Kendi dunyama acilan manalari paylasmaya calisacagim.
Ilk once dikkatimi ceken nokta, "sura" gibi bir konunun "iman" ve "ihlas"la kuvvetli bir irtibat halinde anlatilmasi. Bu cok ilgimi cekti. Ben de bu minval uzere fikir yurtmeye calistim(Fiili dua).
Yirmi Birinci Lem'a da "Benim ayetlerimi az bir dunya menfaati ile degistirmeyin(Bakara:41)" ayetinin satir arasinda zikredildigi yerin devaminda, "hodfurusane" ve "riyakarane" tabirleri geciyor. Bu ayete mazhar olmanin aciklamasini boyle yapiyor muellif.
Kedni sinirliligini bil(e)memek, fikrini-zikrini mutlak zannetmek, ihityaclarinin neden varoldugunu ve bu ihtiyaclara kimin cevap verdigini sorgula(ya)mamak insan'i, varligini kendi sahsina bina etme noktasina goturuyor. Rabbi ile irtibati kopuyor(kendi dunyasinda). Hodfurusuluk ve riyakarlik bu sureclerde ortaya cikiyor. Nefs-i emmarenin menhus lezzetli bir aldatmasi da diyebiliriz buna.
Acikcasi "Ihlas budur", veya "Ihlas sudur" gibi bir tanim yapamayacak kadar cahilim,ihlas konusunda. Daha dogrusu-kendime gore-anlama calismalari yaptigim halde, hala ihlasi tanim olarak dunyamda yerlestirebilmis degilim. Isin gercegi, bunu yapmak bana imkansiz gibi gorunuyor. Fakat "sura" ve "ihlas" irtibatini dusundugumde sunlar aklima geliyor,
"Beni bu hayata gonderen'in maksadsi ne ,benden ne istiyor,gozumun onunde bu kadar guzellikler var ediliyor fakat hic birisi durdugu yerde durmuyor,gidiyor.Bu beni acitiyor.Gencligimin gitmesini istemiyotum,yaslandigimda sefkat gormek istiyorum ama emin degiilim ya herkes bana sirtini donerse?" gibi soru(n)lar hepimizin onunde. Iste Rabb-i Rahim boylek kaygilarla bizi "zorla" ihlas'a, yani Sonsuz bir Gucu aramaya sevkediyor. Sonsuz guce dayanmanin tam karsisinda insan'in riyakarligi duruyor. Kendi enesini bir "sey" bilip Rabbi ile arasinda perde oruyor.
Iste hayat'in bu temel gerceklerini,kendini bir sekilde uyusturarak(heyecanla siyaset alemini takip etmek de buna dahil!) farkedemeyen, ne baskalarinin bu konuda sorularini duymaya ne de cevaplar isitmeye ihtiyac hissediyor. boyle oluncada , Iman Egitimi ortamlarina girme ihtiyaci hissetmiyor. Eger birsekilde girmis olsa bile, kendi fikrini kendine ve dahi herkese yeterli olarak gordugu icin(riyakarlik,hodfurusluk), "yoksa,hem simdiye kadar kazandigimiz hizmet-i kudsiye kismen zayi olur devam etmez" sirrinca, samimi biliktelikleri(sura) de zedeliyor.
Demekki Insanligin hususan asyanin hususan alem-i islamin ana problmi Iman Egitim(sizlig)idir.Dindarlarin veya Muslumanlarin yonetime gelip-gelmemesi degil!Veya birilerinin iktidari-yonetimi ele gecirip-gecirmemesi hic degil! Sura'nin temeli samimi bir sekilde "ben bu hayata niye gonderildim,beni vareden acaba bu konuda ne soyluyor.Bilse bilse bunu ancak O bilir." demektir.Bunu soyleyebilmek icin insanin'varligini kendi enesi uzerine bina etmekten(hodfurusluktan,riyakarliktan) vazgecmesi gerekir. Baska bir deyisle kendinden baska Bir'inin, hayatina lazim olan herbirseye cevap gonderdigini farkedebilmesi gerekmektedir.
Kendi dunyamda Iman-Ihlas-Sura nin baglantisi bu sekilde. Sizler de dusuncelerinizi paylasirsaniz memnun olurum.
Selametle.