Yunan arıları balımızı çalıyor!
Türkiye ile Yunanistan arasındaki sınır tartışmalarına bir de arı krızi eklendi. Egeli bal üreticileri Yunan arılarından yaka silkiyor!
Bal üreticilerine bir dokunan bin ah işitiyor. Dağ başlarında kovanlarını bırakan, bankalara borçlarını ödeyemeyen üreticiler, sahte Çin ballarının piyasaya girmesiyle ciddi bunalım yaşıyorlar
Türkiye'nin Ege kıyıları bugünlerde arı kovanı gibi kaynıyor. Bunun nedeni sadece bal piyasasında ortaya çıkan sahtecilik şaibesi değil. Balcılara bir dokunduk bin ah işittik. ızmir, Aydın, Muğla başta olmak üzere Ege kıyılarında üretim yapan balcılarla konuştuk. Yaylalarda, dağ başlarında kovanlarını bırakıp gelen arıcılar, bankalara ödeyemedikleri kredi borçları, parasızlıktan yaşadıkları aile içi çatışmalar ve balcılık piyasasına da el atmış Çin balları arasında intihar noktasına geldiklerini söylüyorlar. Egeli bal ihracatçısı firmaların kendilerinden değil sahte bal fabrikalarından daha ucuza bal aldıklarını ve bu yüzden Avrupa'da Türkiye'nin imajının zedelendiğini ifade ettiler.
ÇıN ENZıMıYLE SAHTE BAL!
Sahte bal yapmamanın bedelini ağır şekilde ödediklerini vurgulayan üreticilerin derdi başlarından aşkın. ızmir'in Menemen ilçesinde arıcılık yapan Yusuf Karaman deposundaki balları teşhir ederken bir yandan da derdini anlatıyor. "Evimi, arabamı sattım. Milyarlarım gitti. Benim balım Ege Üniversitesi tarafından onaylandı ancak yine depoda. Tarım Bakanı'ndan randevu almak istediğimde bürokratlar ceketlerinin iç cebini göstererek 'rüşvet' talep ettiler" diyen Karaman, "ıç ve dış piyasa şuruptan sahte bal üreten birkaç firmanın tekelinde. Biz tamamen saf bal üretiyoruz. Bunun kilosunun maliyeti 7,5 milyon. Tüccar ise kilosu 500 bin liraya mal olan sahte bal alıyor" şeklinde konuştu.
Egeli bal üreticileri sorunlarını dile getirmek için çalmadık kapı bırakmamışlar. Tarım Bakanı Sami Güçlü'nün açıkladığı sahte bal üreten firmalara ilişkin listenin tümüyle gerçeği yansıtmadığını öne süren Aydınlı arıcı Mustafa Sarıoğlu, ise, "Bakanlık yetkilileri Avrupa ülkeleri tarafından tesbit edilmiş 23 tane sahte bal ihracatcısı olduğunu biliyor. Listeyi hakettiği gibi açıklasınlar. şurubun büyüğü heybede! Biz sabırla bekliyoruz " dedi.
"Normalde Türkiye'de verimin en iyi olduğu yıl 70 bin ton civarında bal üretilir. Kayıtlara baktığınız zaman ise görüyorsunuz ki 130 bin ton bal ihraç edilmiş. Bu bal nerede üretildi, kimse bilmiyor. Bu bal uzaydan gelmedi. Tamamen GDO'lu mısır şurubu ve bal enzimleriyle yapılan bir sahtekarlık. Balların yüzde 80'i GDO'lu" diyen Sarıoğlu, "Aydın'da 4 bin kadar aile arıcılık yapıyor. ınsanlar balını satamayınca arısına bakamadı. Arısına bakamayınca yüzbinlerce arı telef oldu. Arkadaşların bal üretmek için yaylaya çıkmaları gerekiyor. Hiçbirinin cebinde yaylaya çıkacak parası yok. " şeklinde konuştu.
"ARILAR BALIMIZI ÇALIYOR!"
Çin balı, sahte balcılık, ekonomik sorunlar derken Egeli üreticilerin bir de Yunan üreticilerinin arılarıyla başı dertte. Yunan arıları da üreticilerin çam ağaçlarına musallat olmuş. Muğlalı üretici şerafettin Karayağız, "Türkiye'nin en fazla verim sağlayan çam balı burada Dilek Yarımadası'nda. Yunanlılar arılarını karşı adaya koyuyorlar. Arılar, bizim çamdaki balı götürüyor Yunan kovanlarına koyuyor. Gel gör ki Aydın'daki Güzelçamlı beldesine ait bu yarımadadan Aydınlı bal üreticileri faydalanamıyor. Turistik bölge diye biz kovanlarımızı sokamıyoruz" diyor.
BALDA DA ÇıN MAFYASI VARMIş!
Türk bal sektörüne Çin mafyasının el attığını ifade eden Aydınlı bal üreticisi Mustafa Sarıoğlu, Almanya'dan geri gönderilen balların Çin balları olduğunu öne sürdü. Sarıoğlu Çin mafyasının bal tezgahını nasıl işlettiğini şöyle anlattı: "Avrupa, daha önce Çin ballarını kanserojen madde içeriyor diye geri göndermişti. Bu balların Avrupaya girmesi yasaktı. O balları bazı uyanıklar Türkiye üzerinden Türk malı etiketini yapıştırıp tekrar oraya gönderdi. Üstelik Tarım Bakanlığı'nın onayıyla.
Gıdadan sorumlu bürokrata 'Arıcılık danışmanını kime sorarak atadınız?' dedim. 'Çinliler tavsiye ettiler' dedi. Bu danışman bütün izinlerinde Çin'e gidiyor zaten. Bu kişinin oğlu ve amcasının oğluna ait firma Çin'den arı ürünleri ithal ediyor. Arıcılık danışmanının bu işin ticareti ile ilgilenen birinin olması doğru değil."
(şahsi yorumum: Bu işi yapana tek sözüm "Yazıklar olsun!")
1 kilo bal için 40 bin arı 6 milyon çiçek dolaşıyor
Tarım ve Köyişleri Bakanlığı ızmir ıl Müdürlüğü''nün yayın organı "Tarım 35 Dergisi"nde yer alan bir araştırmaya göre, bir kilo bal yapabilmek için 40 bin adet arının 6 milyon çiçeği dolaşması gerekiyor. Arılar ve arı dünyası ile ilgili birbirinden ilginç karşılaştırmaların yer aldığı araştırmada, bilgisayarın saniyede 16 milyar aritmetik işlem yaptığı belirtilerek, bilgisayarın doğadaki rakibi balarısının ise bu sürede daha az enerji harcayarak 10 trilyonluk işlem yeteneğine sahip olduğu belirtiliyor.
Araştırmada, 10 mikrovattan daha az enerji tüketen balarısının beyninin günümüzde üretilen en verimli bilgisayardan yüz milyon kat daha üstün olduğu vurgulandı. Balarıları bir peteği doldurabilmek için 100 milyon çiçeğin nektarını emiyor ve 100 bin kilometre kanat çırpıyor. Bir arının 1 litre balla, 25 kilometre hızla ve saniyede 200-250 kanat çırparak 3 milyon kilometre kat ettiğine dikkat çekildi. Ana arının bir günde yumurtladığı yumurta ağırlığının kendi ağırlığının 20 katına erişebildiği kaydedilerek, şöyle denildi: "Arı, vücut ağırlığının 330 katı yük çeker. Her bir petek gözünün derinliği 12 milimetre, duvar kalınlığı 1/500 inç olup altıgen prizma şekli sebebiyle büyük bir dirence sahiptir. Bu nedenle kilolarca balı rahatlıkla taşıyabilir. Bal depolamak için en uygun şekil, arıların inşa ettiği altıgen prizmadır."
Arıcılar perişan
Ege Bölgesi bal üreticilerine malzeme yapan ıpek Petek Fabrikası'nın sahibi Efes Koşan ise arıcılık sektörünün içinde bulunduğu durumdan en fazla etkilenen işverenlerden biri. Arı üreticilerine imalatta kullandıkları malzemeleri yapıp satan Koşan, malı depoda bekleyen üreticinin kendilerinden malzeme almadıkları için dededen kalan fabrikanın artık işlemez hale geldiğini belirtti. Efes Koşan birçok işçiye ücretsiz izin verdiklerini, bu sektörden beslenen birçok ailenin şu an zor durumda olduğunu kaydetti. Fabrikayı gezdiren Koşan, boşta bekleyen makinaları, arıcı maskesi dikiminde kullanılan dikiş makinalarını, petek ürettikleri malzemeleri bir kenara yığmış umutsuzca bekliyor.
Yeni şafak
Kaynak
Biz balımıza sahip çıkamadıktan sonra...
Dizel bal da yeriz, has balı da yediririz!
