Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

  • Konuyu başlatan "insirah"

Mesajlar: 1,518

Konum: istanbul

Meslek: NURolog

  • Özel mesaj gönder

1

31.07.2006, 10:29

En cüz'î, en küçük birşeyi de Allah'tan istemek

En cüz’î, en küçük birşeyi de Allah’tan istemek ve Allah’a yalvarmak ne demektir?"

O vakit, nûr-u Kur’an ile, sırr-ı Tevhid, şu gelecek sûrette inkişaf etti. Kalbim, o mütefelsif nefsime dedi: En cüz î ve en küçük şey, en büyük şey gibi, doğrudan doğruya bütün kainat Halıkının kudretinden gelir ve hazinesinden çıkar. Başka sûrette olamaz. Esbab ise bir perdedir. Çünkü en ehemmiyetsiz ve en küçük zannettiğimiz mahlûklar, bazan sanat ve hilkat cihetinde en büyüğünden daha büyük olur. Sinek, tavuktan sanatça ileri geçmezse de, geri de kalmaz. Öyle ise, büyük küçük tefrik edilmeyecek; ya bütünü esbab-ı maddiyeye taksim edilecek, veyahut bütünü birden birtek Zata verilecektir. Birinci şık muhal olduğu gibi, bu şık vaciptir, zarûridir. Çünkü birtek Zata, yani, bir Kadîr-i Ezelîye verilse, madem bütün mevcudatın intizamat ve hikmetleriyle vücudu kati tahakkuk eden ilmi herşeyi ihata ediyor; ve madem ilminde herşeyin miktan taayyün ediyor; ve madem, bilmüşahede, her vakit hiçten, nihayetsiz suhûletle, nihayetsiz sanatlı masnûlar vücuda geliyor; ve madem o Kadir-i Alîmin, bir kibrit çakar gibi, emr-i ("Ol!" der, oluverir. (Yasin Sûresi: 82.) ile, hangi şey olursa olsun îcad edebildiğini, hadsiz kuvvetli deliller ile, çok risalelerde beyan ettiğimiz ve husûsan Yirminci Mektup ve Yirmi Üçüncü Lem’anın ahirinde ispat
edildiği gibi, hadsiz bir kudreti var. Elbette, bilmüşahede görülen harikulade suhûlet ve kolaylık, o ihata-i ilmiyeden ve azamet-i kudretten geliyor
[/i]

2

31.07.2006, 11:14

benimde aklıma şöyle bir açılım gelmektedi ki,

yüce ALLAH cc sonsuz kuvvet ve kudret ve izzet ve ilim sahibi olduğu için hiç bir şeyin onun kudretine,ilmine,iradesine zor gelmediğinin en büyük kanıtı da en küçük masnuat ve mahlukatta dahi yüksek bir sanat ve ihtimam var olduğudur.

en küçük mahlukat olan tek hücreli varlıklar,baktariler,virüsler yüksek bir sanata sahip olduğu gibi yıldızlardan, büyük gezegenlerden ,galaksilerden geri kalmamaktadır.bu aynı zamanda kudret ve kudrette tefavüt yani derecelenme olmadığıdır.kudretin bir lem'ası kudretin hasiyetine sahiptir.küçük masnuat ve mahlukata taalluk eden kudret aynı zamanda zorlanmadan büyük masnuat ve mahlukata da tecelli etmekte,kudret ve kudrete bir ağırlık söz konusu olmamaktadır.

bu konu da üstad ra.şöyle der;



ışte, eşyayı esbaba isnad etmekte bu kadar muhaller vardır. Amma sahib-i hakikî olan Vâcibü’l-Vücuda isnad edildiği vakit, o zerreler şöyle bir vaziyete girerler ki, şemsin cilvelerine, timsallerine, lem’alarına mazhar olan su katreleri gibi kudret-i ezeliyenin nurânî tecellîsine, cilvelerine, lem’alarına o zerreler de mazhar olup, sahib-i kudretin izniyle, gayr-ı mütenahî olan ilim ve iradesiyle, o zerrelerde teşekkülât ve terkibat yapılır. Binaenaleyh, kudret-i ezeliyenin bir lem’ası kudretin hâsiyetine mâlik olduğundan, esbabın binler lem’asından ve esbabın sultanından daha tesirlidir. Çünkü, bunda tecezzî ve inkısam vardır, kudret-i ezeliyede ise yoktur.
Ve keza, külfet ve uğraşmak da yoktur. Çünkü, kudret Sâniin zatına zatîdir, ârazî değildir. Acz, kudretine tahallül edemez. Kudretin bir lem’asına zerreler, şemsler mütesavidir. Büyük, küçükten ağır ve zahmetli değildir. Ve keza, hayat, vücut, nur gibi şeylerin zahir ve bâtınları şeffaf olduğundan, icadları zamanında, vesait-i esbab altında kudretin tasarrufu görünür. Evet, hayatın vaziyetlerine ve derecelerine dikkat edilirse kudretin tasarrufu görünür.

Yer Imleri:

Bu konuyu değerlendir