Giriş yapmadınız.

1

03.12.2009, 13:51

Üstad'a şükran hisleri...

Malumunuz Risale-i Nur Külliyatı içerisinde Lahikaların müstesna bir yeri vardır. Onlar Nur Talebeleri için , altın ve elmestan daha kıymetli '' Yol Haritalarıdır.''
Üstadımız Hz.leri , hizmetlerimiz konusunda olduğu gibi ; İçtimai hayatta talebelerinin başlarına gelen ve gelebilecek olaylarda ; onlara yazdığı mektuplarla yol göstermiştir.
Lahikalar sadece yazıldığı dönemi ve kişileri kapsamaz. Aynı zamanda , biz Nur Talebeleri için, onların hükmü ve öğretileri kıyamete kadar devam edecek olan kurallar manzumesidir.
Üsatdımız Hz.lerine yazılan mektupların farklı bir özelliği de , Sanki bir Biat Fermanı veya anlaşması gibi oluşlarıdır.
Aynı zamanda , Üstadlarına ve Davalarına bağlılıklarının da birer nişanesidir.
İnsan ne kadar müntesib ve muhib ise o oranda hizmet eder..
Acaba Risale- i Nur'da, Nur Talebelerinin Üstadımız'a yazdıkları mektuplarda,
Talebeleri Üstadımız'ı nasıl sena etmişler ?
Üstadımız'a minnet hislerini nasıl ifade etmişler. ? Bu Hürmet İfadelerinden Bir Demet Yapalım mı?


''Sevgili Üstadım
.......................
Size olan minnettarlığımı arzeder ve damenlerinizi öperim , muhterem efendim hazretleri.''
Hüsrev

Barla Lahikası

2

03.12.2009, 13:53

Emirdağ Lahikası’ndan

Üstadım Efendim, Eskişehir’e gitmeden bir sene evvel ilk görüştüğümüzden üç dört ay sonra rüyada Üstadım, hanemize gelmiştin. Bana dediniz: "Seni bir yere göndersem gider misin?" Ben de "Giderim, efendim" dedim. Sen de "Seni üç aylık bir yere göndereceğim" dedin. Ben de hemen yürüdüm. Bana "Dur" diye emir verdin. Ben de durdum. "Ben sana şimdi git emrini verdim mi?" dedin. Ben hemen uyandım. O zamandan beri merak ediyordum. "Acaba bu sene emir verdi mi ki? Hem üç aylık yol bize de nasip olur mu ki?" diye gece ve gündüz gözyaşları döküyordum. Demek mukadder şimdi imiş. Efendim, el ve ayaklarınızdan hürmetle ve hasretle öpüyorum.
Çok kusurlu köleniz
Süleyman Kaya
21.4.1951

3

03.12.2009, 13:57

Barla Lahikası’ndan
………………………………………………………….

Ey bâkîye vâsıl olmuş fâni! Ve ey matlubun bâb-ı rahmetinde oturan mahbûb! Ve ey derecâtın ekmeli olan sıfat-ı abdiyete sülûk edebilmiş bahtiyar! Ve ey Şems-i Tâbân-ı Zülcemâlin karanlıklara aksettirdiği ziyâ-yı hidâyet! Ve ey Habib-i Kuddûsün tarik-i ulviyetinde karanlıkları yararak uçan şehâb-ı şâşaanisâr! Hatîât ve mâsiyet deryasının korkunç dalgaları arasında inleyen, Hâlık-ı Kerîmin bunca iltifatını nankörlükle karşılamaktan başka bir vaziyeti bulunmayan bu ednâ-yı mevcudat, nâil olduğun derece-i makbuliyetten bir katresinin olsun, kendine ihdâsını senin şevket ve kereminden bekliyor. Ne olur, beni kendine alıp hizmetinle müşerref kılsan. Ne olur, Habib-i Kibriyâya benim de kendisinin hizmetine intisabım için ve Onun uşşâkının asgarı ve hikmet ve nurunun dellâlı olmaklığım için yalvarsan, ah!
Her an ayaklarının altını öpmek
ateşiyle mütehassir ve nâlân, ahkar-ı mahlûkat
Ahmed Feyzi

4

21.12.2009, 11:10

Ey Üstadımız Efendimiz ,
Umum kadirşinas insanlar Risale-i Nur'u ve sizi ebediyen tebcil ve tekrim edeceklerdir.
Tahik-i İman dersleriyle İmanımızı kurtaran cihanbaha ve cihandeğer bir kıymette olan Risale-i Nur'u bütün ruh u canımızla , bütün mevcudiyetimizle seviyor ve tekrim ediyoruz.
Bu aşk ve bu muhabbet , bu tazim ve bu hürmet , nesilden nesile , asırdan asıra , devirden devire intikal edecektir.
Evet , Risale-i Nur'daki Hakaik-ı Kur'an'iye öyle bir kuvvettir ki , bu kudret karşısında küfr ü mutlakın ve dinsizliğin temelleri tar ü mar olacak , inhidam çukurlarına yuvarlanarak geberecektir.
Baki kalanlar , İman ve Kur'an nuruyla felah ve necat bulacaklardır.
Evet , dağları , taşları pamuk gibi dağıtacak , demir ve granitleri yağ gibi eritecek derecede olan bu Kuvvet-i Kur'an'iye , Dünyayı Nur ve Saadete gark edecek.
Bu Nur-u Kur'an , İmanların kurtuluşunda Dünyaya Hakim ve Hükümran olacaktır.

Konferans

Zehracan

Süper Moderatör

Mesajlar: 8,190

Hobiler: Risale-i Nur, DUA...

  • Özel mesaj gönder

5

21.12.2009, 23:57

Ey seyyid-i senedimiz, ey rûhumuzun rûhu, kalbimizin kalbi, canımızın canı, cânânımız, sertâcımız, sevgili Üstadımız Efendimiz!
Mâdem bize menfî harekete izin vermiyorsun; öyle ise biz de rahmet-i İlahîyeden niyaz ederek ahd ediyoruz ki,
din düşmanlığı ile Üstadımıza zulmeden o gaddar, insafsız zâlimlerden intikamımızı şöylece alacağız:
Risâle-i Nur'u ölünceye kadar mütemâdiyen okuyacağız ve neşrinde sebat ve sadâkatla hizmet edeceğiz.
Onu altın mürekkeplerle yazacağız, inşaallah.

Üniversiteli Nur Talebeleri

Tarihçe-i Hayat | Sekizinci Kısım : Isparta Hayatı | 607
"İnsan vardır fark edilmez süsünden.
Kimi farksızdırkoyun sürüsünden.
Her gördüğün şekle kapılma,
insan anlaşılmaz görüntüsünden...(!)"

Zehracan

Süper Moderatör

Mesajlar: 8,190

Hobiler: Risale-i Nur, DUA...

  • Özel mesaj gönder

6

20.01.2010, 11:00

Cenâb-ı Hak, zayıf ve tahammülsüz omuzlarına pek azametli bâr-ı sakîl tahmil edilen siz sevgili üstadımızdan ebediyen razı olsun ve yüklerinizi tahfif etmekle yüzlerinizi ebede kadar güldürsün. âmin.

Evet, sevgili üstadım. Biz Allah'tan, Kur'ân'dan, Habib-i Zîşandan ve Risale-i Nur'dan ve Kur'ân dellâlı siz sevgili üstadımızdan ebediyen razıyız. Ve intisabımızdan hiçbir cihetle pişmanlığımız yok. Hem kalbimizde zerre kadar kötülük etmek için niyet yok. Biz ancak Allah'ı ve rızasını istiyoruz. Gün geçtikçe, rızası içinde Cenâb-ı Hakka vuslat iştiyaklarını kalbimizde teksif ediyoruz. Bilâ istisna bize fenalık edenleri Cenâb-ı Hakka terk etmekle affetmek ve bilakis bize zulmeden o zâlimler de dahil olduğu halde herkese iyilik etmek, Risale-i Nur talebelerinin kalblerine yerleşen bir şiar-ı İslâm olduğunu, biz istemeyerek ilân eden Hazret-i Allah'a hadsiz hudutsuz şükürler ediyoruz.

Çok kusurlu talebeniz

Hüsrev

On Birinci Şuâ | 230
"İnsan vardır fark edilmez süsünden.
Kimi farksızdırkoyun sürüsünden.
Her gördüğün şekle kapılma,
insan anlaşılmaz görüntüsünden...(!)"

Bu konuyu değerlendir