hayır efendim . bu lafzı genelde haddi, aşıp üstadın makamnını sasırıpta hasa mesih demeye kalkan bazı saf diller kullanıyor. mehdi üstaddır. risale-inurda mahdinin kılıcıdır. mehdi de deccal da dünyadan cekilmiş ama manevi savasları hala kumanda etmekteler. cünkü ikiside sahsı manevileriyle çarpışmaktadır.
hadisler sahıs demiyor mu? ustad risale-i nur derken tevazu ediyor ama yanlışda değil çünkü sahsı maneviyle üstad bir bütündür. üstad risale-inurun gayriisi değildir!
Değerli kardeşim, konuyu dallandırmak doğru değil.
Yanlız şunu söyliyebilirim. Ekser Peygamber-i zişan Ümmet olmak dua etmiş. Rabbim o mübarek zatların duasını asla red etmez. Ancak, cesedle Ümmet yapmasada manevi bir şekildi Ümmete dahil olacaklardır.
Bakın Hadislerde apaçık anlaşılır ki Mehdi ile Mesih aynı anda çıkar. Hatta deccal, süfyan vesaire gibi adamlar dahi aynı anda çıkar. Mehdi bulunmuşsa Mesih ordadır.
Bu dehşetli adamlar Hz. Ademden bu yana insanlığın şeytanın ilkası ile ürettiği bütün fitne ve fesatları bu asırda toplayıp kusmuş. Var gücü ile Semavi dinlere darbe vuruyorlar.
şimdi Rabbimizin başta Adaleti ve Merhameti olmak üzere kudret ve hikmeti dahi Hz.Ademden bu yana en dehşetli olan ve hatta kıyameti netice verecek o dehşetli şahıslara mukabele etmesi için her asırdan aldıkları dehşetli fitnelere mukabil onlara ilaç olan pan zehir olan reçeteleri de yardımları da bu asrın imdadına gönderecektir.
Bu yardımların en şöhretlisi Mesihtir. Ashab-ı Kehf Hz. Davud'un kılıncı gibi. Ancak, Rabbim Peygamberlerin duasını makbul buyurmuş olduğundan bedenlerini değil o fitnelere mukabele ettikleri manevi silahlarını bu asra göndermesi hikmetine münafi değil. Hatta Adaleti ve Merhameti bunu iktiza ediyor.
ımam-ı Rabbani Mektubatında buna işaret ediyor. Mehdinin Nur'unun bütün asırlarda çıktığını söylüyor.
Mesela ,diyor "Hz. ıbrahim ateşe atıldığı zaman dahi ordaydı" ve hakeza
Risale-i Nur küliyetını dikkatle mütalaa etmiş kişi bilirki Risale-i Nur Kur'an'ın kalası Zülkarneydir,Deccalin sihirlerini yutan Asa-ı Musadır,ınsanlığı sahil-i selamete götüren Sefine-i Nuh'tur, Hut-u Yunus'tur.. Hz.Eyübün sabrıdır. Kafire medet vermeyen Hz. Davud'un Elmas kılıncıdır. Hz.ıbrahimin serin ve selametli ateşidir. Belki Hud(a.s)'ın Sarsar'ıdır. Ashab-ı Kehf'in mahiyetini bilemediğimiz yardımıdır. Hz. Mesih'in eskide ceseden ölmüş şimdi manen ölmüş insanları dirilten gücüdür.
Hatta her asırda gelen Müceddidlerin, kutupların, müçtehidlerin yardımı ondadır. Hz. Alinin Zülfikarıdır. Gavs-ı Azam Abdülkadir Geylan'i Hazretlerinin himmeti vardır. Asırların gerisinden iki mektubla ımam-ı Rabbani dahi hissedar olmuş ve hakeza.
Ayrıca bütün asırları bilen bütün küfürlerin ve fitnelerin tedavisini görmüş ve o reçeteleri bilen nakliye usatası Hızır (a.s)'nin dahi yardımı vardır.
Peygamber Efendimizin katkısı Kur'an'ın şefaati zaten bellidir. Yazmak luzumsuzdur.
ışte Mehdi bu demektir.
Bu konular çok detaylı ve teferruatlı ve mahremdir. Sadece yüzeysel olarak verdim. Sen eğer incelemeye veya düşünmeye değer görüyorsan, diye yazdım.
Doğrusunu Allah bilir.
Üstadın dediği gibi "Siz kime hizmet ettiğinizi biliyor musunuz?"
Muhabbetle