Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

1

11.06.2006, 11:33

kuran garip mi?

Peygamber Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) “Bu din, kendisini bilmeyen, hâl ve dilinden anlamayan insanlar arasında neş'et etti. Bir gün gelecek, ilk ortaya çıktığı anki garipliğine tekrar dönecek ve bir kere daha gurbet yaşayacak. Müjdeler olsun gariplere!.” buyurmuş; sonra da “Onlar, bozguncuların yakıp yıktıklarını yapıp ıslah etmekle uğraşan kimselerdir.” diyerek garipleri tavsif etmiştir. Dinin kaynağı Kur'an'dır. Din derin bir gurbet daha yaşayacaksa, demek ki, Kur'an da o gurbetten nasibini alacaktır. ışte, dini değerlerin horlandığı, halkın bütünüyle fesada koştuğu, kalabalıkların anarşiye ve nihilizme yürüdüğü o gün, bir zümre de himmetlerini tamamıyla ıslaha teksif edecek, yıkılan değerleri tekrar asıl kaideleri üzerinde yükseltmeye koşacaklardır. Efendimizin diliyle kendilerine müjdeler çekilen kutlular işte o muslihlerdir. Aslında, o gün Kur'an garip olduğu gibi ondan istifade etmeyen insanların da elim bir gurbet yaşamaları söz konusudur. O hidayet kaynağına sırt dönenler de gariptir; zira, şu vahşetzârda, şu gurbethanede insanın gurbetinin giderilmesi ancak Kur'an-ı Kerim'in rehberliği ve refaketiyle, onun enis olmasıyla mümkündür.

Bugün de iç içe iki gurbet yaşanıyor; insanların çoğu pek acı bir gurbet, “Kur'ansızlık gurbeti” yudumlarken Kur'an da cemaatsizlik gurbeti yaşıyor. Keşke, insanlar Kur'an'ın haremgâhına yürüyüverseler, ona karşı muhabbet izhar ederken kelam-ı ilahiye ve hakikatlerine gerçekten sahip çıksalar.. “Kelam-u Rabbinâ” deyip saygılarını ifade ettikleri aynı anda, o saygının gereğini yerine getirme adına da aşk u şevkle kanatlansalar.. yani Kur'an ile insanlar arasında sahih bir izdivac gerçekleşse ve bir şeb-i arûs olsa.. işte o zaman insanlar, hem kendi gurbetlerinden sıyrılmış, hem de Kur'an-ı Kerim'in çehresinden o gurbetin tozunu silmiş olacaklardır. Böyle bir vuslatla Kur'an-ı Kerim'in gurbetinin giderilmesi de, zannediyorum, ona her zaman sahip çıkan fikir işçileri, bu devrin garipleri sayesinde gerçekleşecektir. ınsan aklının, beşer idrak, zeka, kabiliyet ve istidadının çok üstünde işler yaparak hep sulh ve ıslah yörüngeli yaşayan aşkın insanlar Kur'an-ı Kerim'in gurbetini izale edeceklerdir. Elverir ki onlar, durdukları yerde hep konumlarının hakkını verme duygusuyla bulunsun ve tam bir rehber tavrı ortaya koysun. Zaten, beşerin öyle örnek insanlara ve kaliteli rehberlere ihtiyacı vardır.. ne zaman müracaat edilirse edilsin, kahvesinin köpüğü üzerinde, tavşan kanı gibi çayı buğu buğu, sinesi de herkese açık rehberlere.. evvela kendi üzerlerindeki o gurbet tozu-toprağını silip atarak Kur'an'ın gurbetini giderecek ve sonra da onun hidayetiyle kurbet ufkuna doğru seyahate çıkacak olan fikir işçilerine...

2

11.06.2006, 18:25

Hani Efendimizin(a.s.m) bir hadis-i şerif'i var.Tam hatırlayamıyorum,gün gelecek Kur'an bir vadide insanlar başka bir vadide olacak gibi bir hadis.

Gerçekten de günümüzde bunu ne yazık ki görmekteyiz,aslında burada hizmete çok büyük sorumluluklar düşmekte,görmekteyiz.

Farkında değiliz lakin Kur'andan uzaklaştıkça,kıyameti yaklaştırıyoruz.

Allahu Alem..

selametle

3

12.06.2006, 08:35

Allah rzı olsun hocaefendiden.

hani üstad diyor ya;

Kuranımız yeryüzünde cematsiz kalırsa cennetide istemem.Orasıda
bana zindan olur.

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir