Giriş yapmadınız.

1

10.07.2007, 11:10

talebe notları

Birinci emare: ıman-ı tahkiki ilmelyakinden hakkalyakine yakınlaştıkça daha selbedilmeyeceğine ehl-i keşif ve tahkik hükmetmişler ve demişler ki: "Sekerat vaktinde şeytan vesvesesiyle ancak akla şüpheler verip tereddüde düşürebilir." Bu nevi iman-ı tahkiki ise yalnız akılda durmuyor. Belki hem kalbe, hem ruha, hem sırra, hem öyle letaife sirayet ediyor, kökleşiyor ki, şeytanın eli o yerlere yetişemiyor. Öylelerin imanı zevalden mahfuz kalıyor."

selamunaleyküm

Burada ki mesele; Üstadımızın Manevi şahsiyetine derslerimizi vermek tarzında, bir talebe hasiyetiyle gayret göstermek ve Risale-i Nurun şahs-ı manevisine fikri meşguliyetimizle katılmaktır...

Risale-i Nur'un terbiye sisteminde; yaratılışta olan fıtri hilkat kanununa tam riayet vardır... Teklif yani ımtihan; Kur'anın en esaslı tebliği ile orantılı olarak "AKLA KAPI AÇMAK VE ıRADEYı ELDEN ALMAMAK" üzerine tesis edilmiş bir usul de kullanılmaktadır...

Risale-i Nur: Hürriyet sevdalısı bir Üstadın; Kur'an istihdamlı dersidir... Her Türlü baskıya karşı fikri mücadelenin eseridir.

Risale-i Nur Edepli bir cesaretin; Halıkından sual ve dua ile istifade edilen bir ikramın eseridir.

Bütün ömrünü ittiba-ı sünnette mustakim tutan bir gayretin; Ders-i Resullallah'dan insibağ eden bir şefkatin, hakiki tezahürüdür...

Risale-i Nur Hürdür, Talebelerini de hür ister... Bu sebeple çeşitli mektup ve derslerde; Üstadımız kendisini, talebe ve kardeş statüsünde ifade ederek, kardeş kardeşte faniliğini ders vermektedir...

"Bende sizin ders arkadaşınızım" diyerek, şahsi etkilenimlerin dairesinden, müşterek istifadenin alanına fikirleri taşımıştır. Ve şuurlu bir şahs-ı maneviyi, hür fikirli, iştirak edebilen ve üretebilen, içtihad cesaretli talebeleri yetiştirmiştir...

"Kur'an hesabına bir vazife ile tavzif edilen müteşebbis istidatları istihdam etmiştir"...


Hiç bir nur talebesinin diğerine rüçhaniyet iddiası olamayacağı gibi,bunu ima eden,anlayış ve idrek dayatmasıda abestir...

Risale-i nur hiç bir yerinde böyle bir hiyerarşiden bahsetmediği gibi ima dahi etmemiştir...

Ancak bir yardımlaşmadan bahsedilir ve malum yardımlaşma; bir şekat tezahürüdür... Elinde NUR olanda bir kendini beğenme ve beğendirme hastalığı olamaz...

Ferdiyet mazhariyetinde olan bir talebe, hiç bir tasarrufa girmediği özgürlüğü ile hangi faziletfuruşluğun baskısı altına girer...

Bizleri bu dairede cemaat halinde tutan, Risale-i Nur'un hürriyet dersidir... Ve Risale-i Nur dan istifade ettiren, Üstadımızın, Rabbimizden, Kur'an dan Kaderden vs. Soru sormak cesaretiyle ettiği istifadeyi bize ders vermesidir...

Derslerin anlayışı hür bıraktığı ve ıhlas kaidesi ile tesis ettiği esaslar, hizmeti de tarif etmektedir. Bu sebeple muhatabiyette ve diyaloglarda hiç bir baskı ve kendi anlayışına yönlendirme olmamalıdır...

Kainata gönderilmiş olmak ve hadiselerle karşı karşıya kalmakta bizden istenilen duruş ve bakış açıları ve yüzümüzden parmak uçlarına kadar olan farklılığın fıtri olan delaletiyle anlaşılıyorki; değişik kabiliyetler bu birlik aynasında farklı maznzaralarla bir bütünlük için istihdam ediliyorlar... Hususen bu asır itibariyle...

Konulan kanunlar esasatlarıyle fiileri tanzim ederken, fikirler hür bırakılmakla, tercih vaziyetine göre olan tallukatla ımtihan tanzim edilmiş...

"Üstadımızın bir dersin sonunda ifede ettiği gibi; ARTIK ıHTıYARDAKı ıNTıHAP SıZDEDıR"

Rabbimizi tanımakta, emirlerine itaat etmekteki gerekçeler ve neticeleri Risale-i Nur da ders verilmekle, yaratılanla yaratan arasındakı irtibat göterilerilmektedir...

ınsana istikamet veren meseledeki kontrolun ibadet olduğunu beyanla,aklı ve diğer serbet kuvveleri hattı vasata yol gösterir...

Yani bir nur talebesi; derslerine devam etmek ve ibadet, tesbihat gibi vazifelerini ifa etmekle mükemmelliğe yürür...

ıstifade bir özgürlük işidir... Özgürlüğün tefsiri ise,sormak ve anlamakta HATTA ANYAMAMAKTA Kı hürriyettir...

ınsanların bir birlerinden istifadeleri yanlızca ve şefkat ölçülerinde fikri muavenettir...Bu konu daha da genişliyebir özelliği olmakla beraber şimdilik kafi görülmüştür...


Bir nur talebesi, sormak ve anlamak ve anlayamamakla ilgili meselesini ve anladığını ve anladım zannettiğini ve hakikaten anladığını ve amel ettiğini ve amel etmek istediğini ve niyetini ve niyet edemediğini, hissedemediğini ve hissetmek istediğini vs. vs. vs...

Çekinmeden yaşayabilen hür bir dünyadır... Ve çok kıymetlidir. Çünkü; Yaratan ile yaratılanı şuurla ilimle irtibatlandıran, tanımaya çalışan, tanıyan... seven ve sevdirmeye çalışan bir mefkürenin inanmış hizmetkarıdır...

Derslerin bütün hissiyata sirayetini, yaşamımız süresice yüzlerce kez görürüz... Bir Cennet dahi, Rızanın ve hizmet lezzetinin ardına düştüğünde anlarız ki bu öyle kolay tarif edilir bir şey değildir...

-ılim talebeleri vefat ettiklerini anlamazlar, yıldızlarda derslerine devam ederler... Hafız Ali ağabeyler gibi... Çünki; Sekeratı tatmazlar...

Hayatımızı Hizmetle kalitelendirirsek... Allah Selamet versin... Vesselam...

Malumdur ki; Hizmet çok geniş manadır... En yakınlarımızdan dualarımızla ulaşabildiğimiz yerlere kadar geniştir... Bu sebeple; Niyetlerimizi fiillerimizden ziyade değerlendiren bir Rahmetin kuluyuz... Niyetlerimizi Ali tutmanın gayretinde olmalıyız...

"Hiç ibadete ihtiyacı olmayan ve raiyetinin sadakatini ifade ettiği için ibadettlerini kabul eden bir sultanın kullarıyız"

Eserlerine başka başka gözlerle bakmak isteyen bir Kudretin,bizlere verdiği farklılıkla farkındalanıp bakalım bakabildiğimiz kadar...

Allah için yaşamakta olan,Allah için ölmekten de korkmaz...

Buralarda çok meratip var...ALLAH BıZı NUR TALEBESı YAPSIN...AMıN.


m_safiturk

3

29.07.2007, 16:48

Amin...Ecmain...
Ey Hayy ve Kayyûm olan! Hayy ve Kayyûm isimlerin hürmetine, bu perişan kalbe bir hayat ver, bu müşevveş akla doğru yolu göster. âmin. Sözler

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir