Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

1

13.01.2008, 09:59

Bush´a ağız ve gönül dolusu şükran

[img:359:300]http://img503.imageshack.us/img503/5052/bush11ls1.jpg[/img]

Bush’un Ortadoğu gezisi geride bazı tortular bıraktı. şüphesiz ziyareti ‘aşırı Yahudileri’ çok sevindirdi. Onlar da bunu gizleme gereği duymadılar. Zaman gazetesinin başlığında olduğu gibi ısrail’de Bush’u baş hahamlar karşıladı. Sadece karşılamakla kalmadılar içten şükranlarını arz ettiler. “Madem ki, Irak’ı bizim için dümdüz ettin, bizden de derin bir şükranı hak ettin’ şeklinde görüşlerini ifade ettiler. Ben Gurion Havaalanı karşılama töreninde kısa bir konuşma yapan Eşkinazi toplululuğu dinî lideri Hahambaşı Yona Metzger, Irak işgaliyle ilgili şükranlarını arz ederken ağzından şunlar dökülmüş: “ısrail’i desteklediğiniz ve bilhassa Irak’a savaş açtığınız için size şükranlarımı takdim etmek istiyorum...” Bush da bu içten teşekkür ve kutlamadan dolayı memnuniyetini izhar ve ifade etmiş.

Metzger’in Irak savaşıyla alâkalı olarak söyledikleri ısrail kamuoyunun ekseriyeti tarafından paylaşılıyorsa da aslında Amerikan Yahudilerinin ekseriyeti tarafından paylaşılmıyor. Bununla birlikte Hahambaşı Metzger, ısrail kamuoyunun ekseriyetinin görüşlerine tercüman olmuş. Ancak Amerikan Yahudileri açısından durum farklı. Onların kabul ve tasvibatına mazhar değil.

2007 yılında Amerikan Yahudileri nezdinde yapılan kamuoyu yoklamalarında Yahudilerin yüzde 70’inin Irak savaşını onaylamadıkları ortaya çıkmıştı. Sadece yüzde 28, Irak’a karşı açılan saldırıyı onaylıyor. Aralık, 2007’de CBS tarafından hazırlanan God’s Name belgeselinde Irak savaşından dolayı Bush’a şükranlarını arz eden Hahambaşı Metzger dünyanın en önemli 12 din adamı arasında gösteriliyordu. Newsweek dergisi ise Metzger ve diğer din adamlarının fotoğraflarını belgeselle birlikte yayınlamıştı. Metzger, belgeselde Dalai Lama ve Rowan Williams gibi seçkin dinî liderlerin arasında görülüyordu. Çok ilginç, Yahudi siyasî ve dinî liderleri Bush’u karşılama ve istikbâl sırasında kantarın topuzunu iyice kaçırdılar. Cumhurbaşkanı şimon Peres, Bush’un kalan süresi zarfında barış yapamayacağını ilân etmişken Bush’u karşılama töreninde tam 180 derece dönerek Kasım ayına kadarki sürenin çok büyük bir süre olduğunu ve bu süreye nice barış süreçlerinin sığdırabileceğini söyledi.

***

ısrailli Yahudi hahambaşları Irak’ı dümdüz ettiği için Bush’a şükranlarını arz ederken kendinden menkul Bektaşi bilgesi ılhan Selçuk da aynı günlerde Kur’ân’ın Yahudilere nasıl baktığını yazdı. ‘Savaş ateşini ne zaman körükleseler Allah onu söndürür. Yeryüzünde bozgunculuğa koşarlar. Allah bozguncuları sevmez’ gibi bazı âyetleri alt alta sıralayarak güya Kur’ân’ı Kerim’in Yahudilere bakışını nazara veriyor. Ondan sonra da düşmanlıkları ortadan kaldırmak için cumhuriyet idaresinin kimi âyetleri bu sebeple zorunlu olarak askıya aldığını yazıyor. şimon Peres de Davos’ta sadece âyetleri değil düşmanlıkları bertaraf için tarihi de askıya almak gereğini savunmuştu, ‘Tarihi de ortadan kaldıralım’ diyordu ama tarihten önce Irak’ı tarih hâline getirdiler ve ortadan kaldırdılar. Bir de Hahambaşı, şimon Peres’in huzurunda bunun için Bush’a utanmadan şükranlarını arz ediyor. Acaba bu şükran ifadesi ılhan Selçuk gibiler için bir şeyler çağrıştırıyor mu? Bilinmez! Bir de bu şükran meselesine Yahudilerle diyalog zaviyesinden de bakılmalı.

***

Ama aşırı ve çılgın Yahudiler dışında barışı ve buna bağlı olarak ısrail’in geleceğini tehlikeye attığından dolayı Bush’a ateş püskürenler kıyasıya eleştirenler de var. Afganistan ve Irak savaşını gereksiz görenler aynı zamanda 2006 yılında Lübnan Savaşı’nın Bush’un ısrail’e yeşil ışık yakmasıyla gerçekleştiğini hatırlamıyorlar. Yine Hamas hükümetine yönelik ambargo ve Gazze halkının açlığa mahkûm edilmesi de Bush’un etki alanının dışında değil. Yine kimi ısrailli yazarlara göre, Bush’un hedeflerinden birisi de -gerçekleştirilebilse- Beşşar Esad rejiminin devrilmesi. Bu tek taraflılığının bir sonucu olarak Bush’un Ortadoğu’daki tesiri yok mesabesine inmiştir. Bu bağlamda, Maariv gazetesinin yazarları Bush’la dalgalarını geçmişler. ıçlerinden birisi ‘Bush’un bölgede icra ettiği tesir Hamas’ın askerî kanadının lideri Ahmet Caberi’nin de gerisinde kaldı’ diye yazıyor. Dolayısıyla ısrail’de bazıları Bush’a şükran hisleriyle meşbu’ ve dolu iken Yossi Sarid gibi kimileri de Maniheist yaklaşımlarıyla ve zevzeklikleriyle dalga geçiyor ve eğleniyorlar.

Mustafa ÖZCAN / Yeni Asya
Biz muhabbet fedâileriyiz; husûmete vaktimiz yoktur.

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir