Abdulkadir Said kardeş; şu kısmı anlayamadım"Duanın içeriğini buraya yazmalarını istemem iyi olmayabilir"
Yani demek istedim ki; "Dua edelim inşa'Allah kardeş, Allah yardımcın olsun" gibi destek hissettirici yazılsın, ama duanın içeriği yazılmasın, herkes içinden geldiği gibi ihlasla istesin, bir kardeş diğerinin duasını görüp, neden benim böyle değil diye zorlamasın, içten, gönülden ve muhlis olsun dedim. Hem yazmasa da, en azından içinden "Allah yardımcısı olsun" diyen kardeşlerin varlığını umuyor ve buna inanıyorum.
Üstad Lem'alar'da demiş ki
"Bir zerre ihlâslı amel, batmanlarla hâlis olmayana müreccahtır.".
Dua da bir nevi ibadet, hem bir dirhem bir kaç gram, bir batman ise 4 kilograma tekabül eder yaklaşık, yani ihlasın kerameti büyük, Allah ihlaslı kullarından eylesin, amin...
Hem:
Ben de çok manevi dalgalanmalar yaşıyorum, ama bunları birer iğne ile dürtülme, manevi terakkiye vesile kabul ediyorum, o zamanlarda Allah'a daha çok yöneliyorum,
"Allahümme Ya Rabbi! Biyedike'l-hayr. ınneke ala külli şey'in kadir" , "Allah'ım, Ey Rabbim! Hayır Senin elinde. Sen her şeye kadirsin" diyorum, hayırlısına ulaştır, hüsn-ü hatime ver diyorum, "La havle vela kuvvete illa billah" , "HasbünAllah ve ni'mel vekil" gibi dualar ve zikirler ediyorum, yani Kur'an, hadis ve risaledeki duaları ediyorum.
Abla, yani, sen bu dalgalanmaları yaşadığın için şanslısın. şeytan boş insanla uğraşmaz, bunları hiç yaşamayıp, ölüm vaktine kadar aldanmış gitsen bundan kötü olurdu.
Hallac Mansur'un bir sözü var, "Herkes Allah'ı verdiği ni'metler için sever, ben ise verdiği musibetler için seviyorum."
Musibet istenmez, ama gelirse sabredilir, musibetler, şeytanın dürtüklemeleri, vesveseleri, evhamları... Bunlara karşı Allah'a yönelir ve O'na doğru ilerlersek güzeldir. Nasıl bazı anneler, yavrularını "Öcü var!" diye korkutur, sinesine çeker... Teşbihte hata olmasın... Yani böyle teşbih yüzünden annenin yerine Allah'ı koyun demiyorum, çağrışım yapsın diye anlatıyorum. ışte Allah da musibetler veriyor sevdiği mü'minlere, onların yüzünü dünyadan ahirete doğru çeviriyor, kendisine doğru manen yaklaştırıyor. Allahu a'lem bissavab, yaşadığım musibetler olmasa, her şey istediğim gibi olsa, burada bunları konuşuyor olmazdık, kadere taalluk eden bir konu, ama, atalete ve gaflete sebep olan rahat bunlara sebep olabilir diye ihtimalden bahsedeyim dedim.
Sohbetler konusuna gelirsek; sohbetler konusunda sıkıntı yaşayan abi, abla, kardeşler çok, tabiri caizse, kanayan bir yara. ışte bu yaraya merhem olması için ayrı bir başlık açmalı, bu müstakil başlık altında ayrıca ve detaylıca ve konuyu dağıtmadan tartışmalıyız diye düşündüm...
Allah yardımcın olsun abla...
Sahih-i Buhari'deki (en muteber hadis kitabı) şu hadisi okuyalım:
Konu Allâh`ı Zikretmek (2)
Baslik Allâhu Teâlâ`nın Kullarının Niyâzına Sür`atle ıcâbeti, Ebû Hüreyre Radiya`llâhu Anh Hadîsi
Ravi Ebû Hüreyre (395)
Hadis
Rivâyete göre, Resûlu`llah Salla`llahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: Azîz ve Celîl olan Allah buyurur ki: Ben kulumun beni sanısı yanındayım (irâdem kulumun beni anlayışına göre, ta`allûk eder). Kulum beni andığı zaman muhakkak onunla berâber bulunurum. O beni gönlünde gizlice zikrederse, ben de onu bu sûretle anarım. Eğer o beni bir cemâ`at içinde zikrederse ben de onu cemâ`at efrâdından daha hayırlı bir cemiyet içinde yâd ederim. O kulum bana bir karış yaklaşırsa, ben ona bir arşın yaklaşırım. Kulum bana bir arşın yaklaşırsa, ben ona bir kulaç yaklaşırım. O bana yürüyerek gelirse, ben ona koşarak varırım.
Hadis No 2183
Not: Mü'minin mübahları bile ibadet hükmünde olabilir. Hele sizin eve hizmetiniz, çocuğa ve eşe bakmanız mübah değil zaten, adı üstünde hizmet, hizmetin de bir karşılığı olur, siz bunu inşa'Allah ahirette nurlu ve katlı olarak alırsınız.. Bunlardan da inşa'Allah zaten sevap kazanıyor olduğunuzu umuyorum.
Mübah: "Yaptığında sevap veya günah kazandırmayan, mekruh da görülmemiş şeyler." bildiğim kadarıyla.