Giriş yapmadınız.

Sayın ziyaretçi, Muhabbet Fedâileri sitesine hoş geldiniz. Eğer buraya ilk ziyaretiniz ise lütfen yardım bölümünü okuyunuz. Böylece bu sitenin nasıl çalıştığı konusunda ayrıntılı bilgilere ulaşabilirsiniz. Eğer sitenin tüm olanaklarından faydalanmak istiyorsanız, kayıt yaptırmayı düşünmelisiniz. Bunun için kayıt formunu kullanabilir ya da bu bağlantıya giderek kayıt işlemi hakkında daha fazla bilgi alabilirsiniz. Eğer önceden kayıt yaptırdıysanız buradan giriş yapabilirsiniz.

  • "ALAÇAM NUR" bir erkek
  • Konuyu başlatan "ALAÇAM NUR"

Mesajlar: 54

Konum: SAMSUN-ALAÇAM

Meslek: YENİ ASYA GAZETESİ ALAÇAM TEMSİLSİCİ

  • Özel mesaj gönder

1

03.12.2014, 12:44

Cevap Bekleyen Sorular

MAKSATTA İTTİFAK ŞART!

Cemaat ve Tarikat yapıları bu ülkenin olmazsa olmaz bir gerçeği. Şüphesiz, meslek ve meşrep farklılıkları da olsa Hak yolda olanların hepsi İman ve Kuran hizmeti için çalışıyor. Bu çalışma esnasında her grup sayı olarak çoğalmak, madden güçlenmek isteyebilir. Buda gayet normal bir mesele. Tabi bazı cemaat yapılarını tenzih etmek lazım ama önlerine koydukları, hedefleri biran önce gerçekleştimek için maddiyatı ön plana alan bazı gruplar daha önce karşı çıktıkları meslekleri bugün ne oldu da sahiplenmeye başladılar? Televizyona karşı olanların televizyon kanalı açması, gazete ve dergiye karşı olanların gazete ve dergi çıkarmaları, teknolojiye karşı olanların teknolojiyi savunmaları, devlet eliyle dine hizmet edilemeyeceğini iddia edenlerin bugün geldikleri noktada ‘Hayır hizmet devlet eliyle olmalı’ sözlerini söylemelerindeki gerçek aldıkları maddi destekler karşısında verdikleri tavizler mi?. Ya da yanlış bildiklerinin aslında doğru olduğu veya olabileceği gerçeğimi? Tabi ki bizim bu konuda ki net görüşümüz Üstad Bediüzzaman’ın söylemiş olduğu kemiyet değil, keyfiyet meselesi.
Aslında gücü sayıda ve maddiyatta arayanların bugün geldikleri nokta sonbahar yaprakları gibi savrulmalarıdır. Nerde o kendileri ile övünüp duranlar, nerede o altın çağın geldiğini iddia edenler? Demek ki sayı çokluğu ile, maddi güçle sadece hizmet olmuyor, hizmet kaliteli bireylerin gönül seferberliği ile oluyor. Diğer türlü maddi beklentilerle, makam ve mevki beklentileri ile yapılan hizmet birer takiyyeden öteye geçmez.
İslama hizmet eden ya da etmek isteyen herkeste olması gereken en önemli mesele istikamettir. Dün batıl dediğine bugün Hak diyenlerin yarın ne diyeceğini Allah (c.c) bilir. En başta yapacağımız mesele 21.yüzyılın insanlığı olarak İslama hizmet noktasında Diyanet olarak, Cemaat ve Tarikatlar olarak, birey olarak neredeyiz?

GERİYE MARŞ!

Dokuz aylık süredir Risale-i Nur’a bandrol yasağı ve devlet eliyle tekelleşmesi gündemde. Risale-i Nur dünyada en çok okunan Kur’an tefsiri ve yorumu. Dünya’nın 100 ülkesine ulaşmış, 60 dile çevrilmiş başka bir eser yok. Peki böyle bir eserin Devlet tekeline ihtiyacı var mı? Yok! Eserin müellifi Risale-i Nur Kuran’ın malıdır derken, kim hangi gerekçe ile onu tekeline almak istiyor.Demek ki, perde arkasında derin mihraklar kontrolüne aldıkları yöneticileri istedikleri gibi yönlendiriyorlar. Onların elleri mahkum demek ki, bu yasağı seve seve kabul edip, el birliği ile onaylıyorlar. Böyle bir zorbalığı ‘’Devlet koruması’’ adı altında gaspetmek, hangi vicdani anlayışla açıklanabilir?
Bunu birde ‘’Devlet Risale-i Nurları koruma altına alacak, bundan sonra Risale-i Nurları Diyanet İşleri basacak ve müellifin hayali gerçek olacak.’’ düşüncesi hangi akla hizmet anlamak mümkün değil. B unları iki kısma ayırmak lazım. Birinci kısım ‘’Kandırılan safdil dindarlar’’ ikinci kısmı ise ‘’Süfyan komitesinin kölesi haline gelmiş şamar oğlanları’’
Allah (c.c) akıl, fikir ve basiret versin demekten başka yapacağımız bir şey yok.

Fakat cevap bekleyen bir ton soru ile Yeni Türkiye’de yol alamayız, yerimizde de sayamayız, ancak geriye doğru ileri marş yaparız.
Bundan sonra gözümüzü açmak yetmez, kalbimizi de açmamız lazım ki Ahirzamanı, Deccalı, Süfyan Komitelerini iyi tanıyalım ve onların tuzaklarına düşmeyelim İnşallah.
Selam ve Dua ile..

N.Serkan DAĞLI
alacam_88@hotmail.com
Twetter:@DALISerkan


Bu konuyu değerlendir