Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

1

11.06.2007, 05:47

Peygamberimizin şekl ve şemali.. :(

Bugün okudugumda cok etkilendim sizlerle paylasmak istiyorum bu bölümü..

Hasan b. Ali (r.a) rivayet ediyor:

Dayim hind b. Ebi Hale'den, Peygamberimizin (sav) sekl ve semailinden sordum, o, peygamberimizin vasiflarini iyi bilirdi. Onu hayalimde canlandirayim, onun ahlaki ile ahlaklanayim, diye dayimdan onu anlatmasini cok isterdim. o söyle anlatti:

>Resul-i Ekrem hazretleri, muhteremdi ve kendisine hürmet edilirdi. Onun yüzü, ayin 14. gecesindeki Bedir hali gibi nurani ve parlak indi.Mübarek boylari orta boydan daha uzun olup ve fakat uzun zayif kimseler gibi de degildi. Mübarek baslari büyükce isi. Saclari kivircik ile düz arasindaydi. Saclari ayrilmaya müsait oldugu zaman iki tarafa ayirirdi. Saclarini uzattiklari zaman uclari iki kulak memesini asardi. Yüzleri hafif kirmizi karisigi beyaz ve parlakdi. Alinlarinin iki yani acik ve genisti. Kaslari yay gibi olup iki uclari göz uclarina kadar uzardi ve catik kasli olmayip uclari birbirine cok yakin idi. Iki kasi arasinda bir damar vardi ki, o öfke aninda kabarir ve ortaya cikardi. burunlarinin üst kismi yüksekce idi. Burnunu bir nur kaplamisti. Dikkat etmeden bakan bir kimse onun burun kemiginin üstü yüksek, ortasi düz ve uc kismi basikca zannederdi, fakat öyle degildi. Sakal-i Serifleri sikca ve büyükce idi. Yanaklari yumru degil, düz idi. Mübarek agizlari genisti. Ön disleri seyrekce ve ince idi. Gögsünden göbegine kadar ince bir hat gibi killari vardi. Boyunlari bir resmin boynu gibi gümüs parlakliginda idi. Bütün azalari birbirine mütenasibdi. Irice ve fakat birbirine mütenasibdi. Karinlari ile gögüsleri düz ve müsavi idi. Gögüsleri ve iki omuzlari arasi genisti. Mafsal kemikleri irice idi. Soyunduklari vakit, vücutlari gayet nurlu ve parlakti. Gögüsleri ortasindan göbegine kadar inen ince killar, sanki bir hat meydana getirirdi...

Bilek kemikleri uzun idi. Avuc icleri genisti. El ve ayak parmaklari kalin ve büyükce idi.< Veya dayim söyle dedi: >Elleri, ayaklari ve diger organlari mütenasib bir uzunlukta ve kalinlikta idi. Düz tabanli degildi. Ayaklarinin üstü düz olup bir ve yarik olmadigi icin ayagina su döküldügünde su üzerinde kalmaz etrafa dökülürdü. Yürürken ayaklarini yüksekce kaldirirlar, sag ve sola meyletmeden gideceklere yöne hafifce egilerek yürürlerdi. Bir tarafa döndükleri zaman bütün vücudu ile dönerlerdi. Cogu zaman gözleri etrafa degil, önlerine bakardi. Yere bakislari gözyüzüne bakislarindan daha fazla idi. Mübah olan seylere bakislari göz ucu ile olurdu. Sahabesinin arkasindan yürürlerdi. Karsitligi kimselerden önce davranarak onlara selam verirlerdi.<


Imam-i Tirmizi

Hadislerle Peygamberimizin güzel ahlaki

Sefaatinden mahrum eyleme biz senden asirlarca uzaga düsen ümmetlerini ya Resul.. :cry: :cry: :cry:
Ben beni biraktigim zaman, sen beni birakma Yarab! Yunus Emre

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir