Muhabbet Fedâileri

Alıntı sahibi ""gladi""

lugatta

Alıntı

Nurcu : Nur Risalelerini okuyan, yaşayan ve yayan kimse.

olarak geçiyor ... bu lugatta geçen mana , osmanlıcadan mı ?, yoksa bu tabir nerden ?

Osmanlıca Türkçede farklı anlamlara gelir herkes osmanlıca bilmediği için karışıyor ve hoş olmayan bir gramer bozukluğu ortaya cıkıyor tabi size kalmış ama ben NUR şAKıRD_ı demesini tercih ederim..

eyvallahhhh

Alıntı sahibi ""alkan_unal""

yani zınar şimdi biz nurcuyuz deyince hangi anlamda kullanmış oluyoruz anlamıyorum nurcu demekte ne gibi bir sakınca var...

günah degilse bence sakınca yok , zaten lugatta anlamı var

Alıntı sahibi ""gladi""

Alıntı sahibi ""alkan_unal""

yani zınar şimdi biz nurcuyuz deyince hangi anlamda kullanmış oluyoruz anlamıyorum nurcu demekte ne gibi bir sakınca var...

günah degilse bence sakınca yok , zaten lugatta anlamı var

Emınım gladi lugata bakdi şimdi : )

Alıntı sahibi ""zınar""

Alıntı sahibi ""gladi""

Alıntı sahibi ""alkan_unal""

yani zınar şimdi biz nurcuyuz deyince hangi anlamda kullanmış oluyoruz anlamıyorum nurcu demekte ne gibi bir sakınca var...

günah degilse bence sakınca yok , zaten lugatta anlamı var

Emınım gladi lugata bakdi şimdi : )

işte ya

Alıntı sahibi ""gladi""

Alıntı sahibi ""zınar""

Alıntı sahibi ""gladi""

Alıntı sahibi ""alkan_unal""

yani zınar şimdi biz nurcuyuz deyince hangi anlamda kullanmış oluyoruz anlamıyorum nurcu demekte ne gibi bir sakınca var...

günah degilse bence sakınca yok , zaten lugatta anlamı var

Emınım gladi lugata bakdi şimdi : )

işte ya

Hemde RıSALE-ı NUR OZMANLICA/TÜRKÇE Luğat-a bakmışsın yani Risale lugati eğer lugat almadıysan sana ZıVER GÜNDÜZALP abinin kini öneririm..

eyvallahhh..

ya bunu internetten baktım dı ..ben dükkandayım şu an

bu sohbeti garipsedim. konuyu izahattan öte birbirinizi ilzam etmeye kadar varan şekle dönüşmüş. ciddiyetten uzak kalınmış. arkadaşlar lütfen konunun özüne dönüp, merakımıza medar olan bu bahsi, aydınlatacak kişilere bırakalım. en azından her mesaj geldiğinde ne yazılmış diye baktığımız başlıklarda, böylesi chat vari yazışmaları görmeyi arzu etmiyorum.

Evet Alperdini kardeşe hak veriyoruz. Allah razı olsun.

Nurcu meselesinde kısaca belirtelim:

Osmanlıca-Türkçe Lügatta nurcu kelimesinin manası "Bediüzzaman Said Nursi´nin eserlerine ve fikirlerine taraftar olan, Risâle-i Nur´ları okuyup neşreden kimse." diye açıklanıyor. Bknz.: Osmanlıca-Türkçe Lügat (Yeni Asya Neşriyat)

Nurculuk: Bediüzzaman Said Nursi´nin görüşlerine ve onun imâni meseleleri aklî ve ilmî delillerle ispat ettiği Risale-i Nur adlı eserlerindeki fikirlere dayanan akım.

şakird: 1- Talebe, öğrenci. 2- Çırak, yamak. 3- Stajyer. 4- Mürid. 5- ılk acemilik devresini geçirmiş kimse diye Lügatta geçer.

Görüldüğü gibi "nurcu", nurculuk" ve "nurşakirdi" kelimelerini kullanmada hiç bir sakınca yoktur. "ci, cu, lar" gibi eklere karşı olanlar zaten kendilerini o akım içinde görmüyorlar. Alperdini kardeşin dediği gibi esas konuya dönmenizi rica ediyoruz.

2. Önemli bir husus:

Son zamanlarda konulara cevap vermek için tuşunu kullanmayı unutan arkadaşlar var. Lütfen sizden önce yazmış birisine cevap verirken yapmayın! Hele önceden yapılan alıntılarıda kendi alıntınıza eklemeniz forumun takibini güçleştiriyor. Uzun makalelerin tamamının da alıntı yapılması uygun değildir! Allah razı olsun demek için 2 sayfalık yazının alıntısı yapılmaz! Cevap vereceğiniz kişinin eklediği mesajdan sonra mesajlar eklenmişse o zaman alıntı yapabilirsiniz. Uzun makalelerde ise sadece değinmek istediğiniz kısmı alıntı yapmanızı rica ediyoruz.

Alıntı alışkanlığı devam eden üyelerde son çare olarak tuşunu iptal etme imkânımız olduğunuda hatırlatalım...

selamunaleykum

fırçayı yemişiz ,Allah razı olsun ...

Alperdini kardeş uyarın için sagol velakin en az üç kişi arasında olan chat degildir .. ve latifeler ancak espirigibide olsa ilmi yanı vardır ... ve bazen ve sıklıkla bir konu ögrenirken başka hakikatler açıga kavuştugu çok olmuştur ... burda olduğu gibi , garip o degil , garipsemek garip

imzama gelince form kurallarına uygun olmayan sadece ling ti , kuralsa kural uyulur , imzamda vecize taşıyordu ...üstadın her sözünü daglara , taşlara yıldızlarla gök yüzüne yazmayı herkez istemesi gibi bende o küçük begendigim lingte yazan ibret vecizesini imzama ekledim , fakat önemli olan kalplerimizde ve dimagımızda yazılı olması ... dolayısı ile admin kardeşimin tasarrufunda olan form kirliliginive sadeligini koruma amaçlı oldugundan , ona çok hak verdim ...aslında imzama eklerkende düşünüyordum bunları ... olsun yarım gün en azından kullandım ve lezzetini aldım ...

alıntılara gelince , tabiki Allah razı olsun demek için konuyu boydan boya alıntı yapmak diye düşündügümde dedim ki kendime ,dersanede biri bir konu okudu ve sonunda herkez baştan aşağı anlatıp Allah razı olsun dese nası olurdu ? komik tabi



ama kardeşler arasındaki samimiyetlikle dogan latifeler ,espiriler boş görünsede ilmidir , zekicedir ve en büyük faydasıda , benim bir hatam oldugunda baş ka biryerde taktir edici mesaj attım diye ,mesafe koymadıgım içinde kişinin rahatca hatamı söylemesini istemek ...yoksa kardeşler beni çok ciddi bulsa ve hatam oldugunda belki sölemek istemez ve her mesajımda sanki hep dogru konuşuyor intibahını uyandırmak , hatalarımda karşımdakinin mihenge vurmadan almasına olanak tanır ... oysa taktir edersiniz ki ; her söledigimiz mihenge vurulmalı


başka sitelerde çok ciddiyim orda elimde kılıç dolaşıyorum .. karşımdakiler laubali olamıyorlar bile , orda tabi o gerekli ... ama burası farklı burası burayı kıymetleştiren kardeşler arası uhuvvet , himsenin kimseden farkının olmaması , himsenin hoca , peder gibi olgunun olmaması ve herkezin ögrenci olması ...


bir abimiz vardı , derdi hep ; ben kırk yaşında eskiden sarhoştum , kumarcı idim hep umumi derslerde konuşurdu , çoklarından aşagı gösterirdi ,bende ibir zaman öle sandım , çok sora anladım öle deilmiş , maksadı da başka imiş


admin kardeş imzalarda bi degişiklik yapalım bir format verin onu aşmayalım ... ve ling ekleyelim lütfen


ALLAH a emanetolun

Alıntı sahibi ""Alperdini""

bu sohbeti garipsedim. konuyu izahattan öte birbirinizi ilzam etmeye kadar varan şekle dönüşmüş. ciddiyetten uzak kalınmış. arkadaşlar lütfen konunun özüne dönüp, merakımıza medar olan bu bahsi, aydınlatacak kişilere bırakalım. en azından her mesaj geldiğinde ne yazılmış diye baktığımız başlıklarda, böylesi chat vari yazışmaları görmeyi arzu etmiyorum.

