Resulullah (sav) buyurdular ki: "Allah Teala hazretleri şöyle demiştir: "Ben kimin iki sevdiğini almışsam ve o da sevabını umarak sabretmişse, ona cennet dışında bir mükafaat vermeye razı olmam."
(Tirmizi, Zühd 58, (2403); Buhari, Marza 7 / Ravi : Ebu Hüreyre)
Resulullah (sav) buyurdular ki: "ışittiği şeyin verdiği ezaya aziz ve celil olan Allah'tan daha sabırlı kimse yoktur. Çünkü O'na şirk koşulur, evladlar nisbet edilir. O, yine de onlara afiyet ve rızık vermeye devam eder."
(Buhari, Edeb 71, Tevhid 3; Müslim, Sıfatu'l-Münafıkin 49, (2803) / Ravi : Ebu Musa)
Ne (her) iyilik, ne de (her) kötülük bir olmaz. Sen (kötülüğü) en güzel yol ne ise onunla önle. O zaman görürsün ki, seninle arasında düşmanlık bulunan kimse bile, sanki yakın dost(un olmuş)tur. Bu (en güzel haslete), sabredenlerden başkası kavuşturulmaz. Buna büyük bir hisseye malik olandan gayrisi eriştirilmez (Fussilet, 34-35) ayetiyle ilgili olarak şu açıklamayı yaptı: "(Ayette kastedilen en iyi yol) öfke anındaki sabır, kötülüğe maruz kalındığı andaki aftır. ınsanlar bunları yaptıkları takdirde, Allah onları korur, düşmanları da kendilerine eğilir. Sanki samimi dost olur."
(Kütüb-ü Sitte / Hadis No : 0767)
Resulullah (sav), (ölen) çocuğu için ağlamakta olan bir kadına rastlamıştı: "Allah'tan kork ve sabret" buyurdu. Kadın (izdırabından kendisine hitab edenin kim olduğuna bile bakmadan): "Benim başıma gelenden sana ne?" dedi. Resulullah (sav) uzaklaşınca,kadına: "Bu Resulullah idi!" dendi. Bunun üzerine, kadın çocuğun ölümü kadar da söylediği sözden dolayı (utanıp) üzüldü. (Özür dilemek için) doğru Aleyhissalatu vesselamın kapısına koştu. Ama kapıda bekleyen kapıcılar görmedi, doğrudan huzuruna çıktı ve: "Ey Allah'ın Resulü, (o yakışıksız sözü) sizi tanımadan sarfettim (bağışlayın)" dedi. Aleyhissalatu vesselam: "Makbul sabır, musibetle karşılaştığın ilk andakidir" buyurdu.
(Kütüb-ü Sitte / Hadis No : 3220)
Ensar (ra)'dan bazı kimseler, Resulullah (sav)'dan bir şeyler talep ettiler. Aleyhissalatu vesselam da istediklerini verdi. Sonra tekrar istediler, o yine istediklerini verdi. Sonra yine istediler, o isteklerini yine verdi. Yanında mevcut olan şey bitmişti; şöyle buyurdular: "Yanımda bir mal olsa, bunu sizden ayrı olarak (kendim için) biriktirecek değilim. Kim iffetli davranır (istemezse), Allah onu iffetli kılar.Kim istiğna gösterirse Allah da onu gani kılar. Kim sabırlı davranırsa Allah ona sabır verir. Hiç kimseye sabırdan daha hayırlı ve daha geniş bir ihsanda bulunulmamıştır."
(Kütüb-ü Sitte / Hadis No : 4844)
Enfâl 46
Allah’a ve Resûl’üne itaat edin ve birbirinizle çekişmeyin. Sonra gevşersiniz ve gücünüz, devletiniz elden gider. Sabırlı olun. Çünkü Allah sabredenlerle beraberdir.
Enfâl 66
şimdi ise Allah yükünüzü hafifletti ve sizde muhakkak bir zaaf olduğunu bildi. Eğer içinizde sabırlı yüz kişi olursa iki yüz kişiye galip gelirler. Eğer içinizde (sabırlı) bin kişi olursa, Allah’ın izniyle iki bin kişiye galip gelirler. Allah sabredenlerle beraberdir.
Lokman 17
“Yavrum! Namazı dosdoğru kıl. ıyiliği emret. Kötülükten alıkoy. Başına gelen musibetlere karşı sabırlı ol. Çünkü bunlar kesin olarak emredilmiş işlerdendir.”
Asr Suresi
Asr'a andolsun ki, insan şüphesiz ziyan içindedir. Ancak, iman edip de sâlih ameller işleyenler ve birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenler müstesna (Onlar ziyanda değillerdir).
"Sabır zehiri yudum yudum içmektir" denilse de; gerçekten inanan bizler için "sabır, PANzehiri yudumlamak" diye düşünülmelidir !
şunu da unutmayalım ki; sabredilmelidir; fakat Allah'tan sabır istenmemelidir. Bir hadiste Peygamberimiz'e (s.a.v) Allah'a dua et de bana sabır versin, denildiğinde; O (s.a.v) : Sen Allah'tan bela mı istiyorsun, buyuruyor.
Başımıza her gelen musibette (ki bunlar, bize musibet gibi görünür...) sonuna kadar SABRI terketmemeliyiz ki "herşey üst üste geldi" cümlesini kullanmayalım ! ılk gelene gereken tepkiyi veremezsek, ardından başka bir deneme muhakkak gelir; çünkü insana bir defa değil, binlerce defa imtihan fırsatı verilir, elhm.
Ve yine unutmayalım ki;
Belalar, önce peygamberlere sonra velilere sonra da derece derece Rahman'a yakın olanlara verilir !
Huzurlu ve verimli çalışmalar...