Giriş yapmadınız.

nevfel

Profesyonel

  • Konuyu başlatan "nevfel"

Mesajlar: 411

Hobiler: müzik,kitap,radyo,bilgisayar

  • Özel mesaj gönder

1

19.12.2007, 03:13

Aşk Sadece Sende Mecnun Eyledi Beni!

Aşka adanan mevsimleri kalbinde sûr eyleyen zemheri bir çığlıktı senin adın.

Yağmurlar taşırdın gök mavisi umutların terkettiği şehirlere. Her şehir adına adanan bir destanın ayak sesiydi. Geceleri bu yüzden sen kokardı her şehir. Ve ben tüm şehirlere inat şehirsizliği seçtim seni sevmenin şehrinde.

Ey menekşe kurusu hayallerini suya vuran aksinde yitiren sevdam!
Ey aşk iklimini kalbindeki hüzün mevsimine kurban eyleyen kavgam!

Gökyüzü bilmişken ben seni. Toprağa düşen ne kadar yağmur tanesi varsa hepsini sana râm eylemenin niyazıdır bu ağıt.

Her ağıt kendi sesleminde taşır sürûrunu. Ve ben sükûnete muteber kıldım sana mecz eylediğim ne kadar harfim saklıysa gecenin rahlesinde. Bu ağıt, ellerimde büyüttüğüm yıldızlarla ismine şerhettiğim bir parantez ol diyedir sevda şerhime. Bir sözdür bu sana, ilelebet göğsümde muskalanan. Söz ki Nûn'a değer Elif olmaya meylederken kalbim. Anlasana sevdegâhım. Sende cüzlensin istiyorum yüzünün ayetlerinde huzur sûrelerine mâtuf olan aşk.

Veyl ve aşk adına
Zeyl ve kan adına
Gece ve düş adına
Ateş ve kül adına

Huruf makamının esrârına mahkum kalıyor işte dil-i efgânım. Oysa sana seslenmek isterdim zemheri aylarında. Sen ol diye haykırmak isterdim; güneşin ellerime değen parıltısının üstündeki hülya.

Sen ki; mesrûr gecelerin mahremiyetine musâddık eylediğim rüyaların menekşelerce yorumlanan nağmesisin içimde.

Bir kelebek kanadında sakladığım hayatın; yusufçuk kuşlarının rehberliği eşliğinde kalbime vehmettiğim tercümesisin.

Ayaz ve kar adına
Duman ve is adına
Hazan ve yas adına
Allah ve ins adına

Kör gecelerin esaretiydi beni sana kalbeyleyen. Yusuf'un düştüğü kuyuydu belki de lâmekan gönlümün sende bulduğu. Her Züleyha yırttığı gömlekte taşır aşkının değerini bilirim. Ben bu yüzden yağmurdan bir libas giyindim üzerime. Ki gözyaşlarınla yırtasın diye haya perdemi.

Ferhat ve şirin adına
Kerem ve Aslı adına
Leyla ve Mecnun adına
Hz.Muhammed(s.a.v) ve Hz.Hatice(r.a) adına

Ey çöl yalımı saçlarında hüznün şarkısını mırıldanan kulbe-i âhzân'ım!
Ey karanfil yanığı gözlerinde aşkın cilbâbını kuşanan sûret-i efkârım!

Aşk Sadece Sende Mecnun Eyledi Beni!

ıbrahim Saki
Ne zaman bir hicran bestesi duysam
Gözlerim mechule dalıyor Anne...

2

25.12.2007, 12:57

körlüğümü kör eden gece! Ne düşerki payıma zifir sessizliğinde?



Yâr yardı yüreğimi, ben; sen kanadım... Ne Leyla'ya Mecnun kalabildim senin varlığında, nede kendimi atabilecek bir kuyu bulabildim yokluğunda... Ben ne dağlar delecek kadar aşıktım, nede uğruna ölünecek kadar maşuk... Kalbimin çöllerini aşamasada Mecnun,gözlerimin kuytularında boğulsada aşk ve yalan kadar sadık olamasamda yalan hayata, ben; sen kadar zifir yazgımla bir sana sadık kalabildim bu hayatta birde ölüme...


Züleyha'lığa Mecnun Firavunlar "gayri sadık" damgası vurup kendi hayatımın gözlerinden düşürürken beni; ben senin gözlerinde ne çok büyüdüğümün bilincinde değildim elbet... Ebedi aşksızlığa müebbet kararı vurulsada tek celsede boynuma,ben; kendi hükmümü kendim yazdım alnıma... Yusuf'un gözleriyle dirilmek adına, atıp kendimi kör kuyulara, müebbet suskunluğu urgan yaptım boynuma... Uzak kentlerin baykuş çığlıklarına gizledim sessizliğimi... Sen, karanlığını yakan zılgıtlarıma aldırış bile etmezken kör kuyularda körelen susuşlarım sadece kendi gözlerimde yankı buldu... Sen, seninle körelttiğim gözlerime martı leşleri sundun, günaydınları hiç olmayan sabahlarımı aydınlatmak adına... Üstelik yâr dedin ölü kuşlarını astığın yalancı sabahlara... Koynunda yediverenler yeşertmek adına beni martı leşlerine terkettin ve gittin... Ben yarsız kaldım... Yani yarasız... Yani sensiz...



şimdilerde bana bıraktığın yalancı yarlara yalan yaralar kanatıyorum... Düş yiyen gözlerimi martı leşlerine çevirip: "Bak yar!" diyorum... "Bak yar!" Yıldız yıldız söktüm sen yazılı göğümün alfabesini... Kör sitemler batırdım adını aydınlatan tümcelerime... Gün yüzü görmeyen yüzüme yar yüzünü haram kıldım... Kendime açılan kapıları sensizliğe kapadım... Ve gözlerimin sensizliğe mühürlü kapılarını ceset kokulu yarınlarla açtım... Baykuşları barındırdığım gözlerim o kadar kördü ki; geceyi utandırdı siyahı... şimdi... şimdi gözlerim bana kalsın yâr bütün körlüğüyle...! Sen, gözlerimin bahçelerinde, baykuşları besle gözlerinle... Al... Sana gece getirdim ceplerimde... ıhanet kadar karanlık... Ölüm kadar kusursuz... Süs diye tak gözlerine...



Yusuf olmaksa muradın ya da Züleyha; Korkmayacaksın ölümden. Ölümün ayrılık değil kavuşmak olduğunu bileceksin.Dünyaya kafa tutacaksın tek başına. Yandaş yoldaş aramayacaksın. Bir Allah’ına bir kendine güveneceksin sadece. Yol arkadaşın terk etse bile seni yarı yolda, aşkına sahip çıkacaksın sonuna kadar. Tek başıma taşıyamam demeyeceksin. Ölünceye kadar taşıyacaksın şerefle.Karşılık beklemeyeceksin. Sevmek olacak tek amacın. Sevilmemişsin ne fark eder.


Ayıplanmaktan korkmayacaksın. Sevgini gurur madalyası olarak taşıyacaksın göğsünde, kim ne derse desin…Sevgin için zindana atılmayı da attırmayı da göze alacaksın. Karanlıklar sırdaşın, böcekler yoldaşın olacak.Bileceksin sonunda ayrılık olduğunu. ısyan etmeyeceksin, vuslat beklemeyeceksin.
Zaman ve mekan sizi ayıramayacak. Nerede olursan ol, her daim sevdiğinin yanında olacaksın. Üzüntüsüne üzülecek, sevincine sevineceksin. Sanma ki beraber olmak için yan yana olmak lazım. Gönüller beraberse mesafenin ne önemi var!..
Gönül gözüyle görecek, duyacaksın.


Gönül diliyle konuşacaksın. Bilmez misin gönlü kainat bile kuşatamaz dar gelir. Gönül dilinden anlamam konuşamam, dayanamam bu çileye karşılıksız hiçbir şey veremem diyorsan; talip olmayacaksın Yusufluğa. Yusuf olmak için Yusuf gibi yürek gerek, gönül gerek, iman gerek. Züleyha değilsen eğer peşine düşmeyeceksin Yusufların. Kendi ayarında birini seveceksin ki mutlu olasın.
Her babayiğidin harcı değildir Yusufluk ve her kadının harcı değildir Yusuf yüreklileri taşıyabilmek, layık olabilmek, Züleyha olabilmek!..

Bak! Yokluğunla büyüttüm ben bu zifiri yalnızlığı... Avuçlarımın arasında kalan senle geceyi kararttım... Gün doğumları hiç olmayan bir kentte, her akşam gün batımıyla tükenen zamanla avuttum yokluğunu... Hıçkırıklarını boğdum ölümün, karşı yakası hiç olmayan denizlerde...

Yalnızca Azrail'i büyüttüm çocuksu düşlerimde... Sen bütün sağırlığınla duymazken beni; gözlerimde yankı bulan suskunluğumu Yusuf duydu sadece... Oysa ben ne Yusuf kadar aşktım, ne Züleyha kadar aşık... Yakup kadar kördüm sadece... Bu yüzden bir tek gece kaldı ömrü delik ceplerimde... Öyle bir gece ki; yıldızları adınla söndürüp, düşürdüm solgun günceme... Ayı gözlerinde boğdum... Ve gelen güneş Yusuf'unu armağan etti Yakub'a, senin gözlerinde... Ama sen; Yakub'u kör ettin Yusuf yüzlü gidişinle...



Gittin! Beli bükük bıraktın zamanı... Akrep ölümü vurdu... Yaktığın bu yangında ıbrahim olamadım ben... Yanmayı seçtim yangına... Önce kalbimin mabedindeki yüzün kadar masum, yüzün kadar hüzün yüzlü putları kırdım... Bu cinayeti ben işledim... Bu cesetler benim... Boynuma urgan yaptım baltasını aşkın... Ben o büyük putu oynadım putlaşmış insanların dünyasında... ıbrahimi cesetler biriktirdim kalbimin kuytularında...

Ve gidişinle körelttim suçlarını zamanın... Adın damladı Kabil'in katil gözlerinden damlayan, pişmanlık yüklü kanla aşka... Habil kadar maktül,Kabil kadar katil olsamda ilk sahnesini hep kaçırdığım bu hayat tiyatrosunda ve yaşamımda kibritçi kız hikayesinin kahramanlığına terkedilip hayatın kaldırım köşesi ıssızlığında unutulsada ruhum, ve inadına ölümümde uyuyan güzel uykuları çok görülsede bana; ben Habil yüzlü masallar biriktirdim yokluğunda... Öyle ya... Ben aşkı Züleyha'ya bıraktım...
'

Bağ-ı cennette ümidim bu durur kim Zatî'yi
Cümle müminlerle ol server ede hem sâyesi


_

AşK-I BEKA

Orta Düzey

Mesajlar: 356

Konum: ıstanbul

Meslek: RNK talebesi olmaya çalışan aciz bir abd

Hobiler: TürkTasavvuf Müziği,Klasik Türk Müziği

  • Özel mesaj gönder

3

29.12.2007, 15:43

ikisi de harika saolun kardeşlerim emeğinize sağlık
Yalnızlığım yabandı,acısı dinmedi hala.
Dönsen doyardım sana kana kana içerdim aşkımı.
Barışırdı yürekler.

Ama sen uzağıma düştün.
Derinliklerinde yok alırken görmedin mi yaramı.
Kötü huy kılavuzun oldukça mutlu olacağım sanma! Sen sabaha kadar gaflet uykusundasın, ömürse kısadır. Korkarım ki, sen bu uykudan uyanınca gündüz olur

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir