Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

1

01.12.2009, 12:14

Minare yasağı protesto edildi

İsviçre’de yapılan minare yapımına yasak getirilip getirilmemesi yönündeki referandumun, İsviçre halkının yüzde 59 oranında minare yasağına, ‘evet’ demesi Zürih’in ünlü Helvetiaplatz Meydanı’nda ve Başkent Bern’de protesto edildi.

İSVİÇRE'DE yeni minare yapımına yasak getirilip getirilmeyeceğine karar vermek amacıyla düzenlenen referandumda, seçmenin yüzde 59’unun yasağa destek verdiği ortaya çıktı. Referandum sonucu Helvetiaplatz Meydanı’nda protesto edildi.

Referandumun kesin sonuçlarına göre, konfederasyonu oluşturan 26 kantondan sadece 4’ü bu yasağa karşı çıktı. İsviçre’de yapılan minare yapımına yasak getirilip getirilmemesi yönündeki referandumun, İsviçre halkının yüzde 59 oranında minare yasağına, ‘evet’ demesi Zürih’in ünlü Helvetiaplatz Meydanı’nda protesto edildi. Meydanda toplanan yaklaşık 200 kişi, yeni minare yapımına yasak getiren referandum sonuçlarını meydana karton minareler yaparak ve mum yakarak protesto etti. Türk vatandaşları, referandum sonuçlarının inanç özgürlüğüne ve insan haklarına aykırı bulduklarını belirtip sonucu kınadıklarını söylediler. İsviçreliler ise referandum sonuçlarının dini özgürlüklere ve ülkenin hoşgörü geleneğine aykırı olduğunu dile getirdiler. Ayrıca Başkent Bern’de toplanan yaklaşık 150 kişi yürüyüş düzenledi ve sloganlar atarak referandum sonuçlarını protesto etti. Nüfusu 7 milyonu geçen İsviçre’de 300 binden fazla Müslüman yaşıyor. Müslümanların çoğunu Bosna, Kosova ve Türkiye’den gelenler oluşturuyor. İsviçre’de içlerinde Cenevre ve Zürih’in bulunduğu kentlerde minareleri olan 4 cami bulunuyor.

BU KARAR HOŞGÖRÜSÜZLÜK

Fransa Dışişleri Bakanı Bernard Kouchner, İsviçre’de yeni minare yapımına yasak getirilip getirilmeyeceğine karar vermek amacıyla düzenlenen referandumda, seçmenin yasağa destek verme yönündeki kararının “bir hoşgörüsüzlük ifadesi” olduğunu belirtti. Bernard Kouchner, RTL radyosuna yaptığı açıklamada, “bu karardan ötürü biraz kızgın olduğunu, çünkü minare yapılamamasının bir dine baskı yapma anlamına geldiğini” söyledi. İsviçrelilerin en kısa zamanda bu karardan geri döneceğini ümit ettiğini belirten bakan, “bunun bir hoşgörüsüzlük ifadesi olduğunu ve kendisinin de hoşgörüsüzlükten nefret ettiğini” kaydetti. Referandumda, seçmenin yüzde 57,5’i yasağa destek vermişti. Zürih-Paris / iha-aa

01.12.2009
Yeni Asya



özlemsüldür

Orta Düzey

  • "özlemsüldür" bir kadın

Mesajlar: 325

Konum: ısparta,antalya

Meslek: öğrenci

Hobiler: internet kitaplar müzik

  • Özel mesaj gönder

2

01.12.2009, 16:09

MEDENİYETSİZ MEDENİLER! :cursing:
Time has shown that Paradise is not cheap, and neither is Hell unnecessary.

3

02.12.2009, 10:27

Minare yasağını bizim Başbakanda protesto etti.
Adama demezler mi ki; Sen önce kendi ülkende ki inananları mağdur konumda bırakan meseleleri hallette sonra dışarıya bak..!

Zehracan

Süper Moderatör

Mesajlar: 8,190

Hobiler: Risale-i Nur, DUA...

  • Özel mesaj gönder

4

02.12.2009, 13:35

cok sacma bir karar.. bu kadar da tahammülsüzlük olmaz.. Istanbulda ki kiliselerin sayisi Avrupa ülkelerindeki Camilerden daha fazla..
"İnsan vardır fark edilmez süsünden.
Kimi farksızdırkoyun sürüsünden.
Her gördüğün şekle kapılma,
insan anlaşılmaz görüntüsünden...(!)"

Zehracan

Süper Moderatör

Mesajlar: 8,190

Hobiler: Risale-i Nur, DUA...

  • Özel mesaj gönder

5

02.12.2009, 13:36

MEDENİYETSİZ MEDENİLER! :cursing:
mimsiz medeniyet..
"İnsan vardır fark edilmez süsünden.
Kimi farksızdırkoyun sürüsünden.
Her gördüğün şekle kapılma,
insan anlaşılmaz görüntüsünden...(!)"

6

02.12.2009, 16:45

Minare yasağını bizim Başbakanda protesto etti.
Adama demezler mi ki; Sen önce kendi ülkende ki inananları mağdur konumda bırakan meseleleri hallette sonra dışarıya bak..!
:alkış: :tamam3:
*
Dâvâsını ifâde eden kazanır.

Zübeyir Gündüzalp

Hasan_Sinan

Moderatör

  • "Hasan_Sinan" bir erkek

Mesajlar: 2,136

Konum: Almanya

Meslek: Uzman Pazarlamaci

Hobiler: Okumak Okumak Okumak

  • Özel mesaj gönder

7

03.12.2009, 00:31

Isvicrede bir avuc kadar cami var ama buna ragmen böyle bir antidemokratik referanduma gittiler. Bütün dini özgürlüklerin serbest oldugunu acikca beyan edilen bir anayasaya simdi kisitlama getirilmesi, en kisa zamanda ne kadar büyük bir hata yaptiklarini anlamalarina vesile olacak insaallah.

Simdi bütün Avrupa Islami konusuyor. Bundan daha hayirli ne olabilir..?

Erdoganin protestosu bir anlam ifade etmez. Ancak fiilliyat gecerlidir siyasette cünki konusan cok var..
Kur’an’a hücum edilecek; î’câzı, onun çelik bir zırhı olacak.Ve şu î’câzın bir nevini şu zamanda

izhârına, haddimin fevkinde olarak, benim gibi bir adam namzet olacak.Ve namzet olduğumu anladım.

8

03.12.2009, 17:50

Sen ülkende çan sesine hoş görü göstermeyip minareye hoşgörü beklersen hata edersin aziz milletim...

Hasan_Sinan

Moderatör

  • "Hasan_Sinan" bir erkek

Mesajlar: 2,136

Konum: Almanya

Meslek: Uzman Pazarlamaci

Hobiler: Okumak Okumak Okumak

  • Özel mesaj gönder

9

04.12.2009, 00:15

İsviçre'nin minare yasağı
Alman analist Mathieu von Rohr, İsviçre'deki minare yasağının arkasında yatan gerçek nedenin İslam korkusu olduğunu söyledi.
Salı, 01 Aralık 2009 09:52


Mathieu von Rohr

İsviçreliler minare inşasının yasaklanması lehine oy kullandılar. Fakat bu karar, ülkedeki müslümanların yol açtığı problemelere bir tepki değildir; sadece İslam'a karşı derin bir korkuyu ifşa etmektedir.

İsviçre'de sadece dört minare var. Bunlardan biri, nüfusu 5.000 olan Wangen bei Olten köyünde bulunuyor ve minarenin inşası sadece birkaç ay önce tamamlanmıştı. Bir sanayi bölgesinin orta yerinde küçük bir kule durumunda olabilir ama inşası yine de ulusal tartışma yaratmaya yetti. İsviçre anayasasına "minare inşası yasaktır" ifadesini koydurmak isteyen sağ kanat dinci bir grup eliyle en nihayet referandum yapılmasına yol açtı.

İsviçreliler Pazar günü yasak lehine oy kullandılar. Sonuçlar hayli şaşırtıcı, seçim öncesi anket sonuçlarıyla ve hükümetin ve başlıca siyasi partilerin "hayır" lehine kampanya yürütmüş oldukları gerçeğiyle çelişiyor.

Seçmenlerin yüzde 57.7'si yasağı destekledi. Gerekli çoğunluk sağlanarak İsviçre'nin 26 Kanton'undan 22'si yasak lehine oy kullandı. Fransızca konuşan Neuchâtel ve Vaud dâhil iki Kanton, Cenevre ve Basel Şehri teklifi reddetti.

Siyasi yelpazenin aşırı sağındaki politikacıların ortaya atığı bir teklif için sarsıcı bir başarıdır bu.

Sembolik Oylama

Bu inisiyatif uzun bir süre sadece ufak sağcı bir grubun desteğinde gibi göründü. İsviçre Halk Partisi'nin (SVP) popülist sağcı lideri Christoph Blocher bile kendisini bu inisiyatiften alenen uzak tuttu her ne kadar partisi nihayet neredeyse oybirliğiyle yasak lehine desteğini ifade ettiyse de.

Fakat kampanyayı düzenleyenler, minare üzerindeki ihtilafı, İslam'ın nüfuzu üzerinde sembolik referanduma tahvil ettiler. Minareler hakkında çok fazla konuşmadılar. Bunun yerine, Şeriat kanunlarından, burkalardan, İslam dünyasında kadın üzerindeki baskılardan bahsettikler. Sonunda solcu feminist Julia Onken dahi bu inisiyatifi destekledi.

Kampanyaları için kullandıkları poster, İsviçre bayrağı üzerinde yanyana duran rokete benzer bir dizi kara minareleri gösteriyordu. Bayrağın önünde kara bir burkanın içinden kızgın kızgın bakan bir kadın vardı. İslam'ın ele geçirdiği bir İsviçre görüntüsüydü bu. SVP'nin içindeki sağcılara mensup Ulrich Schüler, minareler yabancı bir dinin "kudret sembolüdür" diye savundu. Yasak, onların yayılışına karşı açık bir beyânı temsil eder dedi.

Tartışma, İsviçre'nin gerçekliğinden büyük ölçüde koparıldı. Nüfusun yüzde 22'si yabancı olmasına rağmen ülke, kabaca 400.000'lik müslüman nüfusuyla nispeten çok az problemler yaşadı. Pek çoğu liberal zihniyetli Bosnalılar, Kosava Arnavutları ve Türkler'den oluşuyor ve bunların sayısı 160'ı bulan câmileri neredeyse görünmez halde. Burkalar İsviçre caddelerinde nâdiren görülüyor ve Şeriat Hukuku'nun getirilmesi için ciddi hiçbir çağrı da yapılmış değil.

Dolayısıyla bu karar İsviçre'nin gerçek problemlerini değil İslam'a karşı genel bir rahatsızlık hissini yansıtıyor. Toplumun değerleri tehlikede olabilir şeklinde derin bir korkunun etrafında dolanan bir mesele bu.

Bununla birlikte, Libya diktatörü Muammer Kaddafi'nin bu ihtilafta küçük bir rol oynamış olabileceği akla yatkındır. Kaddafi, oğullarından birinin Cenevre'de tutuklanmasına misilleme olarak iki isviçre vatandaşını ülkesinde rehin tutuyor. Fakat en önemli şey, İsviçre'de nihâi sözü kimin söylediğini açığa çıkarmaktır.

İnsan hakları ihlali

Oylama, şüphe yok ki İsviçre'nin yurtdışındaki imajını değiştirecektir. Ülke kendisini insan haklarının tarafsız muhafızı olarak sunmaktan hoşlanıyor. Kızıl Haç'ın kurulduğu ve Cenevre Sözleşmesinin imzalandığı bir ülke burası. Fakat güya "model demokrasi" şimdi dini yaşama özgürlüğü gibi bir insan hakkını ihlal ediyor ve bir gruba sırf dinleri temelinde ayrımcılık uyguluyor.

Yasağın çok ciddi sonuçları olacaktır. İsviçre'deki göçmen kaynaklı problemleri yok etmeyecek, uluslararası ilişkilerinde İsviçre'nin başına büyük problemler açacaktır. Arap dünyası dâhil dünya ekonomisiyle yakın bağları olan İsviçre bankaları ve İsviçre ekonomisi acı çekecektir. Turizm sanayii de zarar görebilir.

Yasak ister İran'da ABD'yi diplomatik temsil olsun isterse Ermenistan ve Türkiye arasındaki çatışmada aracılık olsun İsviçre'nin bir aracı olarak müslüman ülkeler nazarındaki itibarına da zarar verecektir. Ve son olarak, İsviçreliler ve bu ülkede yaşayan müslümanlar arasındaki ilişkilere büyük bir zarar verecek, inisiyatifin güya onarmayı amaçladığı toplumun geri kalanından tecridi teşvik edecektir.

Olumsuz yayınlar

İsviçre'nin problemleri bu noktada bitmiyor. Vergi kaçıranları koruduğu için ekonomik güçlerin Bern'e esip gürlediği geçen yıl zorlu zamanlardı; sonuç ise ülkenin neredeyse efsânevi bankacılık kurallarından kaydadeğer şekilde geri adım atılması oldu. İlave olarak, İsviçre'nin en büyük bankası olan UBS, mâli krizin kurbanı oldu ve yasadışı faaliyetler yürüttüğü iddiaları yüzünden daha fazla yara aldı. Film direktörü Roman Polanski'nin Zürih'te tutuklanması, İsviçre'deki pek çoklarının hayli sakıngan duracağı bir ün yarattı. İsviçre vatandaşlarının insan haklarını ihlal edecek tarzda bir dine karşı ayrımcılık uyguladıkları gerçeği ülkenin şöhretini daha bir yaralayacak.

İsviçre'de minarelerin inşasına devam edilmesi muhtemeldir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi çoğu uzmanın din özgürlüğü ihlali ve tastamam bir ayrımcılık olarak gördüğü bu davaya muhakkak ki bakacaktır. Ama gene de hasar çoktan oluştu.

Avrupa çapındaki kaygı

Müslümanların sayısındaki artış ve İslam'ın görünür olması yüzünden duyulan kaygı elbette ki İsviçre'yle sınırlı değil. Cologne ve Kopenhag kendi minare tartışmalarına şahit oldu; burka Fransa'nın meselesiydi; ve müslüman karşıtı politikacılar Hollanda'da başarıya imza atıyorlar. Kıtadaki merkez siyasiler artan bu kaygıya yeterli bir yanıt bulmada başarısız oldular.

İsviçre'deki referandum sonuçlarını ülkedeki yabancı düşmanlığının bir işareti olarak açıklamak da doğru değildir. Liberal siyasi seçkinlerin bu meseleye hitap etmede ve müslüman göçmenlerle ilgili kimi gerçek kimi abartılı problemlere çözüm bulmada düştükleri acziyetin bir ifadesidir.

Açıktır ki İsviçre nüfusunun geniş bir kesimini ilgilendiren bir meseledir; sağ kanat popülistlerin tartışmayı denetim altında tutmasına izin vermek yanlış bir adımdır. Aksi takdirde, minare yasağı ve diğer insan hakları ihlallerinin İsviçre'de ve Avrupa'nın diğer kesimlerinde artması beklenebilir.


Kaynak: Der Spiegel

Dünya Bülteni için çeviren: M. Alpaslan Balcı
Kur’an’a hücum edilecek; î’câzı, onun çelik bir zırhı olacak.Ve şu î’câzın bir nevini şu zamanda

izhârına, haddimin fevkinde olarak, benim gibi bir adam namzet olacak.Ve namzet olduğumu anladım.

10

12.12.2009, 16:21




Yasağa kızdı, minare yaptı

İSVİÇRE’DE minarelerin yasaklanmasından sonra protestolar artmaya başladı. En ilginç protestoyu ise Hıristiyan olan Guillaume Morand isimli İsviçreli iş adamı, Lozan’daki işyerinin üzerine bir minare inşa ettirerek gerçekleştirdi.
Sabah Gazetesi’ndeki haberde tepkisini işyerinin üzerine minare inşa ederek dile getiren Morand, “Bunun gerçek bir minare olmadığı çok açık, bir defa altında cami yok. Ancak her yerden görülebilen bir açıya sahip. Bu minare tamamen protesto amacıyla inşa edilmiştir” dedi. Morand, “Bu bir provokasyon mu” sorusuna ise “Evet bu açık bir provokasyondur” diye cevap verdi. Yasağa yönelik tartışmaların gittikçe büyüdüğüne dikkat çeken Morand, 7.6 milyonluk nüfusa sahip İsviçre’de sadece 400 bin Müslüman bulunduğunu söyledi. Morand, bu konunun bir tek aşırı sağcı parti UDC tarafından gündeme oturtulduğunu ve gerçek olmayan bir sorun oluşturulduğunu açıkladı.

‘MÜSLÜMANLARA JEST OLSUN’

MİNARENİN yapımından sonra 20 dakikada polisin geldiğini, ceza almaktan korkmadığını da sözlerine ekleyen Morand, şöyle konuştu: “Büyük ihtimalle polis bir rapor yazacak ve bir avukattan mektup alacağım. Toplumdan biraz merhamet duygusu umut ediyorum. Hareketimin bütün Müslümanlar için bir jest olmasını istiyorum.” Öte yandan İsviçre hükümeti, şimdilik Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararını bekliyor. Adalet Bakanı, “Mahkemeden büyük olasılıkla minare yasağının din özgürlüğünün ihlâli olduğu yönünde bir karar çıkacak” muhtevalı bir açıklama yapmıştı.

Yeni Asya
12.12.2009

Bu konuyu değerlendir