Aynen hafızların Kuran ilmini veya ayetlerini hıfz etmek için abdestsiz okuyabilmesine cevaz verildiği gibi, Risale-i Nur da ilmî bir eser olmasından ötürü abdest almadan da okunabilir.
şöyle bir rivayet var: okunan kitap cogunluk itibariyla kuran lafzıyla ise o zaman abdest gerekir dokunmak icin, okumak icin zaten, sayet türkce agirlikli ise , abdest sarti yok.
kaynagini hatirlamiyorum. Yanlis ise düzeltilmesi lazim gelir.
Fıkıh kitaplarında Kurana el sürmek için abdest almak gerektiği ifade edilir. Okumak için ise abdest zarureti yoktur. Yani Kurana el sürmeden abdestsiz olarak okunabilir. Fıkıh alimleri bu yönde görüş bildirmişler.
bu nedenle Risale-i Nur da abdestsiz olarak okunabilir.
elbette ki bunlar ruhsat yönleridir.
takva ciheti ki çoğu zaman abdestli olmamızı gerektirir.
Kardeşim;
Bu soru çok yanlış yerlere çekilebilir. şöyle bir soru soracağını tahmin etmiştim:
"Risale-i Nur okurken ayat-ı Kuranîye olan yerleri okumak için abdest gerekir mi?"
S.A kardeşim
Ben risale-i nur derslerine gidiyorum ve orada bize diyorlar ki abdestsizde okunur fakat risale-i de ayetler geçtiği için onları üzerimizde inkişaf etmesi için abtesli olursanız daha iyi olur diyorlar.Benden size kardeş tavsiyesi okursanız abdetli okuyun kaybedecek birşey olmaz nede olsa :lol: :lol:
Zorlukla beraber bir kolaylık vardır.O halde boş kaldın mı, yine kalk (başka bir iş ve ibadetle) yorul.
Ancak Rabbine yönel.
şöyle bir rivayet var: okunan kitap cogunluk itibariyla kuran lafzıyla ise o zaman abdest gerekir dokunmak icin, okumak icin zaten, sayet türkce agirlikli ise , abdest sarti yok.
kaynagini hatirlamiyorum. Yanlis ise düzeltilmesi lazim gelir.
Neden kesin bir cevap veren çıkmamış. Şu anda kesin, kaynak göstererek güzel bir cevap verecek kardeş var mı? Risale-i Nur içindeki ayetler abdestsiz okunur mu? Okunursa neden okunabilir? Kur'an ve Hadis kaynağı nedir? Okunmaz ise yine neden okunmaz? Kaynağı nedir?
“Abdestsiz olarak risâle okurken geçen âyetleri okuyabilir miyiz?” Efdal olan, Risâle-i Nûr’u abdestli okumaktır. Bu durumda içinde geçen âyetleri abdestsiz okuma problemi otomatikman ortadan kalkmış ve problem aşılmış olur.
Abdest almak gibi bir ruh, moral ve gönül sağlığını ve bizi hades halinden arındıran bir hükmî temizliği yerine getirmek zor olmamalı. Şüphesiz su yoksa veya zorluk varsa sözümüz yok. Ancak su varsa, zorluk da yoksa, yani imkân varsa abdest almak ihmal edilmemelidir. Çünkü Kur’ân’a ve âyetlerine abdestli dokunmak farz olduğu gibi; Kur’ân’ı ve Kur’ân ilimlerini abdestli okumak, âdâb ve usûl bakımından, feyiz ve fazîlet bakımından, incelik ve nezâhet bakımından efdaldir ve önemlidir.
Ebû Hüreyre radiyallahü anh anlatmıştır: Resûlullah Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselâm bir kabristana girdi ve:
“Esselâmü Aleyküm ey Mü’minler topluluğunun âlemi! İnşaallah biz de size kavuşacağız. Kardeşlerimizi gördüm de sevindim.” buyurdu.
Oradakiler: “Yâ Resûlallah! Biz senin kardeşlerin değil miyiz?” dediler.
Resûlullah Aleyhissalâtü Vesselâm: “Siz benim ashabımsınız. Kardeşlerim ise henüz gelmediler. Ben onları Kevser Havuzunda bekleyeceğim.” Buyurdu. Oradakiler: “Yâ Resûlallah! Ümmetinden senden sonra gelecekleri nasıl tanıyorsun?” dediler.
Resûlullah Aleyhissalâtü Vesselâm: “Düşünün; bir adamın siyah atlar arasında alnı beyaz, ayaklarında seki olan bir atı olsa, o atını tanımaz mı?” diye sordu. Oradakiler: “Elbette yâ Resûlallah; tanır” dediler. O zaman Resûlullah Aleyhissalâtü Vesselâm: “İşte benim o kardeşlerim kıyâmet günü aldıkları abdest sebebiyle alınları ve abdestte yıkadıkları uzuvları parlayarak gelecekler. Ben ise onları Havuz başında bekleyeceğim” buyurdu.3
Namaz kılmak ve Kur’ân’a dokunmak dışında abdestsiz bulunabiliriz şüphesiz. Fakat Kur’ân ilimlerini tahsil ederken mümkünse abdestli bulunmak tercihimiz olmalı.
Eğer abdest alacak kadar suyumuz varsa, zorluk ve sıkıntımız da yoksa; kıyâmet gününde alnımızı, yüzümüzü, uzuvlarımızı ve rûhumuzu parlatacak ve bizi Resûlullah Aleyhissalâtü Vesselâm’a yakın kılacak alâmet-i fârikamız olan bir davranış bize bu gün neden zor gelsin ki?
Dipnotlar:
3 Nesâî, Tahâret, 110 Süleyman Kösmene
"Milletimin imanını selamette görürsem cehennemin alevleri içinde yanmaya razıyım,.."
Abdestsiz el sürmemek şartıyla okunabilir. Fakat abdestin nur ve feyizden ibâret olduğu unutulmamalıdır. Mümkünse abdest alınırsa daha fazîletli olacağında hiç şüphe yoktur.
Süleyman Kösmene
"Milletimin imanını selamette görürsem cehennemin alevleri içinde yanmaya razıyım,.."
Sanırım yukarıdaki iki cevap açık ve net olarak izah etmiştir. Benim güvendiğim bir kaynak.
Konuyla direk bağlantısı olmasa da, şuan aklımdaki düşünceyi de paylaşmak istiyorum. Abdestsiz çocuğuna süt emzirmeyen bir anne Bediüzzaman Said Nursi gibi bir zatı yetiştirdi.
Cenab-ı Hak (CC) bizleri de abdestsiz yere basmayanlardan eylesin İnşallah.
"Milletimin imanını selamette görürsem cehennemin alevleri içinde yanmaya razıyım,.."
Abdestsiz el sürmemek şartıyla okunabilir. Fakat abdestin nur ve feyizden ibâret olduğu unutulmamalıdır. Mümkünse abdest alınırsa daha fazîletli olacağında hiç şüphe yoktur.
Cevap verdiğiniz için teşekkür ederim. Abdestsiz el sürmemek şartıyla okunabilir derken yanlış yazdınız herhalde...
Abdestsiz Risale ve Cevşen okuyabilir miyiz? Her an abdetsli olamıyoruz. Abdestsiz olduğumuz anlarda Risale ve Cevşen okuyabilir miyiz? Mesela otobüste?
SUAL:Her an abdetsli olamıyoruz. Abdestsiz olduğumuz anlarda Risale ve Cevşen okuyabilir miyiz? Mesela otobüste?
CEVAP:Kur'an'dan başka bütün kitaplar namaz abdesti olmaksızın okunabilir. Ama her ibadetin abdestle yapılması en güzel şeklidir. İbadetin kabule yakın olması açısından da mühimdir.
Fakat Cevşen gibi günlük okuduğumuz tesbih ve evradlarımızı abdestsiz olarak okumaktan sakınmak gerekir (farz olmasa da).
Yani otobüste okumayı düşündüğünüz Cevşen günlük virdiniz ise abdestli iken okumak daha doğru olur. Ama vird olarak değil de vaktinizi değerlendirmek için okuyacaksanız, abdestsiz de olsa okumak daha evla olabilir.
abdestsiz tefsir ve cevşen okumak
Her an abdetsli olamıyoruz. Abdestsiz olduğumuz anlarda Risale ve Cevşen okuyabilir miyiz? Mesela otobüste? Veya normal zamanlarda abdestsiz Risale okuyabilir miyiz?
Cevap:
Tefsir kitaplarının abdestsiz okunup okunamayacağı konusunda farklı görüşler bulunmaktadır:
Haleb-i Sağîr gibi bazı fıkıh kitaplarında, dini kitapların abdestsiz olarak ele alınması mekruh sayılmaktaysa da İmam-ı Azam’dan rivayet edilen bir görüş mekruh olmadığı yönündedir. Çünkü insan bu kitapları elle tutup okumakla doğrudan Kur’ân’a dokunmuş bulunmamaktadır Çünkü bu kitaplardaki âyetler esas kitabın muhtevasının az bir kısmını teşkil etmektedir Dolayısıyla, mekruh olmaz, denmektedir. (İbrahim Halebî)
Hanefi mezhebinin görüşü, tefsir kitaplarını abdestsiz ele alınmasının mekruh olduğu yönündeyse de, Tahtavî’de, “Tefsirlerdeki Kur'ân ayetlerine el sürülmesi caiz değildir. Fakat diğer kısımlarına el sürülebilir.” İbaresi yer almaktadır.
Şafiilere göre ise, eğer tefsir kısmı Kur'ân’dan fazla ise abdestsiz olarak ele alınabilir. Şayet Kur'ân kısmı fazla ise dokunmak caiz olmaz. (Abdurrahman el-Cezerî)
Bu açıklamalardan sonra şu kanaate varılabilir; “içindeki ayetlere dokunulmadığı takdirde tefsir kitapları ele alınabilir ve okunabilir. Fakat en faziletlisi abdestli olmaya özen göstermektir.”
Eğer bir zaruret yoksa Cevşen’ül Kebîr duasını abdestli okumak elbette daha faziletlidir. Fakat dua olduğu için abdestsiz de okunabilir. Eğer Cevşen’ül Kebîr duasının bulunduğu kitapta Kur'ân-ı Kerîmden sureler bulunuyorsa mutlaka abdestli olunmalıdır. Ayrıca yalnız ibadet ederken değil sair vakitlerde de abdestli olmanın, her müslümanın alışkanlık haline getirmesi gereken önemli bir sünnet olduğu unutulmamalıdır.
Yaşasın şeriat-ı garrâ! Yaşasın adalet-i İlâhî! Yaşasın ittihad-ı millî! Ölsün ihtilâf! Yaşasın muhabbet-i millî!.. Gebersin ağrâz-ı şahsiye ve fikr-i intikam! Yaşasın şecaat-ı mücessem askerler! Yaşasın satvet-i muşahhas ordular! Yaşasın akıl ve tedbir-i mücessem dindar cemiyet-i ahrâr ve Nur talebeleri.
Said Nursî