratik reformlari ve anayasayi degistirmedikleri icin statükonun baskisindan kurtulamadilar ve türkiyeyi de kurtaramadilar bunlar bi 50 sene daha kalsalar ayni tas ayni hamam devam ederler.

Üstadin dedigi gibi özgürlüklere ve reformalara agirlik verselerdi AB birligi ile birlikte ekonomik gelismede gelecekti insaallah ama yapamadilar.
sadece AB havasi ile gelen biraz sicak paradan ve yatirimdan faydalandilar secimlerde oy alabilmek icin, ama bu sekilde devam ederse sicak parada gidecek AB ye girecek düsüncesi ile yapilan yatirimlarda bitip gidecek.

2

08.11.2008, 09:02

Fotokopi aslı tutmaz ki zaten..

Demokratlıkları sadece "kel" in üstünde peruktu..

Hiçbir figüran "esas oğlan" olamaz..

Bir de;

Oynamayan "yerim dar" demiş..

Yer açmışlar "yenim dar" demiş hesabı..

ısteyip "yapamamak" ayrı şey..

Bir de "ister gibi yapmak" var..

ıkincisi aç çocuklara, kazanda taş kaynatır gibi, "aha şimdi pişecek" diye avutmadan öteye gitmez..


3

11.11.2008, 19:20

Bir vücüda dışardan bir virüs bulaşsa hemen ilaç kullanılır. Bazen o ilaç çok acı olabilir. Hatta bazen kangren olan parmak kol için feda edilir. (ima vardır)

Birileri sistemi kurmuş. Birileride o bir vücud gibi, hatta fabrika gibi çarkları olan sisteme güya içeri girerek parmağını -aklınca- sokuyor. O parmağı kırarlar, belki keserler.

Nasıl bir vücudu güçsüz bırakmak için gıdası verilmez yada fabrikayı işlemez hale getirmek için yakıtı kesilir, aynen öyle bu sistemi işlemez hale getirmek için gıdası ve yakıtı olan halka dayatılmış ölçüler kesilir. Yerine hak ölçüler konur.

şu meclise bir bakın, Allah aşkına.
1)AKP- Din adına siyaset yapan ve hatta Miletçiler gibi tavırı olan ve hata CHP gelse dindarlara bu kadar zarar veremiyecek bir parti.

2)CHP Atatürk ve ilkelerini siyasete alet etmek ve dini bir cemaat olan Aleviliği siyasete alet etme dışında hiç bir vizyonu olmayan parti.

3)MHP- Türk ırkçısı bir parti

4)DTP- Kürt ırkçısı bir parti

şöyle bir bakın tabloya. Bu tabloya biz sebebiz. Yani, halk.

Peki, bu tablo, koministinden samimi Atatürkçüsüne, müsbet milliyetçisinden dindarına ve diğer sınıflara halkın en çok vaveyla ettiği sistemin, halkı ezmek için istimal ettiği ideolojiler değil mi?

Demek onları vurmak, oy verme ölçülerimizi değiştirmekle ve siyaseti müsbet hale getirmekle olacak. Sonra , o sistemi vurmak isteyen parti iktidara gelince yine, halka yaslanacak, gerek olsa halkın kucağına kaçacak. BAKALIM O SıSTEM SONRA NE ıLE BESLENECEK.

Ama birileri kalkmış o sistemin içine giremekle yıkacağını sanıyor. O sistem sistemi besleyen çarkların dişlisi olmakla çökeritlmez. Sonra halk der "ee bu ülkede dürüst olan barınmaz" Barınamaz tabi. Sen onu o sistemin içine at, sağlam kalmasını bekle...

Hem bazı aşırı birileri de diyor, "bu sistem küfürdür, yıkmak için savaşalım" Kardeş kanına fetva veriyor.

AKP ve destekçileri de bunları anlayamadı ve tarihin tozlu raflarına doğru hızla ve halkın öfkesi ile yol almaya başladı.

Muhabbetle
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

4

11.11.2008, 19:33

Siyaset, dünya işlerini tanzim için lazım bir sanattır. Onu dinin ihyası için düşünen veya alet etmeye kalkan bilerek-bilmeyerek en büyük zararı verendir.

Siyaset, hakikate hizmetkardır. Hakikat siyasete hizmet ettirilse hakarettir. Siyasetin vazifesi halkın hürriyetini muhafaza ve kanunda adil düzenlemeler yaparak kuvveti kanuna vermek ve tarım, ekonomi, turizm , asayiş, dış ilişkiler gibi meselelerde çözüm üretmek ve uygulamasını denetlemektir.

Düşünün, bir partiye sadece Türk ırkını sevdiği ve onu yücelttiği için oy vermek nasıl büyük bir cinayettir. O partiye görev verildiğinde, sıra siyasetin asıl vazifesini yapmaya geldiği vakit hiç bir vizyonu olmadığı için zarardan başka bir şey olmuyor. Hal böyle olunca o sözde yücelttiği ırkı kendisi dilenci yaparak, değerini yerlere seriyor.

Aynen öyle din adına siyaset yapan bir parti vizyonu olmadığı için vazife başına geldiği vakit, sistemin oyuncağı haline geliyor. O sistem en büyük düşman gördüğü dindarlara vurmak için en ufak fırsatı değerlendiriyor.

Keza CHP'de halkın her geçen gün Atatürkten soğumasına sebep olmaktan başka bir şey ifade etmiyor.
DTP, sözde haklarını savunduğu Kürtlere nefreti kazandırmaktan başka işe yaramıyor.

Halkın değerlerini halka nefret ettirmek en çok kime fayda sağlar.
vesselam
Sakın, sakın, sakın! Çabuk, bu şimdiye kadar demir gibi kuvvetli tesanüdünüzü tamir ediniz...

5

16.11.2008, 09:21

Münazarat'ı avucumuzun içi gibi bilmeye mecburuz azizim...

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir