Muhabbet Fedâileri

Bize daha dergi gelmediğinden meseleyi bilmiyorum ama sitenin irtibat bölümünden bunu yetkililere bildirebilirsin.

http://www.yeniasya.de/gencyaklasim/inde…pper&Itemid=109

Hangi resim acaba? :roll:

Birader tarayıp ya da resmini çekip bana özelden yollayabilir misin, merak ettim nedir.

[IMG:114:165]http://img144.imageshack.us/img144/1016/gencyaklasimac9.th.jpg[/img]

Kapakta uygunsuz birşey göremedim :roll:

Dergi elime ulaşmadı. Ekran görüntüsü koyarsanız gereken yapılacaktır.

Dergi elime geceli 3 gün falan oldu sanirim, yaridan cogunu okudum, arka kapakta veya icinde uygunsuz bi resim göremedim ben pencere kardesim..
Rojinin resmini koymuslar omu sana itici geldi? arka kapakta reklam amacli ögrenci resmi var ama dedigin kadar birsey yok diye düsünüyorum..
hani egerki bu ayki sayi hakkinda uygunsuz yazilarsa sorun, ben grup ile yapilan röportaji falan gerekli bulmuyorum, onun yerine verimli makaleler konulsa daha iyi olur tabi..
Ama sununda altini cizmeden edemiycem bu ayki yazilar cok daha hosuma gitti ruhuma hitap etti adate, büyük bi sevkle okudum..

Vesselam

Millet dergiyi yarılamış... Benim dergim ise hala gelmedi...

Alıntı sahibi ""@bdullah""

Millet dergiyi yarılamış... Benim dergim ise hala gelmedi...

:cry:

bazı aylarda dergide çıkan hikayelerimden dolayı Ankaradaki kardeşler ve abiler bir meseleyi benimle görüşüp gerekli yerlere bildirmemi istediler. mesele malum! genç yaklaşım dergisi Ocak sayısı...Roportaj kısmında yer alan bir bayanın insanları cezb edici fotoğrafı. ıhtarı yapan kardeşlerden birnin ifadesi ayne şöyle" bu vb fotoğrafların bulunması hiç de hoş değil! Mesela bu fotoğraf beni cezb etti, şehvani duygularımı harekete geçiriyor") Hatta bir kısmı da " Amaç derginin trajını arttırmak ise her birimiz - gerekirse - 100 dergiye abone oluruz, ama bu tarz fotoğraflar yer almasın" dediği de oldu. bana yaptıkları ihtarı bende sizlere ulaştıracağım yönunde söz vermiştim, nitekim de aynen ulaştırdım. Ben de kardeşlere katılmıyor değilim!
trajın artması için yapılan bu tür çalışmalar aksülamel olup azaltamısn mı! ! ! Acaba Onuncu lem'a yı unutur mu olduk! Bu vesile ile bir hatırayıda aşağıya yazıp Üstadımızn sağ olsaydı bu tarz hizmete ne cevap vereceğinin mesajınıda idrakli olanlar anlamaya çalışsın!
HATIRA: abdullah yeğin ağabey anlatıyor; Üstadımızla beraber Sarıyere gitmiştik. Otomobilde Üstad ben ve şöfor vardı. Denize baka baka geliyorduk. Üstadımız bir kadınla erkeğin birbirine sarılmış vaziyetlerini görünce, birden hızla başını öteki tarafa çevirdi ve başladı hüngür hüngür ağlamaya! kimbilir belki bugünleri görmüştü?


NOT: pencere rumuzlu kardeşim kesinlikle "Haklı"...Basiret ve biraz idrak lütfen! ! !

Alıntı sahibi ""ozkanerdem""

bana yaptıkları ihtarı bende sizlere ulaştıracağım yönunde söz vermiştim, nitekim de aynen ulaştırdım.

Biz dergi yetkilisi değiliz, mesele üzerimizde tasarrufumuz yok ki böyle diyorsun. Derginin ilk sayfalarında yazıyor olsa gerek yetkili kişilerin telefon numaraları, e-mail adresleri.

s.a aynı maili gerekli yerlere ulaştırdım. Müsterih olunuz

[img:215:300]http://www.yeniasya.de/gencyaklasim/images/kapaklar/2008-01.jpg[/img]

“Niçin yaşıyoruz?” “şu hayatta amacımız nedir?” Bu iki soru hayatımızı anlamlandırırken, ona değer katan iki önemli sorudur. Bu soruları görmezden gelmek, belki bazı sorumluluklardan ve yükümlülüklerden kurtulmamızı sağlıyor, ama çok daha önemli bir soruna da kapı açıyor: Kendimizi derin bir boşlukta, değersiz hissetme sorunu.

Biz de Genç Yaklaşım olarak, başta gençler olmak üzere toplumun geneline hâkim olan bu “amaçsızlık” konusunu gündemimize getirdik.

Kendini tanımlayamayan, kendini bir değer olarak görmeyen bir gençlikle karşı karşıyayız. Popüler kültürün etkisi altında kalan, zamanının çoğunu televizyon ya da bilgisayar başında geçiren, kulağındaki kulaklıkla kendini çevresinden soyutlayan, dünyada olup bitenlere ilgisiz, geleceğe dair beklentileri geçici arzu ve isteklerin tatmininden ibaret olan bir gençliği ele alıyoruz.

ınternetle yalnızlaşan, mp3 çalarıyla çevresindeki seslere kulağını kapatan gençliği konuşuyoruz.

Gençliğin amaçsızlığının nedenlerini ve nasıllarını araştırırken, yapılması ve yapılmaması gerekenler üzerinde durduğumuz bu sayımızda, Yusuf Sönmez, insanın aradığı şeye göre değer kazanacağına dikkat çekerek, “şifre, her şeyde ve her yerde O'nu anmak, O'nu anlamaktır” diyor.

Aykut Tanrıkulu ise, “Abes olmaktan ve dipsiz karanlıklara düşmekten” kurtulmanın yolunun “kâinatı değil, nefsi parçalamak”tan geçtiğini anlatıyor.

Osman Yiğit, hayatı anlamlandırmaya, bazı şeyleri “unutarak” başlamamızı önerirken, Levent Bilgi, meselenin temelinde “derinlik korkusu” olduğuna işaret ediyor.

Bu sayımızda Grup Endişe ve Rojin ile de görüştük. “Yaşanan hadiselere karşı bir takım endişeleri” olduğunu belirten Endişe “Korkuyoruz ama karamsar değiliz” diyor.

Albümlerinde Kürtçe parçalara da yer veren Rojin ise yasaklardan şikâyetçi, hiçbir halkın hiçbir halkı aşağılamaya küçümsemeye hakkı olmadığını söyleyen sanatçı şöyle konuşuyor: “Hepimiz insanız, ağladığımızda aynı tuzlu gözyaşlarını akıtıyoruz. Ayrımcılık ve faşizan duygular çok kötü bir şey”

Son olarak, fotoğraf yarışmamıza katılmak isteyen okuyucularımıza, eserlerini en geç 20 Ocak'a kadar bize ulaştırmalarını hatırlatıyoruz.

şubat sayımızda görüşmek üzere…

Ocak sayisi http://www.gencyaklasim.com/

Rojin gibi ıslami yaşantı derdi olmayan bir sanatçı yerine M. Emin Ay, Mustafa Özcan Güneşdoğdu, Sami Yusuf gibi isimleri dergiye taşısalar mış daha iyi olurmuş. Rojin'miş. Peh. Adında meymenet yok bi kere...

selamun aleykum
Forumumuza bugün kayıt yaptım.Kayıt olmamdaki asıl amaç; konu başlığında belirttiğim gibi, dergimizin bu ayki sayısında çıkan bir ses sanatçısının yayınlanan resimleri ve arada bir nükseden hastalığımız olan misyonumuza uygun olmayan reklamların yayınlanmasıdır.Bu minvalde gerekli tepki ve rahatsızlıklarını forumda ve dergimizin sayfasındaki ziyaretçi defteri bölümüne yazan kardeş ve büyüklerimiz var .Allah razı olsunhepsinden.Böyle olması hizmette günahı ve sevabıyla bulunan bir faninin gerekli tepkisini vermesi gerekmediği anlamına gelmeyeceği kanatinde olarak bu satırları yazmaktayım.Dergimizin4-5 yerinde aynı bayanın resimlerinin yayınlanmasına ne gerek ve lüzum var.Acaba bu resimlerin yayınlanmasında mesuliyet yok mudur? .tabi ki var
bırakakalım başkalarına ayak uydurmayı onlar bize uydursun.Bu resimlerin özür dilerim ama şehavani duyguları tahrk ve safi zihinleri idlal etme vechesi yok mu?Bu dergilerimiz kudsi mekanlar addettiğimiz dershanelerimize medrese i nuriyelere giriyor abiler kardeşler.Acaba dergimizin basılmadan önce son bir konturolü yapılmıyor mu.Çok bilen abilerimiz acaba dergimizde ygun bir şey olmadığı kanaatinde olarak mı dergimizi bize gönderiyorlar.ya o arka sayfadaki reklam için ne demeliacaba?o reklam basılmasa idi bu ay dergimiz çıkmaz mıydı?kalalım ne olacak bu ay dergisiz kalsaydıkta o resimler yayınlanmasydı.Bu satırların benzer şeklini dergimizin ziyaretçi sayfasına yazdım ama demokrat ve leştiriye açık(!) abilerimiz yayınlamadılar sağolsunlar.Neyse, olsun böyle canları sağolsun.Allaha enmanet olun kardeşler

Her bir okur, fikrini ve tepkisini uygun dille gerekli yerlere belirtmesi hizmetimiz için en sağlıklısı olur. Eleştiri olacağı gibi tebriklerimizide unutmayalım ki, müsbetler artsın...
Ayrıca Sami Yusuf kapakta şortla olsa neyler? Yayınlanan kişilerin dindarlığına göremi değerlendirme yapmamız gerek yoksa BıZE göre kılık kıyafet vs. uygunluğuna göremi? (Kafirin herbir hareketi kafir olması gerekmez diyor ya Üstad , o ölçüde)

neyse...

O zaman ıslam'a uygun resimler bassınlar. Müslüman gençliğe örnek olabilecek şahsiyetlerle röportaj yapsınlar. Rojin kimmiş? Neyi başarmış? Hangi hareketiyle örnek olabilir Müslüman gençlere?

tasvip etmediğimiz noktaları müsbet bir dille iletiyoruz da benim üzüldüğüm nokta herhangi bir cevap gelmemesi.

dergide eleştirilen durumu onaylıyorlar mı? o yüzden mi ses çıkarmıyorlar?yoksa o kadar kişinin gözünden kaçtı, bir daha olmayacak mı? keşke yazdıklarımıza cevap verilse.açıklama yaparak bizlere geri dönseler, ne düşündüklerini bilsek.