Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.
Alıntı sahibi ""talhagenc""
ruhefza abla, sen imalı olarak hükümete gönderiyorsun iğneli sözlerini ama sana da bir Hadis-i şerif hatırlatayım;
Her millet, layık olduğu şekilde yönetilir...
Demek ki bu millet buna layık. 1982 ASKERı Anayasasını da kabul eden millet bu millet değil miydi zaten? Her neyse.. Milleti irşad etmek lazım, ama önce kendimizi irşad etmek lazım. Dar daireyi halletmeden, geniş daireyle meşgul olan herkes hatalıdır bana göre...
Alıntı sahibi ""talhagenc""
Nurcular, milletin %60-70 i tam mütedeyyin dindar olmadıkça din adına meydana çıkan hiç bir siyasetçiye oy vermez.
Oy veriyorlarsa da, demek ki siyasi konuda Risale-i Nur'un ölçülerini dama kaldırmışlar demektir..
Alıntı sahibi ""talhagenc""
ruhefza abla, sen imalı olarak hükümete gönderiyorsun iğneli sözlerini ama sana da bir Hadis-i şerif hatırlatayım;
Her millet, layık olduğu şekilde yönetilir...
Alıntı
Bediüzzaman, rivayetlerde gelen eşhas-ı ahirzamana ait haberlerin mühim bir kısmını ve hürriyetten evvel ıstanbul'da tevilini söylediği hadîslerin ihbar ettiği ahirzamanın dehşetli şahıslarının alem-i ıslam ve insaniyette zuhur ettiğini görür. Ve yine, gelen rivayetlerden, onlara karşı çıkacak ve mukabele edecek olan hizbü'l-Kur'an hakkında, "O zamana yetiştiğiniz zaman, siyaset canibiyle onlara galebe edilmez; ancak manevî kılınç hükmünde i'caz-ı Kur'an'ın nurlarıyla mukabele edilebilir" tavsiyesine müracaatla, Ankara'da teşrik-i mesai edemeyeceği için, kendisine tevdî edilmek istenen mebusluk, Darü'l-Hikmeti'l-ıslamiye gibi Diyanetteki azalığı, hem Vilayat-ı şarkiye Vaiz-i Umûmiliği tekliflerini kabul etmez. Kendisini fikrinden vazgeçirmek için çalışan ve Ankara'dan ayrılmamasını rica için istasyona kadar gelen bir kısım mebusların da arzularına uyamayacağını bildirerek, Ankara'dan ayrılır, Van'a gider. Ve orada hayat-ı içtimaiyeden uzaklaşarak Erek Dağı eteğinde, Zernebad Suyu başında bir mağaracıkta idame-i hayat etmeye başlar.
Kaynak: http://www.risaleara.com/oku.asp?id=4213