Bediüzzaman açıkça “Hz. Mehdi seyyid olacak, ben seyyid değilim, Hz. Mehdi benden sonraki asırda gelecek, şu faaliyetleri yapacak”
Denmiş nerde yazdığını öğrenebilir miyim?
Muhabbetle
1. Bediüzzaman "Hz. Mehdi'nin seyyid olacağını; kendisinin ise seyyid değil Kürt olduğunu" (Emirdağ Lâhikası, s. 266), (Tenvir, şualar, s. 365) (Münazarat, s.84; Tarihçe-i Hayat, s.228; Bediüzzaman ve Talebelerinin Mahkeme Müdafaları, s. 18 )
2. "kendisinin Hz. Mehdi'nin bir eri, neferi ve öncüsü olduğunu" (Barla Lâhikası, s. 162);
3. "eserleri ve yaptığı çalışmalar ile Hz. Mehdi'ye zemin hazırladığını" (Sikke-i Tasdik-ı Gaybî, s. 189);
4. "Hz. Mehdi'nin kendi yaşadığı dönemden bir yüz yıl sonra geleceğini" (Kastamonu Lâhikası, s. 57);
5. "Hz. Mehdi geldiğinde kendisinin vefat etmiş olacağını" (Sikke-i Tasdik-i Gaybi, sf. 172)
6. "kendisinin ve Risale-i Nur'un Mehdi sanılmasının bir hata ve karıştırma olduğunu" (Emirdağ Lahikası, s. 266) açıklayarak Mehdi olmadığını ifade etmiştir.
7. "Hz. Mehdi'nin siyaset, saltanat ve diyanet aleminde üç büyük vazifeyi birarada yerine getireceğini" (şualar, s. 456), (şualar, s. 590), (Emirdağ Lahikası, s. 259-260) belirtmiştir; ancak kendisi bu üç görevi birarada yerine getirmemiştir.
8. "Hz. Mehdi'nin "materyalizm, ateizm ve Darwinizm gibi temeli Allah'ı inkar etme üzerine kurulmuş olan dinsiz akımları "tam anlamıyla" etkisiz hale getirerek insanların imanını kurtaracağını" (Sikke-i Tasdik-i Gaybi, s. 9), (Emirdağ Lahikası, s. 259) belirtmiştir; ancak bu dinsiz akımların ortadan kalkması Bediüzzaman hayattayken "tam anlamıyla" gerçekleşmemiştir.
9. "Hz. Mehdi'nin, "Peygamberimiz (sav)'in halifesi ve tüm Müslümanların manevi lideri" ünvanını taşıyarak ıslam ahlakının esaslarını yeniden canlandıracağını" (Sikke-i Tasdik-i Gaybi, s. 9), açıklamıştır; ancak kendisi tüm inananların halifesi (manevi lideri) vasfını taşımamıştır.
10. "Hz. Mehdi'nin tüm dünyaya barış, adalet ve hakkaniyet getireceğini ve ıslam alemi üzerindeki zulmü kaldıracağını" (Emirdağ Lahikası, s. 259), (Mektubat, s. 411-412), (Mektubat, s. 440), (şualar, s. 456) belirtmiştir; ancak bu durum Bediüzzaman hayattayken gerçekleşmemiştir.
11. "Hz. Mehdi'nin 'Müceddid-i Ekber' yani 'en büyük müceddid' vasfını taşıyacağını" (Tılsımlar Mecmuası, s. 16
bildirmiştir; ancak Bediüzzaman bu ünvana sahip olmamıştır.
12. "Hz. Mehdi'nin tüm mezhepleri kaldıracağını ve "en büyük müçtehid" (ihtiyaç oluştuğunda ayetlerden hüküm çıkaran büyük ıslam alimi ve önderi) olarak içtihad yapacağını (Tılsımlar Mecmuası, s. 16
, (Mektubat, s. 411-412) belirtmiştir; ancak Bediüzzaman mezhepleri kaldırmamış, şafi mezhebine uymuştur. (Emirdağ Lahikası, s. 38 ), (Büyük Tarihçe-ı Hayat, s.202), (Büyük Tarihçe-ı Hayat, s. 206) (Emirdağ Lahikası, s.573)
13. "Hz. Mehdi'nin ıslam Birliği'ni sağlayacağını" (Emirdağ Lahikası, s. 260) belirtmiştir; ancak Bediüzzaman yaşadığı dönemde tüm dünya Müslümanlarını tek bir çatı altında toplayarak ıslam Birliği'ni oluşturmamıştır.
14. "Hz. Mehdi'nin, tüm ıslam alimlerinin, Peygamberimiz (sav)'in soyundan gelen seyyidlerin ve tüm Müslümanların desteğini alacağını" (Emirdağ Lahikası, s. 260) açıklamıştır; ancak Bediüzzaman yaşadığı dönemde böyle geniş bir kesimin desteğini almamıştır.
15. "Hz. Mehdi'nin "üç büyük vazifesini" yerine getirirken çok büyük bir maddi güç ve hakimiyet sahibi olacağını" (Sikke-i Tasdik-i Gaybi, sf. 9) belirtmiştir; ancak Bediüzzaman böyle büyük bir maddi kuvvet ve hakimiyet elde etmemiştir.
16. "Hz. Mehdi'nin Hıristiyan dünyasıyla ittifak yapacağını" (Sikke-i Tasdik-i Gaybi, s. 9) bildirmiştir; ancak Bediüzzaman böyle bir ittifakı gerçekleştirmemiştir.
17. "Hz. Mehdi'nin Hz. ısa'yla birlikte namaz kılacaklarını" (şualar, s. 493) belirtmiştir; ancak Bediüzzaman yaşadığı süre içerisinde Hz. ısa'yla birlikte olmamış ve birlikte namaz kılmamıştır.
18. "Hz. Mehdi'nin Kuran ahlakını tüm dünyaya yerleşik kılacağını ve tüm insanları doğru yola sevk edeceğini" (Sikke-i Tasdik-i Gaybi, s. 9) (Mektubat, s. 473) söylemiştir; ancak ıslam ahlakının dünya hakimiyeti de Bediüzzaman hayattayken gerçekleşmemiştir.
19. "Hz. Mehdi'nin, Hz. ısa ile birlikte Süfyaniyet ve Deccaliyet'in fikir sistemini etkisiz hale getireceklerini" açıklamıştır; ancak Bediüzzaman Hz. ısa ile biraraya gelmemiş ve bu fikir sistemleri etkisiz hale getirilmemiştir.