[img:260:180]http://s.aktifhaber.com/images/news/68969.jpg[/img]
Terör Konusuna Reformist Bakış
Türkiye'nin sayılı "terör" uzmanlarından Sedat Laçiner, PKK'dan Ergenekon'a Türkiye'nin "terör"e bakışı, yaklaşımı hakkında çarpıcı analizler yaptı...
USAK Başkanı Sedat Laçiner'le Stratejik Boyut'tan Yetkin Yıldız'ın röportajı:
Önceki gün Mersin’de büyük bir faciadan dönüldü. Biraz geriye gittiğimizde mayın patlaması sonucu Erzincan’da 9 askerimiz şehit oldu. Göngören’de 17 vatandaşımızın hayatını malolan patlama hala hafızalarımızda. ABD Başkonsolosluğuna yapılan saldırıyı da unutmamak gerek. Son dönemlerde artan bu terör saldırılarını neye bağlıyorsunuz? Siz bu saldırıları nasıl okuyorsunuz?
Aslında tüm bunları değerlendirirken öncelikle güvenlik sorunlarına uygun bir ortamınız var mı yok mu ona bakmak gerek. Ülkenizdeki zemin, sorun üretmeye müsait mi? Son döneme bakıldığında bataklık görüntüsü veren sorunlarımızın, alanlarımızın var olduğunu görüyoruz.
Burada sorun üreten 3 saha var:
Birincisi; Güneydoğu meselesini, Kürt sorununu hala çözemedik. Orada bir kangrenleşme, bir kronikleşme hali devam ediyor. Kürt sorunu konusunda hala bir açılım üretemedik. Terör örgütü zayıfladı ama terör örgütünün yaymaya çalıştığı fikirlerin istismar ettiği sahaların zayıfladığını söylemek zor. Sorun şekil değiştiriyor. Bu mesele 25 yıldır sürüyor. Bir sorununuz 25 yıldır sürüyorsa aynı şekilde sürmez. Büyür, dallanır budaklalanır, şekil değiştirir ama başlangıçta gibi sürmez. Türkiye’de bu oldu. Ama terörün şekil değiştirmesine rağmen Türkiye hala eski babadan kalma yöntemlerine önemli oranda devam ediyor.
ıkincisi; Türkiye’nin etrafında yaşanan olaylar. Rusya’nın Gürcistan’da aktif hale gelişi, Irak’taki çatışmaların hala sürüyor oluşu, Türkiye ve ıran arasında bir yakınlaşmanın olması ve bunun ısrail’de yarattığı rahatsızlıklar, Ortadoğu dengelerinden Türkiye’nin bağımsız bir aktör gibi hareket etmeye kalkması ve bu durumu bazı odakların kabul etmemesi… Bazı çevreler Türkiye’nin haddini aştığını düşünüyor… Türkiye için sorun üreten ikinci saha da burası.
Üçüncüsü; Ergenekon davası. ıddianamede dudak uçuklatacak kanıtlar var. Devletin içinde çok ciddi bir yozlaşma olduğu görülüyor. En mahrem koridorların ele geçtiğini, bilgilerin buralardan çıktığını, devletin bazı kurumlarındaki kişilerin görevlerinin çok ötesinde fişlemeler yaptığını, kendilerini devlet sayıp hükümeti devirme planları yaptıkları ortaya çıktı. Bu yapının terörü kullandığını, bizzat kendisinin terör mantığı ile hareket ettiğini, Türkiye’de terörün tırmanmasından memnun olduğunu ve bunu yararlı bulduğunu görüyoruz.
Yeri geldiğinde PKK, yeri geldiğinde El-Kaide, yeri geldiğinde DHKP/C ya da 17-18 yaşındaki bir çocukla bu eylemleri gerçekleştirebiliyorlar.
devamı için: http://www.aktifhaber.com/news_detail.php?id=180523