Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

1

01.08.2005, 23:03

İlâhi

Allahım kalplerimizi iman ve kuran nuru ile nurlandır. Allahım bizi Sana
karşı fakirlik duygusu ile zenginleştir ve Sana karşı zenginlik duygusu ile
bizi fakirleştirme...Biz kendi kuvvet ve kudretimizden uzaklaşıp Senin
kuvvet ve kudretine iltica ettik.
Bizi Sana tevekkül edip dayananlardan eyle
ve bizi nefislerimize bırakma.
Bizi hıfzın, koruman ile muhafaza et, bize merhamet et; erkek ve kadın
inananlara da merhamet et.
Seyyidimiz, Senin kulun ve nebin habibin ve alemlere rahmet olarak
gönderdiğin rasulün Muhammed'e; bütün aline, ashabına nebi kardeşlerine,
yakınlaştırılmış meleklerine ve salih kullarına salat ve selam eyle, amin.


ılâhi! Herşeyi bilen, herşeyden haberdar olansın. Herşeye gücü yetensin.

ılâhi! Sen murat etmezsen hiçbir şey vukû bulmaz. Sen dilemezsen hiçbir şey
var olmaz.

ılâhi! Bize bizden daha yakınsın. Bütün ahvalimize vâkıfsın, değerlerimizden
taviz verir olduk.

ılâhî! ınancımız zaafa uğradı, dünyevileştik. Değerlerimizden taviz verir
olduk.

ılâhî! Birliğimiz bozuldu, saflarımız dağıldı, uhuvvet sarayımız harabeye
döndü, birbirimizle didişiyor, birbirimizle uğraşıyoruz.

ılâhi! ıstediğin şekilde bir kul olamadık. Kulluk kıvamını bulamadık.
Nefsimize, şeytana, kullara kulluk yapar olduk.

ılâhî! ımanen, amelen ve ahlaken tam bir perişanlık sergiliyoruz. ızzetimizi
kaybettik, zillete düçar olduk.

ılâhi! Ne idik, ne olduk; nerede idik, nereye geldik? Asırlar var ki
meçhuller peşinde koştuk, bilinmezler sahrasında dolaştık durduk. Önümüzdeki
meşaleyi, gönlümüzdeki nuru görmezlikten geldik. Karanlıklar diyarında,
körler ülkesinde aydınlık yarınlar arama gafletine düştük.

ılâhi! ınancımıza, değerlerimize yabancı olduk. Bizden olmayan, yabancısı
olduğumuz izmlerin, düzenlerin kölesi olmayı, kendi değerlerimizle izzetle
yaşamaya tercih ettik.



ılâhi! Ümmet şuurumuzu kaybettik. Kabilecilik, bölgecilik, ırkçılık ıslam
bilincimizi, ıslamî hassasiyetlerimizi bir güve gibi içten içe kemirmekte.

ılâhi! Çeşmenin başında susuz, sofranın başında aç kalmak gibi bir bönlük
sergiliyoruz. ıslam gibi bir dine, bir sisteme sahip iken birer zulüm düzeni
olan beşeri sistemlerin zebunu olduk.

ılâhi! “Sadece benden korkun.” buyurduğun halde; bizler, senden başka
herşeyden, herkesten korkar olduk.

ılâhi! Sadıklarla, salihlere beraber olmamızı; kafirleri, müşrikleri dost
edinmememizi emir buyurdun.


ılâhi! Hiçbir kınayanın kınamamasından korkmadan, Allah yolunda cihat
etmemizi, dini mübini ıslama hizmet etmemizi istiyorsun. Bizler ise
nefsimiz, dünyamız için katlandığımız hakaretlere, zilletlere dinimiz,
ahiretimiz için katlanıyoruz.

Dünyacıların, fasık ve facirlerin kınamasından korkuyor, dinimizden tavizler
veriyoruz.

ılâhi! ıman zaafiyetimizden, dünyevîleştiğimizden dolayı kâfir, fasık ve
facirlere benzemeye çalışıyor, onlara özeniyor, inancımızı yaşantımıza
yansıtamıyor, dinimizi savunamıyoruz.



ılâhi! Sana kulluk yapmak isteyenler, ahkamı ilahiyeyi savunanlar, inancına
göre yaşamak isteyenler, kula kulluk yapmak istemeyenler, her türlü din
dışılığı, her türlü ahlaksızlığı, dine karşı dinleştirilen ideolojileri
baskı ve zulüm sistemlerini reddedenler, kınayanlar, horlanıyor, çeşit çeşit
zulümler yapılıyor.


ılâhi! Halimiz perişan, tadat etmekle bitmez. Sen, bize bizden yakınsın, her
şeyimizden haberdarsın. Halimizi arzetmek için değil, perişanlığımızı,
gafletimizi itiraf etmek için huzurundayız.

ılâhi! Sen Rahman’sın, Rahim’sin, affedicisin, affı seversin.

Bize merhamet et, acı, affet, yardım et.

ımanımızı kemale erdir. Sevdirdiklerini sevdir, yerdiklerini yerdir.

Basiret, firaset, idrak ver. Aklı selim, kalbi selim lutfet.

ılâhi! Bize kulluk idraki, ümmet bilinci, din gayreti, hizmet aşkı, uhuvvet
şuuru ver.

Yeniden ıslam’ın izzetiyle şereflendir. Bütün insanlığı küfür, şirk ve
nifakın karanlıklarından, ıslam’ın aydınlığına kavuştur. Bu yolda bizi
hizmetkâr eyle.

ılâhi! Kafir, müşrik ve münafıkların karşısında eğilip bükülmekten aşağılık
dünyevi çıkarlar, vadedilen makam ve mevkiler için boyun eğmekten, zillete
düşmekten, inancımızdan taviz vermekten bizleri koru.

ılâhi! Hiçlik diyarından gelen bir garip, kulluk kapısından huzura çıkmak
diliyor.

Hem garip, hem aciz, hem zayıf, hem günahkâr, boynu bükük ve mahçup,
utanarak, ümitvar olarak sana geliyor.

Sen merhametlilerin en merhametlisisin,

Sen celal ve ikram sahibisin.

Bizi yüce ıslam davasının hizmetkârı eyle.

Kulluğun ve hizmetin tadını tattır.

Yüce kudret karşısında hiçliğin zevkine daldır.

Garip başlayan ve şu anda garip olan bu dini mübini ıslamı yaşamaya,
savunmaya, hakim kılmaya çalışan gariplere yâr ve yardımcı ol.

Risale Okuyorum

Üyeliği İptal Edildi

  • "Risale Okuyorum" bir erkek
  • "Risale Okuyorum" adlı kullanıcı yasaklandı

Mesajlar: 663

Konum: Ankara

Meslek: Öğrenci

Hobiler: İnternet, Risale-i Nur

  • Özel mesaj gönder

2

02.08.2005, 20:12

amin ecmain
"şimdi oku, kabirde okuyamazsın!" (Zübeyir Gündüzalp)

3

02.08.2005, 23:09

Amin Allah razi olsun.
(Allahim, Efendimiz Hazreti Muhammed'e,
O'nun aile fertlerine ve ashabina salât ve selam eyle.)

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir