bu ülkede en son ezilen "grup" herhalde turbanlılardır . 1971'de mi ezildiler? yoksa 1980'de mi? yoksa elinde kur'an'la sagda solda dolaşan evren pasa'yı biz mi yanlış anladık? hizbullah cunta cia evliliginin meyvesi değil miydi? 17 yasında idam edilen çocuk mu türbanlıydı? yoksa cinsel organlarına cop sokulan (affinıza sığınıyorum) üniversite ögrencileri mi türbanlıydı? sivas'ta yakılanlar ve daha sonra hakları aranmayanlar mı turbanlıydı? Burada önemli olan tc devleti'nin her zaman türbanlılara sefkatli olmasıdır. burada açıkca anayasanın eşitlik ilkesi ihlal edilmekte, devlet bütün vatandaşlarına eşit mesafede durmamaktadır.
turbanlılar cumhurbaskanlıgına kadar yürüyebilmektedir, peki coca cola işçileri ne kadar yürüyebildi dikkat cekti mi? turbanlıların egitim hakki elinden alınıyor, peki kaç kişinin daha egitim hakki elinden alınıyor, imza kampanyasina katıldı diye okuldan atılanları mı sayalım, yoksa bmw kullanacak kadar parası olmayan türbansızların cocuklarını mı? eğri oturup doğru konuşalım lütfen. türkiye her yönüyle bir kalitesizlikler ülkesidir.kürt milliyetçileri insan haklarından, kültürel haklardan bahsedip odtü'de imam hatiplere karşı yürüyüş yapabilmektedir.burada türban sadece bir simgedir. politik islamın, islamı bir yaşam biçimi haline getirmeye çalışan, başkalarına da zorla uygulatmaya çalışan, tek doğruya inanan bağnaz bakış açısı ile sorunu olan kişilerdir cumhurbaşkanlığına yürüyenler. başörtüsü temsil ettiği değerler ile türban ve temsil ettiği değerler farklıdır. özgürlükler hukuku, ayrımcılık başlıkları altında ezilen politikası yapmak demogojidir. diyelim ki tüm inanç sistemlerinin sembolleri serbest bırakıldı: müslümanlar türban, hristiyanlar haç kolye, museviler kipa takarak, budistler rahip kıyafetleriyle kamusal alana alındılar. peki adamın biri çıkıp 'ben patates dinindenim arkadaş' deyip sırtında bir çuval patatesle dolaşırsa, bereket tanrısına inanan bir vatandaş keyfinin doğrultusunda giderse veya jedi dinine mensup olduğunu iddia eden şahsiyet jedi robe giyer 'kamusal alanda fink atarım' derse, bu karmaşadan nasıl çıkacağız? mini etek sorunu gibidir türban sorunu efendim. ama nedense bu kadar büyümemiştir olay, kapıdan cevrilip eve gidip pantalonumuzu giyip öyle gelmişizdir üniversite kapısına... ha türban serbest olsun tabi ki de, çıplak girebilelim derslere (hinduyum, özgürüm), şarap ta içelim derste (bektaşiyim, özgürüm..) demek ki neymiş dinsizlikle eş gördüğünüz laiklik? devletin tüm inançlara ve inançsızlığa eşit mesafede durmasıymış..
ve ülkemizde laiklik rotası saptırılmış kavramdır. insanlar ötekiliştirildikçe ve ahlaksızca kutuplaştırılmaya devam edildikçe bu kelimeyi kullanmak bile kavga sebebi olabiliyor artık. arkadaşlar düşünsenize herkesin dini inancının kamusal alanda serbest bırakıldığını? ben pek düşünemiyorum açıkçası bi çıplak ateist ile türbanlının aynı sınıfta olmasını. eminim ki daha fazla kaos olur. devlet dinci ve mezhepçi davranışları sınırlamak ve kısıtlamakla yükümlüdür. devlet bireylerin inançlarını korumak için, ona baskı yapan akımlara, eylemlere, örgütlenmelere müdahele etmekle yükümlüdür.
gökkuşağındaki renklerin kardeşliği temennisiyle*...
*objektif düşünemeyen ve ayar vermeyi kendilerine sünnet haline getirenler lütfen yorum yapmasın. ayarı vermeniz sünnet ise almanız da farz olabilir.