Giriş yapmadınız.

1

20.08.2009, 11:36

Üstadımızın r.a. tehbihatının vüs'ati..


Kardeşlerim, Ayetü'l-Kübrâ Ramazan da zuhur ettiği gibi,

zannımca Ramazan da da matbaadan çıktığını, Isparta'yya geldiğini

ve Ramazan da serbestiyetle okunması

ve camilere okutmak için girmesi gibi,

bu Ramazan-ı Şerifte Ayetü'l-Kübrâdan çıkan

ve bir saat tefekkür bir sene ibadet manasını taşıyan

Hizb-i Nuriye Ayetü'l-Kübrâ dan çıktığı misilli,

bizim tesbihatımızda otuzüç defa

Ayetü'l-Kübrâ nın berekatı ve feyziyle


on dakikada aynı hakikat-ı tevhidi veren iki sayfa kadar

Ramazan ın nuruyla kalbe ihtar edildi.

Ben de on dakikada Ayetü'l-Kübrâ nın tamamını okuyor gibi

ve herbir mertebede,
mukaddemesinde denildiği gibi

küre-i arzın külli dili benim hayâlen lisânım olup der;


ve denizler ve dağlar, o unsurların ve insan tabakatlarının lisân-ı halleri

benim dillerim olup der diye,

ben de herbir
dedikçe,
  • ya bilisân-ı arz,
  • ya bilisân-ı semavat,
  • ya bilisân-ı cev,
  • ya bilisân-ı anâsır derim; gibi.
Kardeşiniz
Said Nursi

Emirdağ Lâhikası - 55

2

20.08.2009, 11:40

Risale-i Nur'un bir hülasası olan Ayetü'l-Kübrâ

ve Hizb-i Nuriyenin bir hülasatü l-hülasası hükmünde

otuz üç kelime-i tevhidin namaz tesbihatındaki eskiden beri okuduğum

ve Risale-i Nur'un ekser hakikatleri namaz tesbihatında inkişaf etmesiyle

hayalim fazla tevessü ederek, o otuz üç kelime-i tevhid,

herbirisini kainatın bir tabaka-i mahlukatının lisan-ı haliyle söylediği

o kelimeyi ben o lisan ile söylüyorum gibi,

o külli lisân-ı hâl, benim cüz'i lisân-ı kalimin aynı olur.

Ben, kemal-i zevkle okuyorum. Size de suretini gönderiyorum.


Benim şüphem kalmadı ki: ... sırrını taşıyan

Hizb-i Nuriyenin on beş dakika zarfında

bu hülasatü l-hülasası dahi aynı sırrı taşıyor.

Arabi bilmeyenler, Ayetü'l-Kübrâ nın mertebelerini güzelce anlasalar,

bu Arabi parça tam anlaşılır.

Arabi bilmeyen, birkaç defa ikisine baksa, tam anlayacak.

Bunu ben yirmi dört saatte bir defa
  • ya sabah namazının tesbihatında
  • veya başka vakitte,
  • en ziyade usandığım ve sıkıntı zamanında okuyorum.

Bana ulvi bir inşirah verir, usancı izale eder.

Ayetü'l-Kübrâ ve Hizb-i Nuriyenin ahirinde yazılsa, münâsib olur.

Mânidardır ki, Ayetü'l-Kübrâ ve Risale-i Nur'un ekser hakikatleri,

Ramazan'da ve tesbihatında zuhuru gibi,

bu Hülasatü l-Hülasa, aynen Ramazan'da ve tesbihatta zuhur etti.

Emirdağ Lâhikası - 83

3

22.08.2009, 21:13


Geçen üç sene evvel Ramazan da telif edilen

ve yine bu sene Ramazan da serbest intişar eden

Ayetü'l-Kübrâ nın bir hülasası olan Hizb-i Nuriyeyi okudum.

Fakat bir saatten fazla çekerdi.

Birden o hülasanın da bir hülasası,

on veya onbeş dakika
aynı Ramazan da tezahür etti.

Onu okuduğum zaman, bütün Ayetü'l-Kübrâ yı okuyorum gibi

bir inkişafat-ı imaniye ve -1 sırrına mazhar

iki veya üç sayfalık Arabiyyü'l-ibare okuyorum.

Vakit bulamıyorum, kendi kalemimle size yazayım.

İnşaallah bir zaman size yazacağım.

O parçayı benim gibi anlayanlar,

kendisine mahsus nüshalarından ya Ayetü'l-Kübrâ ya,

ya Hizbü n-nuriyenin ahirinde yazar,

tesbihattan ve duadan sonra

otuz üç defa
tesbihatımızın yerinde

-yalnız sabah tesbihatında, mânâsını düşünerek-

onu okuyabilir.

-1 Bir saat tefekkür, bir sene nafile ibadetten daha hayırlıdır.

(Keşfü l-Hafa, 1:1004)


Emirdağ Lâhikası - 78

Bu konuyu değerlendir