alperdini karddeşim herkesin arasında samimiyetten doğan şaka tabir ettiğimiz latifeler olabilir konu aydınlanmış bunda garipsenecek ne var anlayamadım.

her zaman tartışma olacak diye bir şeyde olmaz sanırım.!

eyvallahhhh

Alıntı sahibi ""Webmaster""

Görüldüğü gibi "nurcu", nurculuk" ve "nurşakirdi" kelimelerini kullanmada hiç bir sakınca yoktur. "ci, cu, lar" gibi eklere karşı olanlar zaten kendilerini o akım içinde görmüyorlar. Alperdini kardeşin dediği gibi esas konuya dönmenizi rica ediyoruz.
[/color][/size]

wepmaster kardeşim konu zaten acıklığa kavuşmuş biz ''nur'cu'' cu ekinin türkçede ki ek itibarıyle verdiği anlamı tartışıyoruz malumunuz herkes arapça osmanlıca bilmiyor.!

''ci,cü,çi,çü,'' ekleri türkçede farklı osmanlıcada farklı nidalar
vermekdedir.

Konuyu birde gramerden ele alalım.!

ılaveten, ismini ''cu'' ''nurcu'', haberini nasb eden fiiller, ismini nasb, haberini ref eden harfler “cu” ile “nurcu” arasındaki fark, cer harfleri, hatta, kasem ve harfleri, naibu’l-fail ve meseleleri, ismü’l-fail gibi amel eden diğer vezinler, sıfat-ı müşebbehe, taaccüb, 'cu’ ve ameli, nur’cu ve nur, habbeza gibi bahisler vs...

Eyvallahhhh....

burda chat demeseler çok şeyi açıklıga kavuştururuz , artık yazamıyorum , chat sayılmasın diye ...

Alıntı sahibi ""alkan_unal""

geçen nur cemaatinde kalan bir arkadaşım dedi ki: 2008 de nurların geniş çerçevede futuhatına dair üstadın ihbarları varmış...bilgisi olan var mı bu konuda? cumhurbaşkanlık seçimlerinden sonra acaba bir futuhat olabilir mi?hani aklına gelmiyor değil insanın

alıntı yaptığım bu mevzunun açıklığa kavuştuğu yerleri okumak istiyorum sayın zınar arkadaşım. mesele bir NURCU kelimesinde kördüğüm oldu. meselenin özüne geri dönüp 2008 de nurların futuhatı bahsine geri dönelim.

Alıntı sahibi ""Alperdini""

alıntı yaptığım bu mevzunun açıklığa kavuştuğu yerleri okumak istiyorum sayın zınar arkadaşım. mesele bir NURCU kelimesinde kördüğüm oldu. meselenin özüne geri dönüp 2008 de nurların futuhatı bahsine geri dönelim.

Sayın alperdini biz varsayımlar üzerine yürümüyoruz ''demişki'' vs. ''demiş'' ''dedi'' vs... bu tabirler itibarıyle bir yere varılmaz.!
Üstadın-ın evet çeşitli gaybı haberleri var yalnız kesin bir cevap vermek için nerde ne yazıyor bunu öğrenmek lazım aksi takdirde bu konuya cevap vermek çok zor.! pek üstadın direk bir tarh verdiğinede ihtimal vermem yada üstü açık bir sözü bulunduğuna benim cevabım
ALLAH cc. daha iyi bilir

eyvallahhh....

o zaman konuyu dağıtmak yerine cevapsız bırakmayı yeğlemek iktiza etmezmi. Risale-i Nurların 136 sayfasında Fütuhat kelimesi geçmektedir. bir şeye "yok" diyebilmek için her yeri araştırmak gerekir. araştırılmadan verilen "yok" cevapları kısa cevaplar olur.

konuya tarihsel hiç bir bağlantısı yok fakat birilerinin istidadı cihetiyle şerhine vesile olabilir. o yüzden aktarıyorum

Alıntı sahibi ""[url=http://www.risaleara.com/oku.asp?id=1860&a=risale%20fütuhat&t=2&b=2&k=0&s=10&l=2&p=70"

Kaynak[/url]"]Sâniyen:

Bu iki kudsî cümleler, kuvvetli münasebet-i mâneviye ile beraber makam-ı cifrî ve ebcedî hesabıyla, birincisi Risaletü’n-Nur’un ismine, ikincisi onun tahakkukuna ve tekemmülüne ve parlak fütuhatına mânen ve cifren tam tamına tetâbukları bir emâredir ki, Risaletü’n-Nur bu asırda, bu tarihte bir urvetü’l-vüskadır. Yani çok muhkem, kopmaz bir zincir ve bir hablullahtır. Ona elini atan yapışan, necat bulur diye mânâ-yı remziyle haber verir.

daha yakın bir ip ucu yakalar isem izn-i ilahi ile aktaracağım.

Alıntı sahibi ""Alperdini""

o zaman konuyu dağıtmak yerine cevapsız bırakmayı yeğlemek iktiza etmezmi. Risale-i Nurların 136 sayfasında Fütuhat kelimesi geçmektedir. bir şeye "yok" diyebilmek için her yeri araştırmak gerekir. araştırılmadan verilen "yok" cevapları kısa cevaplar olur.

konuya tarihsel hiç bir bağlantısı yok fakat birilerinin istidadı cihetiyle şerhine vesile olabilir. o yüzden aktarıyorum

Alıntı sahibi ""[url=http://www.risaleara.com/oku.asp?id=1860&a=risale%20fütuhat&t=2&b=2&k=0&s=10&l=2&p=70"

Kaynak[/url]"]Sâniyen:

Bu iki kudsî cümleler, kuvvetli münasebet-i mâneviye ile beraber makam-ı cifrî ve ebcedî hesabıyla, birincisi Risaletü’n-Nur’un ismine, ikincisi onun tahakkukuna ve tekemmülüne ve parlak fütuhatına mânen ve cifren tam tamına tetâbukları bir emâredir ki, Risaletü’n-Nur bu asırda, bu tarihte bir urvetü’l-vüskadır. Yani çok muhkem, kopmaz bir zincir ve bir hablullahtır. Ona elini atan yapışan, necat bulur diye mânâ-yı remziyle haber verir.

daha yakın bir ip ucu yakalar isem izn-i ilahi ile aktaracağım.

Sayın alperdini ben söyleneciği yazdım arama moturuna fütuhat yazarsanız 100 lerce sayfa cıkar karşınıza peki sizin cevabınız nedir bana 2 satırla cevabınızı yazınız.!

eyvallahhh

Daha önce hiç araştırma yapmadığım bir mevzuyu sana, değil iki satırla, iki bin satırla bile izah etmem mümkün olmaz. mevzuların yine dışına çıkarak hedef saptırıyorsunuz. sorunun cevabını bildiğimizi iddia etmediğimiz gibi BELKı FAYDASI OLUR diyerek risale-i nurdan bir konuyu öne sürüyoruz. bakınız risale-i nurdan size bir bölüm daha aktarıyorum.

Alıntı

siz bu eserleri elde edip tamamını okursunuz. okurken, belki izah edilmesini isteyen kardeşlerimiz olacaktır. fakat, bu hususta arz edeyim ki, üstadımız bediüzzaman, bir nur talebesine risale-i nur'dan bazan okuyuvermek lütfunu bahşederken, izah etmiyor, diyor ki: "risale-i nur, imani meseleleri lüzumu derecesinde izah etmiş. risale-i nur'un hocası risale-i nur'dur. risale-i nur, başkalarından ders almaya ihtiyaç bırakmıyor. herkes istidadı nisbetinde kendi kendine istifade eder. aklınız herbir meseleyi tam anlamasa da, ruh, kalb ve vicdanınız hissesini alır. ne kadar istifade etseniz, büyük bir kazançtır." okunan türkçe veya arapça bir risalenin izahı, başka bir risalede varsa, onu getirip okuyor.

kırmızı metne dikkat ederseniz, herkesin kabiliyeti nisbetinde istifade edeceğini NET BıR ıFADE ile belirtiyor. bu forumda 3 kişi yok. değişik istidadlara sahip arkadaşlarımız var. bir arkadaşımızın istidadı belki konuyu açmaya vesile olabilir. hatta öyle olurki tamamıyla cevapsızda kalabilir. cevapsız kalması, konunun değişik tartışmalara girmesine izin vermez. TARTIşMA mevzularından uzak durmayı yeğlerim. daha önce tartışmaların içinde hem müdahil hemde bir fiil içinden olurdum. ON ıKıNCı MEKTUBU okuduktan sonra tartışmalardan uzak durmayı yeğliyorum. Sohbete evet, tartışmaya hayır diyorum. konuları, birbirimizi ilzam etmek için değil, risale-i nurların ders olması açısından ele almayı yeğliyorum.

Kardeşlerim, forumun nizamı için olan, gerek üyelerden, gerek moderatörlerden, yöneticilerden gelen uyarıları lütfen yanlış algılamayalım, darılıp gücenmeyelim. Mü'min mü'minin aynasıdır, velisidir, birbirinin hatasını düzeltir, herkes alındığından, gücendiğinden, tepki koyduğundan önemi büyük olan emr-i bi'lma'ruf, nehy-i ani'l-münker toplumumuzda, toplumlarda kalmadı, ya da çok azaldı. Forumun nizamı için de bazı şeyler gerekiyor olabilir, kurallar varsa bazı şeylere binaen koyulmuştur, lütfen anlayışla karşılayalım.

bakî selâmlar,

değerli kardeşler;

2008 yılı için açık bir müjde var.
o da münazaratta geçiyor.

Üstad 1908-11 yıllarında şark aşiretlerini dolaşırken şöyle bir müjde veriyor:

Alıntı

Sııâl: "Tarif ettiğin meşrûtiyetin ne miktarı bize gelmiş ve niçin bütün gelmiyor?"
Cevap: Ancak on kısımdan bir kısmı size gelebilmiş. Zîrâ sizin şu vahşetengiz, cehâletperver husumetefzâ olan sarp dağ ve derelerinizdeki vahşet ayılarından, cehâlet ejderhasından, husûmet kurtlarından bîçare meşrûtiyet korkar, kolaylıkla gelmeye cesâret edemez. Eğer siz tenbel kalıp da onun yolunu yapmazsanız, tenbellik etseniz, yüz sene sonra tamamen cemâlini göreceksiniz. Zîrâ sizinle ıstanbul arasındaki mesâfe bir aylıktır; fakat sizinle ehl-i meşrûtiyet arasındaki mesâfe bin aydan fazladır. Zîrâ eski zamanın adamlarına benzersiniz. O nâzik meşrûtiyet, ıstanbul havâlisindeki yılanlardan kurtulsa, şu uzun mesâfeden geçmekle, cehâlet gibi müthiş bataklığı, fakr gibi mütevahhiş kıraçları, husûmet gibi gâyet keyşer dağları katetmekle beraber, eşkiyaya rast geçecektir.
Ezcümle, bâzı cezâ-i sezâsını hazmetmeyen, bir kısım da başkasının etini yemekten dişi çıkarılan ve bâzı bir meşhur bektâşi gibi mânâ verenler, yol üzerine çıkıp, gasp ve gâret ediyorlar. Daha onların öte tarafında da bir kısım gevezeler vardır; bâzı bahane ile, parça parça etmek istiyorlar.

yüz sene sonraki tarih tam olarak 2008 ve sonrasına işaret ediyor.
ama burada dikkat etmek lazım.
bazen işaretlerde tevafuk een tarihlerdeki fütuhatı her kes açık göremez.
biz bazen farklı ve yanlış anlayabilriz.
ama perde altında o fütuhat vuku bulmuş olabilir.
bu yazı umarım alperdini kardeşi biraz rahatlatmıştır

Hakkınızı helal edin, konu dışı olacak ama:

>Hemde RıSALE-ı NUR OZMANLICA/TÜRKÇE Luğat-a bakmışsın
>yani Risale lugati eğer lugat almadıysan sana ZıVER GÜNDÜZALP
>abinin kini öneririm..

Böyle bir lügat mı var? Abdullah Yeğin Abinin lügatı var ama, üstadın hazırlattığı.

sanırım bu ziver gündüzalp, zübeyir ağabey, öyle değil mi?